Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!

ÖDP Üzerine - 1 ( Anılar-2)


[ Serbest kursu ]


Makale yazari: Doğan Arkadaş Tarih, gün ve saat : 15. Ocak 2001 14:32:32:

Su yaziya cevaben: ÖDP Üzerine - 1 ( Kuruluş günleri ) makale yazari: Doğan Arkadaş Tarih, gün ve saat : 15. Ocak 2001 13:22:40:

Merhaba,
Eminim "hocam sen de amma dolusun" diyeceksiniz ama derdim burada "doluluğumu" boşaltıp psikolojik bir rahatlama sağlamak falan değil. Bu işlerle ilgilenen arkadaşlara katkısı olur belki diye yazıyorum. Eminim sizin de bunlara benzer bir yığın anınız vardır.

Bir başka anı daha vermeliyim.

Çalışmayı yürüttüğümüz yerdeki hemen bütün feministleri tanırım. Hepsi ile de arkadaş olarak olumlu bir ilişkimiz vardır.
Entellektüelizm konusunun en çok feministler için geçerli olduğunu düşünüyorum. Bu yargıma deneyimlerle ulaştım. Bu yargımın değişmesi, sanırım bir tartışmadan ziyade, yine başka deneyimlerle olabilir. Entellektüelizme bir de feminist bir arkadaştan örnek vereceğim.

Bir feminist arkadaşı ev çalışmasına götürme kararı verdik. Öyle ya, kitle çalışması olgunlaştırırsa, onu da olgunlaştıracaktır ve kadın politikaları konusunda daha net tutumlar almak durumunda kalacaktır.

İlçede toplanacağız. Kendisi evden alınıp alınamayacağını sordu. Biz toplantılara minibüsle gidiyorduk. Dolayısıyla onu evden araba ile almamız olanaksızdı. Ama eski, emanet bir araba bulduk ve ben onu evden almaya gittim. Derken toplantıya geldik.
Yine yaklaşık 40 kişi vardı. Burası da bir gecekondu semti idi. Ev bir çöplüğün üzerinde kurulmuştu ve evde bulunan bütün delikler vidalarla kapatılmıştı. Aksi halde evdekilerin gazla zehirlenmesi tehlikesi vardı. Kadın temizliğe gidiyordu. Kocası ise işçi idi. Komşular da benzer durumda idiler.
Sohbete başladık. Çaylar geldi. O yoklukta börekler yapmıştı kadın. Onları yedik. Giderken boş geldiğimiz için, onlara yük olduğumuz için utandık ve bu konuyu sonraki toplantıda hem ilde hem de ilçede konuştuk. Evlere giderken, randevu alırken, mümkün olduğunca masraf ettirmeme konusunda ricacı olacaktık ve kesinlikle elimiz boş gitmeyecektik. Benim dahil olduğum çalışma grubu, meyve yada çay götürerek bu işi hallettik. ( Mahalleler, sorumlulara ayrılmıştı. )
Bir ara boş bardakları ben de kaldırayım dedim. Ve mutfağa taşımaya başladım. Evin sahibesi de benle beraber bardakları taşımaya başladı. Sonra bir iki genç kız da eklendi.
Mutfakta iki üç kişi olduk. Ortalığa düzen veriyoruz. Feminist arkadaş geldi. ( İnsan salondan boş gelir mi ? ) Her neyse ...
"Doğan sen çıkar mısın" dedi. Ben de çıktım. Özel bir şey söyleyecek sandım. Az sonra kendisi de çıkageldi. Yine az sonra kızlardan biri "Doğan abi az gelir misin" dedi, tekrar içeri çağırdı. Bir sorun oldu diye düşünmeye başladım. Meğer feminist arkadaş, evin kadınına "kocan seni dövüyor mu, bu konuda açık olabilirsin, her zaman yardıma hazırız, vb. " şeyler söylemiş, kadın da buna bozulmuştu. Misafir olduğu için, kadın, tepkisini ona gösterememiş, bana çıkışmak için de beni çağırmıştı. Tabii fırçayı yedik. Nerden bulmuşuz böyle birini. Kendi evinde nasıl kocası hakkında böyle konuşurmuş..."Yahu" dedim "abartma, o arkadaş kadın dayağı konusunda duyarlı, paylaşmak istemiş vb."
Gerçekten de bugüne dek, destek gördüğü tek kişi kocası olmuş. Hayatta güveneceği tek "örgütün" ailesi olduğunu düşünmüş bu kadına, "kocan seni dövüyor mu" demek çok yanlış bir tutumdu. Bunun "teorisi" nasıl olur bilmem ki ? Tartışsak da feminist arkadaşı ikna etsem ? Her halde dünyanın en zor işi olurdu.
Amacım kesinlikle feminizmi küçümsemek, yok saymak, kadına dayağı meşru görmek falan değil.
Derken toplantı bitti. Arkadaşların hepsi minibüslere bindiler, gittiler. Feminist arkadaşı da külüstürle evine bıraktık.
Eşinden ayrılmış biri idi. Bir de çocuğu vardı. "Çocuğa kim bakıyor, sen çok yoğunsun" dedim. "Annem" diye yanıt verdi. "Peki şimdi sen anneni sömürmüş olmuyor musun" dedim. Bundan sonrası, evine kadar giden yolda, yaklaşık yarım saat süre ile benim ne kadar "erkek bakış açısı" ile konuya baktığım vb. üzerinde konuştu. Arabadan indiğinde "aydınlattığın için teşekkür ederim" demekle yetindim.
Bu arkadaşın da yazılarına gazetelerde, dergilerde sık sık rastlarsınız.






Cevaplar:


[ Serbest kursu ]