|
Avcılığa
olan yakın ilgim çocukluk yıllarımda başladı. O dönemlerde yaz tatillerimi
yakın arkadaşım Ali'nin memleketi olan Adapazarı'nın Taraklı kasabasındaki
bir çiftlikte geciriyordum. Yemşeşil bir vadideki bu çifliği, arkadaşımın
anneanesi Ayşe Nine idare ediyordu. Kocasını genç yaşta kaybeden Ayşe Nine,
geçimini sağlamak için çiftliğin erkeklere mahsus tüm işlerinide yapmak
zorundaydı. Bu konuda en büyük zorluğu tarlasına aşırı derecede zarar veren
yaban domuzları yüzünden yaşıyordu. Günlük rutin işlerin yanısıra, üstüne
üstlük sabahlara kadar bekçilik yapmak onun için başlı başıma zahmetli
bir işti. Ali ve ben işte bu aşamada devreye giriyor, onun anlattığı yöntemlerle
sabaha kadar korkuyla karışık bir heyecen içerisinde elimizde tüfek, yaban
domuzlarını bekliyorduk. Bu çabamız Ayşe nine'yi çok mutlu ediyordu. Memnuniyetini
belirtmek için bize ödül olarak kendi doldurduğu fişeklerden verdiğini
bugün bile hatırlıyorum. Ne çok teneke delmiştik o fişeklerle..
Ayşe Nine ile başlayan ve içinde bulunduğum şartlardan ötürü ara verdiğim
av tutkum, yıllar sonra yeniden gündeme geldi. 1993 yılında sahip olduğum
Amfora Dergisi'nin Ağustos sayısında, sezon dolayısıyla av turizmine yer
vermek istedik. Av camiasınında, tanınmış, avcılığa gönül vermiş birçok
kişiyle defalarca görüştük. Bu sıcak ilgi benim için avcılığın kapısının
yeniden aralanmasına sebep oldu ve beni av dünyasının içine çekti. Avgünü
Dergisi de yayın hayatına bu vesile ile başlamış oldu.
Avcılık konusunda eksikliği hissedilen bu yayını, Türk avcılarının hizmetine
sunarken, önemli bir boşluğu dolduracağına inanıyorum. Bilinçli avcılığa
giden uzun ve meşakkatli yolda üstümüze düşen görevi, karınca kararınca
yapabildiysek ne mutlu bize.
A.KAMİL
ÜÇBAŞ
avgunu@hotmail.com |
|