|
|
|
|
MISIR ZAMANINDAN KALMA " HAVA VE TARIM TAKVİMİ"
Bu sayfalarda okuyacaklarınız günümüze
kadar gelebilmiş olan bazı atasözleri ve deyimlerde, Mısırlıların umutları ve
hüzünlerini aksettirecektir. Bu atasözleri ve deyişlerin bir çoğu her yılın
değişik aylarının resmini çizer, iklimin ve havanın tarım ve sulama üstündeki
etkilerini gösterir.
Bundan 2500 yıl kadar önce Yunanlı tarihçi
Herodot Mısır'ı " Nil'in bu dünyaya armağanı " diye tanımlar iken,
çok eski atasözleri de bize Mısırlıların, en eski çağlarda bile bu ırmağın
rejimine, tarımın ve iklimin değişkenliklerine ne denli bağlı olarak
yaşadıklarını gösterir.
Eski Mısır'da her yıl üç mevsime
bölünmüştü; bu mevsimler de havaya, Nil'in taşmasına ve tarım çalışmalarına
bağlı idi
Su baskınları ve sulanacak toprak mevsimi;
Bitki ve tahıl ekim mevsimi;
Ekin ve hasat mevsimi.
Mısır'ın nehir yatağından yükselip taşması
Mısırlıların inançlarında önemli bir tutardı. suların yükselmesi bir " göz
yaşı denizi " olarak kabul edilirdi. Bu deniz, kocası " Osiris " için
ağlayan " İsis " in göz yaşlarından oluşmakta idi. Mutluluk ve bolluğun
simgesi olan nehrin yükselmesi Ağustos ayının ikinci yarısında ( eski Mısır
dilinde Misra ) Vefa-el Nil ( Nil'in sevgi bağlılığı) bayramı sırasında
kutlanırdı. |
| Ramses II ( M.Ö. 1290 ' a doğru )
döneminden kalma bir resimde bu bayram şu şekilde temsil edilmiştir: İbis'in danası,
üç kaz ve kıymetli hediyeler ile birlikte Nil'e atılmaktadır. Bir halk efsanesine
göre, tören sırasında genç bir evli kadın da ırmağın sularına atılırmış:
ancak tarihciler, bu söylentinin gerçek olmadığını, boş bir inançdan ibaret
olduğu ifade etmektedir. |
|
Firavunlar zamanındaki Mısır'da
ve sonraki dönemlerde ki "kıpti " takviminde yıl, yıldız yılı olarak
kabul edilmekteydi. Bu yıldız yılı şafak vakti ortaya çıkıp da güneşin
doğmasından bir kaç saniye kadar çıplak gözle görülebilen " Sirius yıldızı
( Akyıldız)" ile bir tutulurdu. Eski Mısır yılı birinci
" Toot " günüyle ( 11 Eylül ) başlamaktadır.
Eski Mısır ayları ve ayların getirdiği havalar ise şöyledir |
TOOT ( 11
Eylül - 10 Ekim ), bilgeliğin ve bilimin tanrısı, gökbilimin ve geometrinin
kurucusu T-hoot'a bağlanırdı. Toot'un başlangıcı Siriusu'un şafakta görünmesiyle
aynı zamana rastlardı. İlk Toot gününün bir diğer adı " Nevruz "
bayramıydı ( yeni İran
yılı ). Bu bayram sultanBerkut'un tahta çıktığı yıla ( XIV. yy sonu ) kadar
kutlanılmaya devam etmişdir. İşte bu ay su baskınları döneminin de başlangıç
noktası idi. Bakın bir atasözü ne demektedir: " Taşacaksan Toot döneminde
taş yoksa çok geç olur ". Ayrıca o dönemde tavuk yetiştirilmemeli ve
kuluçkaya yatırılmamalıdır derlerdi. Yine bir deyişe göre, " Toot'un
tavukları yenir ve kesilir "di. |

|
| BABA ( 11
Ekim - 9 Kasım): Aşk, güzellik ve gökyüzü tanrılarına bağlanır. O
dönemde toprak yeşerir, soğuk şiddetini azaltır. Nil sularının taşmaları bittiği
için berraklaşır. Artık yağmur dönemi ve tohumların büyüme mevsimi gelmiştir.
"Ektiğimiz altının babası, Hatoor" dur derler. Bir başka ataözü de
bakın ne demektedir: " Hatoor burada iken tarlanı ekmedin ise,
artık gelecek yılı bekle". Denizciler ve balıkçılar için Hatoor'un gelmesi
demek fırtınalar mevsiminin başlaması demektir. |
| HATOOR ( 10
Kasım - 9 Aralık ): Aşk, güzellik ve gökyüzü tanrılarına bağlanır. O
dönemde toprak yeşerir, soğuk şiddetini azaltır. Nil sularıtaşmalar bittiği için
berraklaşır. Artık yağmur dönemi ve tohumların büyüme mevsimi gelmiştir.
"Ektiğimiz altının babası, Hatoor" dur derler. Bir başka ataözü de
bakın ne demektedir: " Hatoor burada iken tarlanı ekmedin ise,
artık gelecek yılı bekle". Denizciler ve balıkçılar için Hatoor'un gelmesi
demek fırtınalar mevsiminin başlaması demektir. |
|
KİYAHK ( 10
Aralık - 8 Ocak ): Bolluk bereket tanrısı "Kahaka" ya
bağlanır. O dönemde, gündüzler kısalır ve geceler uzamaya başlar. Bu konu ile
ilgili halk deyişi şöyle der; "Kiyahk gündüzünü aldı yerine de geceyi
verdi". Yine bir başka halk deyişi ise; "Sabahları akşam sofrasını görmek
için uyanıyorsun" demektedir. Kiyahk soğuk, don ve fırtınalar ayıdır. |
| TOOBA ( 9
Ocak- 8 Şubat ): Yağmur tanrısı olan hakim " Tobias " adlı tanrıya
bağlanır. Ayın ilk yarısında altı gün, sonra yeniden üç gün olmak üzere
fırtınalar eser. Ayın ikinci yarısında ise soğuk insanı öylesine ısırırcasına
etkiler ki, " Tooba yaşlı kadının yüzünde kırışıklıkları oyuyor "
denir. |
| AMŞİR ( 8
Şubat - 9 Mart ) : Fırtınalar tanrısına bağlanır. O ay içerisinde,
rüzgarların sıcak esmesi ile tomurcuklar açılmaya, doğa canlanmaya başlar. Ancak bu
rüzgarlar öylesine şiddetli eser ki, halk arasında " Amşir, küçük bitkilere,
büyük bitkilere sığının " diyor denir. Artık mevsim değişmeye
başlamıştır, ama şiddetli soğuklar hala devam edebilmektedir. Amşir'in sürekli
değişkenliği çok yaygın olan bir atasözünün doğmasına yol açmıştır; "
Adı Tooba, yaptığı işer Amşir". |
|
| BARAMHAT
( 10 Mart - 8 Nisan ): İlkbaharın gelişini belirtir. Fasulyeler olgunlaşır,
dut ağaçları yeşerir, ipek böcekleri kozalarından çıkar, başaklar büyür. O
zaman; " baramhat geldi, koşun kırlara, yap canının istediğini " derler.
Bununla birlikte bu ay içerisinde iki gün sürecek olan " azgın bir
fırtına" baş gösterir. Bu yılın en sonuncu ve en şiddetli fırtınasıdır. Bu
azgın fırtınadan daha kötüsü yoktur denir. |
| BARMUDA
( 9 Nisan - 8 Mayıs ): Ekin tanrısı olan " kutsal yılan Remoota'ya
bağlanır. O dönemde buğday ve keten ekilir; kovanlardan bal toplanır, arılar
çoğaldıkça çoğalır. Halk arasında " Barmuda geldi, sapları döv"
denirdi. Bu , ketenin liflere ayrılabileceği, buğdayın da dövülebileceği anlamına
gelirdi. |
| BASHANS
( 9 Mayıs - 7 Haziran ):Işık tanrısına bağlanır. Gündüzler gecelerden daha
uzundur. Sıcaklıklar yükselir, hemen hemen hiç yağmur yağmaz. Bu, sıcak mevsim
dönemidir. Bu dönemde Nil'in suları artık en aşağı seviyelerdedir. Toprak çorak ve
yüzeyi ekin sonrasında beliren çatlaklıklar ile kaplıdır. " Bashans toprağı
silip süpürür " denmesinin nedeni de budur. Bununla beraber günümüzde durum
artık değişmiş, sulama şebekelerinin tesisi ve Barajların yapılmasıyla bölge yeni
bir görünüm kazanmıştır. |
| BA-OONA ( 8
Haziran - 7 Temmuz ): Maden tanrısı"Khenti'ye bağlanır. Ba-oona'nın
kelime olarak anlamı " taş " dır. Bu dönem içerisinde Mısırlılar toprak
işlemeyi bırakıp ya maden ocaklarındaçalışırlar yada ev ve tapınaklar
yaparlardı. Ba-oona'nın 11. günü ( 17 Haziran ) " damla gecesi" diye
adlandırılır. Çünkü efsaneye göre gökyüzünden düşen bir göz yaşı suların
yükselmesine yol açardı. |
|
ABİB ( 8
Temmuz- 6 Ağustos): Nil'in yükselişini kutlamak için mutluluk tanrısı "
Habi " ye bağlanır. Bu dönem içerisinde su kanalları açılır ve topraklar suya
kavuşur. Bağlar, suları kana kana içer ve üzümler suya değer değmez tatlılaşır;
bütün meyvalar olgunlaşır. " Abib bağların ve üzümlerin
efendisidir" derler. |
| MİSRA ( 7
Ağustos - 5 Eylül ): Güneş yada Güneş'in oğlu olan " Misra
" ya bağlanır. Bu ay suların gürül gürül aktığı dönemdir. Yaz
meyvaları olgunlaşır; bol miktarda hurma, incir ve üzüm toplanır. " Misra
" bütün yolların açıldığı aydır. |