AKYA Lichidae familyasından olup bilim adı Lichia amia dır. Bu familyaya mensup Lichia vadigo ve Lichia glauca isimlerini taşıyan iki türü daha vardır. Akya' yı İstanbul balıkçılarından bir çoğu, Lüfer veya Kofananın irisi olarak tanır. Aynı türden değildirler. Farklarından başlıcası yan çizgisidir. Lüfer de doğru hat şeklinde olan çızgi. Akya da solungaç kapağı üstünden başlıyarak sırtına, paralel göğüs yüzgecinin ucuna gelince kavis yapıp kuyruk tarafına doğru uzanır. Bir diğer fark ikinci sırt ve kıç yüzgecinin başladığı noktalarda vücudu çıkıntı şeklinde genişler. Başının uc tarafı Kofanaya kıyasla daha sivridir. Okyanusların ve bunların uzantısı olan denizlerin sıcak ve ılıman bölgelerinde yaşarlar. 20 - 40 parçalık sürüler halinde dibe ve kıyılara yakın dolaşırlar. Ortalama ağırlıkları 15 - 20 Kğ olur. 60 - 70 Kğ olanlarına da tesadüf edilebilir. Yerli balıklardan sayılır. Akdeniz balığı diyebiliriz. Akdeniz balıkçıları çıplak, leka, kuzu balığı adlarını da kullanırlar. Ege ve Marmara da yaşayanlardan az bir kısmı Mayıs ayında kanalı takiben Kara deniz e çıkıp son baharda geri dönerler. Vücudu elips şeklide olup yan taraflarından yassıdır. Sırtı mavi ve yeşilimtrak olup, yanları mat beyaz, karnı gümişi renktedir. Kafası dahil derisinde küçükçe pulları bulunur. Birinci sırt yüzgeci 8 adet diken şeklındedir. Öndeki diken başa doğru eğiktir. Karın ve göğüs yüzgeçleri küçük sayılır. İkinci sırt yüzgeci ile kıç yüzgeçleri ve kuyruk yüzgeci çok geliştiğinden balığa çabukluk ve manevra kabiliyeti sağlar. Hızlı balıktır. Baş ve gözler normal büyüklüktedir. Ağızı genişçedir. Alt çene üstekine göre biraz daha uzundur. Her iki çenesinde, damağında hatta dilinin üstünde keskin dişler bulunur. canavar olduğunu söyleyebiliriz.. Boyundan küçük bütün balıkları yer. Eti Lüfer veya kofana ayarında olmasa da çok lezzetlidir. Tavası, haşlaması, şişi, pilakisi yapılır. Dalyanlarda, ığrıp ve manyat ağlarında tektük yakalanır. Akdeniz ve Güney ege sahillerinde kaşıklı olta takımıyla avcılığı yapılır. OLTANIN YAPILIŞI ve AVCILIĞI Olta 50 - 60 kulaç uzunluğunda 150 numara ( 1,5 mm ) kalınlığında olur. 8 cm kuvvetli bir fırdöndü ucuna 1,5 kulaç uzunluğunda ayni kalınlıkta bedene tekrar bir fırdöndü bağlanır, bu ikinci fırdöndüye 7 kulaç ( 12 mt ) uzunluğunda yine ayni kalınlıkta esas beden konur ucuna 5 numara uzun elips şeklinde Fransız tipi iki kaşık arka arkaya takılarak ikinci kaşığın üstün de iğne bırakılır. ( 5 numara kaşığın iğnesi küçük olabilir iğne balığın iriliğine göre büyütülmelidir.) Bedenin su altında düz seyretmesi için birinci fırdöndünün bir karış yukarısına 5 er cm aralıklarla 30 gr ağırlıklarında uzun elips 3 - 4 adet ve ikinci fırdöndünün üst tarafındaki ek bedene de yine ayni şekilde ve ağırlıklarda 3 adet kurşun konur. Bu ölçüler ortalama olup av yerinin derinlik ve akıntılarına göre ayarlanmalıdır. Av mevsimi bölgeye göre değişir. Ak Deniz de ve Ege nin güney batısında ilk bahardan sonbahara sonuna kadar devam eder. Avcılık 10-12 kulaç sularda taşlık, ayrıca kumluk diplerin taşlıklarla birleştiği eteklerde beden hesaba katılmadan 30 kulaç bırakılarak 2-3 mil hızla seyredilerek yapılır. Akya iri ve çevik bir balık olduğundan mümkün olduğunca hızlı çekilerek balığı almalıdır. Balık teknenin yanına gelince kakıç kullanılırsa kolay içeri alınır. Yemli avcılığında Canlı yem olarak Kupez ve ilarya kullanılır. Avcılığı zevkli ve heyecanlıdır. |
SiTE HARiTASI
|