BİR SPİRİTUALİSTİN DÜNYASI

BAŞMELEK METATRON ÜFÜRMELERİ

Millet Melekler ile al takke - ver külâh ya, (ALLAH affetsin) James Tyberonn da hem de bir Başmelek yakalamış, konuşturuyor. Ne dersiniz, biz de dinleyelim mi? Tercüme yine Saffet Güler'den... Amma zaman vermiş adamcağız...

Başmelek Metatron
James Tyberonn Kanalıyla

- Selâmlar Üstatlar,
Ben Işığın Meleği Metatron’um. Sizleri koşulsuz sevginin vektöründe kucaklıyoruz.

Küresel huzursuzluğun şimdiki zamanında, İbrâhim’den doğurulmuş olan dinler arasında
yükselen bir kin gelgiti var. Ve zamanla sonuçlanacak gerekli çözümlerden biri bu 3 ataerkil
dinin uyumudur. Negatif olarak düşünseniz bile, zamanla sevgiye geri dönecek, her ne kadar zor
yolla olsa da.

Bu Kanallık'ta sizinle dinden konuşmayı diliyoruz. Çünkü varoluşunuzun ve Tüm Var Olan ile
ilişkinizin anlayışı genişliyor. Tanrı Sevgidir.

- Üstatlar,
İnsanlığın Spiritüelliği gözönüne almasının ve dogmatik dinin ötesindeki en yüksek insan
ahlâkî değerlerini kucaklamasının zamanının gelmekte olduğunu söylüyoruz. Tanrı’nın, ‘Tüm Var
Olan’ın nâzik kâlpten başka dogmatik din tanımadığını söylüyoruz.

Farkında olan insan için, hepinizin çeşitli Reenkarnasyonlarınızda şu andaki dini doktrinlerin
ve öğretilerin çoğunu, ayrıca kayıtlı târihinizden önce, bilinçli hâfızanızın dışında, Spiritüel
bilgeliğin diğer formatlarını ve formlarını deneyimlemiş olmanız şaşırtıcı olmamalı.

- Ama, 2017’nin şu sıralardaki zamanlarında, Yeni Dünya paradigmasının 5'inci yılında, dini
programlamanın hâlâ geniş ölçüde etkisi var. Üzücü şekilde, şu andaki büyük dinlerinizin çok azı
gerçekliğinizin engin hakikatini tamâmen kapsıyor veya kucaklıyor. Bunların arasında, Budizm en
çok yaklaşanı, ama hâlâ belirli önemdeki alanlar boş kalıyor. Bâzı Budist geleneklerinde öğretilen
"arzunun tamâmen bırakılması" kendini yadsımaya yol açabilir. Çeşitli versiyonları ve "benim
yolum, yoksa olmaz" lânetlemesinin harâretli öğretilerindeki dışlama dereceleri, orijinal günah
ve öfkeli Tanrılar'ı ile 3 İbrâhim dini bir çok çatışmalara ve savaşlara yol açmış olan üzücü
çarpıtmalardır.

Burada duralım... Başmelek Metatron'un adı "burada olma, hayâtı idâme ettirme" anlamına geliyormuş, bilmiyorduk... Ayrıca görenler varmış; mor ve yeşil olarak algılanıyormuş. Aysın Hanım, Kişisel Danışman, Astrolog ve Terapist Özlem Tok, Kozmik Enerji Zoraster Öğretmeni Canan Ulay, Sevgi Ana, Helios Yaşam Merkezi'nde Yasemin Hanım, Derya Hanım, Metin Bey, daha niceleri onu dinliyor...

Kapıyı Beki Ikala Erikli açmıştı. Hani şu ona kanıp ta sapıtan Sinem Koç tarafından öldürülen Yahudi kadın... Şöyle yazmış günün birinde:

- Dün sevgi dolu bir meşe ağacının altında gözlerimi kapayıp meditasyon yaptım. Günes
yızümü okşuyor, çimenler hafif serin dokunuşlarla ayaklarımı dinlendiriyordu. Uzun zamandır
işten güçten vakit ayırıp bir ağacın gövdesinde meditasyon yapmamıştım. Yazık etmişim...
Gözlerimi açtığımda yanıbaşımda Başmelek Metatron'un ciddi sesini duydum.
"Bu, senin bu ayki Mesajın." dedi, ve ben o güzel çimenlerin üstünde duran sırt çantama uzanıp
kâğıt kalem aldım elime.

- Başmelek Metatron, zamânı yoneten başmelektir, Kur'an'da bahsedilen dort başmelek gibi,
bizlere biz ondan yardım istediğimizde seve seve yardım eder. Başmelek Metatron'un adı
"burada olmak" anlamına gelir.

- Sevgili Başmelek Metatron, şöyle devam etti sözlerine:

- "Evet, zaman hızlandı ve birçoğunuz bunu hissedebiliyorsunuz.
Kendinizi stresli hissediyorsunuz, bir yerlere koşuşturuyor, yapacak
çok şey olduğunu, ama yeterli zaman olmadığını düşünüyorsunuz."

- "Durun. Zamânı kontrol edebilirsiniz. Zamânın ne kadar hızlı veya
yavaş akacağını kontrol edebilirsiniz. Sizlere birçok kez, zamânın
bir düzlemde gimediğini söylemiştik. Zaman sâbit bir hızla da
hareket etmez. Zamânı kontrol edebilmek için yavaşlamanız gerekir."

"Topraklanmanız ve Ruhunuzun gücünün farkında olmanız gerekir.
Nefes almanız ve nefesinizle bir olmanız gerekir. Yavaşça...
Sâdece nefesinizle bir olun. Var olan herşeyle bir olun, vücûdunuzun
dokunduğu herşeyle bir olun: toprakla, ruzgârla, Güneş'in sıcaklığı ile...
Bunu yaptığınız anda, zamâna istediğiniz hızda akmasını emredebilirsiniz.
Bunu kendiniz yapabilirsiniz, bunu yapacak gücünüz var, bunun için
yardımımıza ihtiyâcınız yok. Yine de her zaman olduğu gibi,
sizlere zamânı yonetmek için de yardım etmekten zevk duyarız."

"Zamânın içinde yuvarlanıp gitmeyin, zamanla sörf yapın.
Zamânın aktığını hissedin, dakikalarınızı, sâniyelerinizi hissedin,
nefes alıp verirken, nefesinizi hissedin. Bunu yaparak, sizin dışınızda
olduğunu zannettiğiniz şeyleri kontrol edebilirsiniz."

"Ne var bunda?... Gâyet te güzel lâflar," diyebilirsiniz... Güzel de, bunları duymak için Semâvat'tan bir Başmelek çağırmaya, veya siz meşe ağacının altında kestirme yaparken onun işi-gücü bırakıp gelip size bunları anlatmasına gerek yok ki!.. Bu nefes temrinlerini size Uzak Doğu Savaş Sanatları öğreten herhangi bir usta, veya herhangi bir Buda râhibi, Hindu râhibi, Tibet râhibi, sıradan bir yogi de söyleyebilirdi... Kaldı ki, bâzı yanlışlar var, üzerinde durmadık. Misâl vermek gerekirse, "Zamanın ne kadar hızlı veya yavaş akacağını kontrol edebilirsiniz... Zamanı kontrol edebilmek için yavaşlamanız gerekir" cümleleri yanlış... "Zamânı kontrol etmek" , daha doğrusu "zamâna hükmetmek", "zamâna hâkim olmak" için daha hızlı hareket etmek, hızlanmak gerekir; yavaşlamak değil!.. Sporcular, Uzak Doğu Savaş Sanatları üzerine çalışanlar, akrobatlar, jonklörler aynı zaman birimi içinde daha çok iş yaparak başarı kazanırlar. Yoksa zamânı hızlandırmak veya yavaşlatmak söz konusu değildir.

Yâhu, biz Tyberonn Kanalıyla Metatron'un "mesaj"ını inceliyecektik, lâf nerelere geldi. Neyse... Devam edelim: "Dogmatik Din"den kasıt "insanların kafasında yarattığı din" ise, doğru.... Yok, "indirilen din" ise, yanlış!.... Çünkü bütün dinler "en yüksek insan ahlâkî değerleri"ni verir, bizden ister.... Din sizde "ahlâkî değer" yaratmıyorsa, siz dindar değil, din sömürücüsü olursunuz.... Varlık Budizm'i "en üstün din" gibi göstermiş ama, "ALLAH indinde din İSLÂM'dır". (Bakara sûresi, 19. Âyet) Hangi din uygulamalarıyla İslâm'a yaklaşıyorsa, o din makbûldür.

Hadi,Metatron'dan biraz daha verelim:

- Genişleyen ‘Yeni Dünya'nın dönüşen enerjilerinde, insanlıkta yeni bir düşünce
şekli ortaya çıkacak. Yeni insan doktrinden doktrine, ne de gurudan guruya koşarak
dinin ötesindeki Hakikati bulmayacak. Siz de teolojinin herhangi belirlenmiş formuna
cansiperâne tutunarak gerçek benliğinizi bulmayacaksınız veya deneyimlemeyeceksiniz.

Bu, kitaplar okuyarak ve okuduğunuz her şeyi körü körüne kabul ederek ve inanarak
gerçekleşmez. Kanıtın ağırlığı, kendi gerçeğinin yolculuğu başkalarından bulunamaz.
Size ilâhî olan ile kendi ilişkinizi veya Tanrı olarak düşündüğünüz şey ile ilişkili kendi
geçerli kimliğinizi kanıtlamak için, herhangi bir lidere veya öğretmene bel bağlamak
yanlış yoldur. Çoğu zaman, bu tür bir süreç sadece bir diğerinden sonra öznel bir
kafese yol açar.

"Genişleyen Yeni Dünya" ne demek?.... Dünyâmızın ebatı, yânl boyutları mı genişliyor?... Yoksa bir avuç sömürücünün Dünyâ'nın geri kalanına kakalamaya çalıştığı "Yeni Dünya Sömürü Düzeni" mi genişliyor?.. Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam, Dünyâ'nın en zengin 2.153 kişisinin elinde bulunan servetin, 4,6 milyar kişinin toplam servetinden fazla olduğunu açıkladı. Acaba "Yeni Dünyâ'nın dönüşen enerjileri" bu heriflere mi çalışıyor?.... "Dönüşen Enerjiler" ne?... Patonsiyel enerji, kinetik enerjiye mi dönüşüyor, yoksa elektirik enerjisi ısıya mı?....

Evet, insanlar doktrinden doktrine, gurudan guruya, şeyhten şeyhe, hatta bir dinden başka dine koşuyor ama, gerçeği bulamıyor. Niye?.. Çünkü ilk araştırması gerekeni yapmıyor. Niye Dünyâ'ya geldiğini, neden bu ülkede geldiğini, neden erkek veya kadın olarak geldiğini, neden Müslüman bir toplumda doğduğunu araştırmıyor. Kendi çevresinin kültürü, dili, târihi, dini ile ilgilenmeden Uzaylılar'la, veya mahallenin imamıyla görüşmeden Başmelek Metatron'la İrtibat kurduğuna inanıyor.

Doğru olan bir ifade de "Hakikat kitaplar okuyarak, her okuduğuna, her duyduğuna körü körüne inanarak öğrenilmez" sözüdür. Yaşayarak öğrenilir... Bundan sonraki paragraf da pek fenâ değil:

- Herhangi bir lideri veya öğretiyi izlemekte rahatlık veya güvenliğin başlangıç
aşaması olabilmesine rağmen, yanıtlar bulmanın sorumluluğu her birinizdedir, özellikle
yüksek gelişim alanlarına girdiğiniz zaman.

Sevgili İnsan, kendi başına olarak ve kendine derin, berrak ve açık bir şekilde
bakarak, kendi hakikatinin deneysel bilgisini elde edebilirsin,
içsel benliğini ve geniş kapsamlı kaynağının engin çok boyutlu
doğasını keşfedebilir ve gerçekten deneyimleyebilirsin.
Bu çaba gerektirir. Aslında insan açlık, derin arzu hissetmelidir.

Ama gelelim Mesih Bilinci'ne.... Taibi bu verilenlerin "bir Hıristiyan topluluğa hitap" olduğunu akıldan çıkarmadan:

- Gezegeninizde enkarne olan bir çok ‘Mesih Bilinci’ oldu. Onların mesajlarının
çoğu târihte kayboldu veya çarpıtıldı. Onların hiç biri İncil metinlerinizde belirtildiği
gibi çarmıha gerilmedi, bununla birlikte şehitler vardı. Ama bu, Hristiyan âleminde
imâ edildiği gibi olayın derin bir sembolik mesaja veya sağlam hologramik gerçekliğe
sâhip olmadığını belirtmez. İnsanlığın geniş sayılarına, inanca derinden gömülü,
programlanmış bir olay, kollektif zihnin birlikte– yaratıcılığı ile, belirli bir ‘yansıtılmış-
–psikolojik’ gerçekliği varsayar. Bu anlamda çarmıha gerilme hikâyesinin asıl oluştan
daha büyük bir gerçekliği vardır. Gerçekte Jeshua ben Joseph olarak enkarne olan
'târihi’, aydınlanmış Mesih vardı, ama onun gerçek mesajının çoğu daha sonra
'korkuya dayanan’ kontrol ve siyâsî manipülasyonca kazanç için organize hükûmete
âit kilise tarafından saptırıldı.

"Mesih Bilinci" bizce hiç oturmuyor ama, eğer kastedilen "Tanrı'nın Mesajı" yâni, "İlâhî Vahiy" ise; kabul edilebilir.... gerçekten de pek çok peygamber gelmiş geçmiş, onların öğrettikleri zamanla ve artniyetli kişiler, (ki çoğu zaman din adamlarıdır, veya dini politikaya âlet edenlerdir) tarafından çarpıtılmış, sonra bir yenisi daha gelmiş, onunki de çarpıtılmış.... İslâm dahi öyle değil mi?... Ki, hiçbir başka dinde olmayan özelliği ile kitabı ilk günden itibaren yazıya geçmiş, çoğaltılmış, bugüne kadar hiç değişmeden, Dünyâ'nın dört bir yanında aynı Kur'an olarak bulunabilir olmasına rağmen!...

Varlığın bu ifâdesi de doğru.... "Ee, öyleyse, neye kızıyorsun, be adam?" derseniz, diyeceğim şu ki, yeni birşey yok!.. Yâni, böyle sıradan akıllı bir kişinin dile getirebileceği hakikati söyletmek için bir meleği, hele hele Başmelek Metatron'u rahatsız etmek, ayıp olmuş!....

DEVAM EDECEK, MERAK ETMEYİN!..

Ruhi Selman

selman@journalist.com

***

  • Önemli Sayfalar:

    - BİR SPİRİTUALİSTİN DÜNYASI - ANA SAYFA
    - BİR TEBLİĞ
    - ÖLÜM VE SONRASI
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 1
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 2
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 3
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 4
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 5
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 6
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 7
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 8
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 9
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 10
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 11
    - ÂHİRETTEN SİMÂLAR - 12
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 13
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 14
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 15
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 16
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 17
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 18
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 19
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 20
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 21
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 22
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 23
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 24
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 25
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 26
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 27
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 28
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 29
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 30
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 31
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 32
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 33
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 34
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 35
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 36
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 37
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 38
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 39
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 40
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 41
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 42
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 43
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 44
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 45
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 46
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 47
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 48
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 49
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 50
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 51
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 52
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 53
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 54
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 55
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 56
    - ÂHIRETTEN SİMÂLAR - 57
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 58
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 59
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 60
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 61
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 62
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 63
    - ÂHIRET'TEN SİMÂLAR - 64
    - NEYZEN TEVFİK'TEN BİR ŞİİR
    - BİR OBSESYON VAK'ASI
    - ÖTE ÂLEM'DEN ŞİİRLER - 1
    - RÜYÂLAR - 1
    - RÜYÂLAR - 2
    - REİNKARNASYON
    - ANADOLU'DA REİNKARNASYON ŞİİRLERİ
    - İRLANDALI ŞÂİR JAMES CLARENCE MANGAN ANADOLU'DA MI YAŞADI?
    - KADIN HAKKINDA BİR TEBLİĞ
    - FİNCAN CELSELERİ - 1
    - FİNCAN CELSELERİ - 2
    - FİNCAN CELSELERİ - 3
    - EKMİNEZİ ÇALIŞMASI
    - RÛHÎ FİLİMLER - 1
    - ENTERESAN RÛHÎ OLAYLAR
    - ERGUN ARIKDAL VE SÂDIKLAR PLÂNI'NI TENKİT
    - BÜLENT ÇORAK VE DÜNYA KARDEŞLİK BİRLİĞİ SAFSATASI
    - CENAP BAŞMAN VE MARON TARİKATI
    - SAPKIN RAEL TARİKATI
    - TRANSANDANTAL MEDİTASYON KANDIRMACASI
    - SİRİUS MİSYONU ZIRVALARI
    - MELEKLER'DEN MESAJ ALDIĞINI SANAN ŞAŞKINLAR
    - ŞEYTANA TAPAN SATANİSTLER
    - KRYON "TEBLİĞ"LERİ VE LEE CARROLL'UN "MEDYUM"LUĞU
    - J. Z. KNIGHT ADLI KADIN RAMTHA "TEBLİĞ"LERİ
    - SILVER BIRCH TEBLİĞLERİ
    - MEDYUM JANİ KİNG VE VARLIK P'TAAH
    - "SÜPER İNSANLIK" DERNEĞİ VE UYDURUK "TEBLİĞ"LER
    - ZIRVA RA-KA TEBLİĞLERİ
    - SÂDIKLAR PLÂNI'NI TENKİT - 2
    - KASYOPYA CELSELERİ'NDE ATMASYON, KITIRASYONLAR
    - RA "TEBLİĞ"LERİ
    - HAYÂLÎ ANDROMEDA KONSEYİ
    - VARMIŞ GİBİ YUTTURULAN PLEİADES KONSEYİ
    - HATHOR GEZEGENİNDEN İNANDIRICI OLMAYAN MESAJLAR
    - ÜSTAT KUTHUMİ'DEN SAHTE İNCİLER
    - ARKTURUSLULAR'DAN ZIRVA MESAJLAR
    - ATLANTİS'İN KRAL RÂHİBİ THOTH'UN IVIR-ZIVIR MESAJLARI
    - BAŞMELEK METATRON ÜFÜRMELERİ