Ce: Çoğaltılması Gereken Çığlık Olarak
[ Serbest kursu ] Makale yazari: Vaner Alkaç Tarih, gün ve saat : 14. Ocak 2001 02:28:14:
Su yaziya cevaben: Ce: 12 Eylul Hakkinda makale yazari: Vaner Alkaç Tarih, gün ve saat : 13. Ocak 2001 15:03:58:
Bana ulaştırdığınız yazı ilişkim bulunan 5 e-mail grubuna gönderildi.
Ve başına aşağıdaki gibi bir not düşülerek.
Teşekkür eder ve duyarlı arkadaşların bu çığılığı internet ortamında yaygınlaştırmaları için gerekeni yapacaklarına inanıyorum.
Saygılarımla
Vaner AlkaçDeğerli Arkadaşlar
Hep sormuşumdur kendime nasıl bir hukuk adamı 12 eylül gibi bir olay
karşısında sessiz kalabilir.
Bir hakim düşünün bir hukukçu düşünün Ordu bir darbe yaparak tüm anayasayı
iptal ediyor. Meclisi dağıtıyor ve kendi atamalarını yapıyor ve insanları
yargılıyor.
Ve yargılamaların temeli anayasayı ve prlemontoyu zor kullanarak
değiştirmeye çalışmak. Ve insanların ölüm kararını verebiliyor bu
mahkemeler.
Ama anayasayı zor kullanarak değiştirmiş meclisi bırak görevini yapamaz hale
düşürmeyi tamamen dağıtmış ordu ne olursa olsun bu suçlamanın içine
girmiyor.
Bir hukukçu olarak miğdenizin bir yerinde acı bir saplantı
hissetmiyormusunuz.
Ve bu insanlar ensemizdeki silahla bizi anayasa oylamasına götürdü.
Seçimler yaptırdı.
Yeni anayasa koydurdu. Ve kendilerini yargılanmaz halde tuttu.
Ve peşinden bu günki hukuk ve yasama bir hukuksuzluğun üzerine inşa edildi.
Peşinden bazı "demokrasi yanlısı insanlarımız " çekine çekine Genel Kurmayın
son demecini eleştiriyorlar.
Ve güya sivil politikacıları savunarak çoğu zamanda beceriksizliklerini
savunmayarak eleştiri getiriyorlar.
Bir dakika.
Bu gün sivil dediğiniz politikacılar 12 eylül hukuğunun veya hukuksuzluğunun
üzerinde politika yapıyorlar.
12 Eylülün sahibi ise ordudur.
Kısacası Ordu burada patron benim diyor.
Ne Yılmazı ne de başkasının laf söylemeye hakkı var. Kulaklarını çekenler
kendi patronlarıdır. Bunda şaşılacak ne var.
Bu durum sadece 12 eylülle sınırlanamaz. 27 mayısa dek uzatılmalıdır.
Bu ülkenin ilk gördüğü sivil politikacı ve örgütlenme olan Demokrat Parti yi
tasfiye edenleri alkışlayan "demokrasi yanlısı" solcularımız da şikayet
ettikleri şeyin çifte standardının olamayacağını görmeleri gerekir.
Şimdi sormak gerekir.Kimse sorguluyor mu?
Evet birisi bir savcı yürekli bir girişim başlattı. Duymuşsunuzdur veya bie
şekilde yazı uluşmıştır diye düşünüyorum. Ama her ihtimale karşı bu
savcının en son mektubunu buraya alıyorum.
Ne yaptınız bu yürekli çıkışı çoğaltmak için.
Eğer haberiniz vardı da hiç bir şey yapmadınızsa lütfen eleştiri adına kafa
karıştımaktan vazgeçin.
Eğer haberiniz yokdu ise tam zamanı. Lütfen bu hukuk adamının çığlığına
çığlığınızı katın.
Vaner Alkaç----- Original Message -----
From:
To:
Sent: Sunday, 14 January 2001 3:26
Subject: [tartisma2000] [Fwd: 12 eylül hakkında]
> -------- Original Message --------
> Subject: 12 eylül hakkında
> Date: Thu, 11 Jan 2001 14:56:00 +0200
> From: "sacit kayasu"Daha önceden bu konu hakkında size yazı gönderdim mi
bilmiyorum.Çünkü ayni yazıyı pek çok aydın,gazeteci,yazar ve
politikacıya gönderiyorum.Sağolsunlar o kadar çok ilgileniliyor
ki,gözlerim yaşarıyor.Siz de onlardan biri iseniz bu yazının gerisini
okumasanız da olur.Kıymetli vaktinizi ziyan etmeden,demokrasi ve insan
hakları nutukları atmaya devam edebilirsiniz.
Konu,tahmin ettiğiniz gibi 12 Eylül ihtilali ile ilgili...Ancak
bu size yazdığım son yazı olacak.Çünkü TİMSAH GÖZYAŞLARINI DAHA FAZLA GÖRMEK
İSTEMİYORUM.
Türkiyenin tek eksiğinin,etkili yerlerdeki insanların,mevcut
aksaklıkları gidermek için üzerlerine düşeni yapmadığını
gördüğümden,geçen sene,vatandaş sıfatı ile,12 Eylülü gerçekleştirenlerin
yargılanması için suç duyurusunda bulunmuştum.Belki bir Cumhuriyet
Savcısının suç duyurusu etkili olur ve suçlular cezalandırılır diye ümit
etmiştim.Ama istediğim sonucu alamayınca bu sefer de Cumhuriyet Savcısı
sıfatı ile fitili ben ateşlemek zorunda kaldım. 12 Eylülden ben şahıs
olarak bir zarar görmemiştim.Askere de
düşmanlığım yoktu.Hatta hanımım bir albay kızı idi ve bacanağım da
albaydı.Ailemde de pek çok subay bulunuyordu.Buna rağmen 12 Eylülü
gerçekleştirenler hakkında bu işe girişmem,tamamen hukukçu kimliğim ile
ilgilidir.Çünkü savcı olarak suç işleyen kişileri yargı önüne çıkartmak
benim görevimdir..Bu kişilerin sıfatı işledikleri suçu haklı
göstermez.HERKES İŞLEDİĞİ SUÇUN CEZASINI ÇEKMELİDİR.Ancak,Türkiyede
aydınlarımız o kadar duyarsız ki,benim yaptığım bu girişimi görmezlikten
geldiler.Sözüm ona 12 Eylül aleyhine kitap bile yazanlar ve GAZETE İLE
TELEVİZYONLAR ,bu konudan bahsetmediler.Bunlara belki siz de
dahilsiniz.Ama 12 Eylül aleyhine
atmaya gelince mangalda kül bırakmadılar.
Türkiye,şimdi yeniden ara rejim tartışmalarının
başlatıldığı,şiddet eylemlerinin tırmandırıldığı ve 12 Eylül öncesini
hatırlatan görüntülerin yaşandığı günlere sürüklenmiştir.Bunların
tesadüf olduğunu düşünmüyorsunuzdur umarım.Gaye Türkiyenin önünü
görmesini engellemektir..Böylellikle güç ve şer odakları hakimiyetlerini
devam ettirebileceklerdir.Ama 12 Eylülü gerçekleştirenlerin
cezalandırılması,en azında n yargı önüne çıkması sağlanabilse,sıranın
kendisine geleceğini gören asker veya sivil hiç kimse kanunsuz işlem
veya eylem yapamıyacak,banka hortumlayamıyacaktır.
Şimdi ben,yaptığım bu girişimden dolayı,silahlı kuvvetlere
hakaretten iki ayrı dava ile yargılanıyorum.Asıl yargılanması gerekenler
hakkında işlem yapmıyan ve AÇTIĞIM DAVAYI ÖRTBAS EDİP TAKİPSİZLİK KARARI
VERDİRTENLER,benim yargılanmam için iki ayrı davayı gündeme
getiriyorlar.Gayeleri açık,ceza almam isteniyor.Önce,devletin bekaa ve
temadisine hizmet etmiş devlet adamları hakkında uygunsuz sözler
yazdığımı iddia ederek tahkikat başlatıldı.Ama görüldü ki bundan ceza
verilemiyecek,bu sefer de işi silahlı ku vvetlere hakarete
çevirdiler.Ortada bir hakaret yok,ama olsun,onlar ceza vermeyi kafaya
koydular bir kere.Mahkemede ceza almasam bile,disiplin cezası alacağım
kesin sayılır.
Şimdi sizlere son defa sesleniyorum:
Eğer gerçekten Türkiyenin bir hukuk devleti olmasını
istiyorsanız,BİR SAVCININ İDDİANAMESİNE TAKİPSİZLİK KARARI
VERİLEMİYECEĞİNİ HİÇ OLMAZSA BİR BİLENDEN ÖĞRENİN VE DAVANIN GÖRÜLMESİNİ
TEMİN ETTİRİN.
Basın ve televizyon,kişilerin olaylardan haberdar olması için
vardır.Basının dördüncü kuvvet olması da,kitlelere ulaşması ve
yanlışlıkları gözler önüne sermesi sebebiyledir.Eğer gerçekler
duyurulmayacaksa ve varsa yanlışlıklar tenkit edilip doğrusunun
yapılması sağlanmıyacaksa basına ve televizyona ne gerek var?Siz de bir
basın mensubu iseniz benim yaptığım girişimi ve bana yapılanları
kitlelere duyurun ki,yapılan kanunsuzluğu ve haksızlığı herkes
görsün.Eğer bir üniversite mensubu iseniz,özellilkle de hukukçu
iseniz,bana ve iddianameme karşı girişilen harekete nasıl seyirci
kalabiliyorsunuz kendinize sorun lütfen...İlim adamı kimliği ile bu
suskunluğunuzu bağdaştırabiliyor musunuz?Bir avukatsanız veya baro
temsilcisi iseniz sizi bağlayan ne var ki,siz de suskunlar kervanına
katılıyorsunuz?
Türkiyenin Avrupa Birliğine girmek için can atması onların kara
kaşına hayranlıktan değil,insan haklarına verdikleri değerden ve suç
işleyenlerin sıfatına bakılmaksızın her vatandaş gibi
yargılanabildiklerini bilmelerindendir.
Şimdi Türkiyenin önünde,benim açtığım dava sebebiyle suçluların
yargılanması ümidi vardır.12 Eylül milat olsun ve o tarihten bugüne
kadar suç işlemiş olanlar kim olursa olsu n yargı önüne çıkıp hesap
versin.Elbette suçlu değilse bu nları mahkum edelim demiyorum.Ama en
azından hiç kimse,YAPTIĞININ YANINA KAR KALMIYACAĞINI GÖRSÜN.
Diğer taraftan, sadece görevimi yaptığım halde benim
yargılanmamın haksızlığını da dile getirin.Benim ceza alıp almamam
önemli değil,ama bana yapılanın haksızlığını dile getirirseniz alacağım
ceza bir anlam ifade eder.Aslında bu duyarsızlığa bakıp çok defa kendi
kendime kızdığım zamanlar da oldu.Ama birilerinin gerekirse kendini feda
etmesi ve hukukun üstünlüğünü göstermesi gerekiyordu.O kişi ben olsam ve
mağdur edilsem ne çıkar diye düşünerek bu mücadeleye giriştim.Yoksa
herkes kadar ben de bu memlekette kimin daha güçlü olduğunu
biliyorum.Ama güçlü her zaman haklı olacaksa bizlere ne gerek var?Aydın
insan haklıdan yana mıdır,yoksa güçlüden yana mı,bunu bir düşünün.EĞER
GÜÇLÜYE BOYUN EĞERSENİZ HİÇ BİR ZAMAN HAKLI OLAMAZSINIZ VE SİZ HER TÜRLÜ
AŞAĞILANMAYA DA MÜSTEHAKSINIZ DEMEKTİR.BEN KENDİMİ BU DERECE
AŞAĞILATAMAM.Sizin de ayni şekilde düşündüğünüzü sanıyorum.O halde gelin
bu davanın takipçisi olun ve unutmayın ki Watergate skandalı,bunu
önemseyen iki gazetecinin,aylarca bu konuyu gündemde tutması ile
gerçekleşti.Yani siz de bu konuyu bır iki defa yazmakla vazifenizi
yaptığınız hissine kapılmayın.NETİCEYE GİTMEYEN HİÇ BİR İŞ,BAŞARILMIŞ
SAYILMAZ.
GELİN,HEP BİRLİKTE,NETİCE ALMAK İÇİN UĞRAŞALIM.MÜCADELEYİ DE
NETİCE ALMADAN BIRAKMAYALIM.
Saygılarımla.
Sacit Kayasu
Adana Cumhuriyet Savcısı> To Post a message, send it to: tartisma2000@eGroups.com
> To Unsubscribe, send a blank message to:
tartisma2000-unsubscribe@eGroups.com
>
>
To Post a message, send it to: tartisma2000@eGroups.com
To Unsubscribe, send a blank message to: tartisma2000-unsubscribe@eGroups.com
>
>Yazının ieriğinden tarihçesi anlaşılıyor.
>Ama bu konuda gelişmeler tam olarak aktarılıp bir ön bilgi verilemez mi?
>Ayrıca bu yazıyı orijnal haliyle aşağıdaki e-mail adresine postalatabilirseniz 4-5 e-mail grubuna göndererek yagınlaşmasına yardımcı olabilirim.
>Saygılar
>vaner Alkaç
>clark@nelsonbay.com
>>A-M harfleri filtreye takildigi icin tarafimdan em olarak degistirilerek aktarilmistir.
>>o
>>Daha önceden bu konu hakkinda size yazi gönderdim mi bilmiyorum.Çünkü ayni yaziyi pek çok aydin,gazeteci,yazar ve politikaciya gönderiyorum.Sagolsunlar o kadar çok ilgileniliyor ki,gözlerim yasariyor.Siz de onlardan biri iseniz bu yazinin gerisini okumasaniz da olur.Kiymetli vaktinizi ziyan etmeden,demokrasi ve insan haklari nutuklari atmaya devem edebilirsiniz.
>>Konu,tahmin ettiginiz gibi 12 Eylül ihtilali ile ilgili...Ancak bu size yazdigim son yazi olacak.Çünkü TIMSAH GÖZYASLARINI DAHA FAZLA GÖRMEK ISTEMIYORUM.
>>Türkiyenin tek eksiginin,etkili yerlerdeki insanlarin,mevcut aksakliklari gidermek için üzerlerine düseni yapmadigini gördügümden,geçen sene,vatandas sifati ile,12 Eylülü gerçeklestirenlerin yargilanmasi için suç duyurusunda bulunmustum.Belki bir Cumhuriyet Savcisinin suç duyurusu etkili olur ve suçlular cezalandirilir diye ümit etmistim.Ema istedigim sonucu alemayinca bu sefer de Cumhuriyet Savcisi sifati ile fitili ben ateslemek zorunda kaldim.
>>12 Eylülden ben sahis olarak bir zarar görmemistim.Askere de düsmanligim yoktu.Hatta hanimim bir albay kizi idi ve bacanagim da albaydi.Ailemde de pek çok subay bulunuyordu.Buna ragmen 12 Eylülü gerçeklestirenler hakkinda bu ise girismem,tememen hukukçu kimligim ile ilgilidir.Çünkü savci olarak suç isleyen kisileri yargi önüne çikartmak benim görevimdir..Bu kisilerin sifati isledikleri suçu hakli göstermez.HERKES ISLEDIGI SUÇUN CEZASINI ÇEKMELIDIR.Ancak,Türkiyede aydinlarimiz o kadar duyarsiz ki,benim yaptigim bu girisimi görmezlikten geldiler.Sözüm ona 12 Eylül aleyhine kitap bile yazanlar ve GAZETE ILE TELEVIZYONLAR ,bu konudan bahsetmediler.Bunlara belki siz de dahilsiniz.Ema 12 Eylül aleyhine atmaya gelince mangalda kül birakmadilar.
>>Türkiye,simdi yeniden ara rejim tartismalarinin baslatildigi,siddet eylemlerinin tirmandirildigi ve 12 Eylül öncesini hatirlatan görüntülerin yasandigi günlere sürüklenmistir.Bunlarin tesadüf oldugunu düsünmüyorsunuzdur umarim.Gaye Türkiyenin önünü görmesini engellemektir..Böylellikle güç ve ser odaklari hakimiyetlerini devem ettirebileceklerdir.Ema 12 Eylülü gerçeklestirenlerin cezalandirilmasi,en azinda n yargi önüne çikmasi saglanabilse,siranin kendisine gelecegini gören asker veya sivil hiç kimse kanunsuz islem veya eylem yapemiyacak,banka hortumlayemiyacaktir.
>>Simdi ben,yaptigim bu girisimden dolayi,silahli kuvvetlere hakaretten iki ayri dava ile yargilaniyorum.Asil yargilanmasi gerekenler hakkinda islem yapmiyan ve AÇTIGIM DAVAYI ÖRTBAS EDIP TAKIPSIZLIK KARARI VERDIRTENLER,benim yargilanmem için iki ayri davayi gündeme getiriyorlar.Gayeleri açik,ceza almem isteniyor.Önce,devletin bekaa ve temadisine hizmet etmis devlet ademlari hakkinda uygunsuz sözler yazdigimi iddia ederek tahkikat baslatildi.Ema görüldü ki bundan ceza verilemiyecek,bu sefer de isi silahli ku vvetlere hakarete çevirdiler.Ortada bir hakaret yok,ema olsun,onlar ceza vermeyi kafaya koydular bir kere.Mahkemede ceza almasem bile,disiplin cezasi alacagim kesin sayilir.
>>Simdi sizlere son defa sesleniyorum:
>>Eger gerçekten Türkiyenin bir hukuk devleti olmasini istiyorsaniz,BIR SAVCININ IDDIANEMESINE TAKIPSIZLIK KARARI VERILEMIYECEGINI HIÇ OLMAZSA BIR BILENDEN ÖGRENIN VE DAVANIN GÖRÜLMESINI TEMIN ETTIRIN.
>>Basin ve televizyon,kisilerin olaylardan haberdar olmasi için vardir.Basinin dördüncü kuvvet olmasi da,kitlelere ulasmasi ve yanlisliklari gözler önüne sermesi sebebiyledir.Eger gerçekler duyurulmayacaksa ve varsa yanlisliklar tenkit edilip dogrusunun yapilmasi saglanmiyacaksa basina ve televizyona ne gerek var?Siz de bir basin mensubu iseniz benim yaptigim girisimi ve bana yapilanlari kitlelere duyurun ki,yapilan kanunsuzlugu ve haksizligi herkes görsün.Eger bir üniversite mensubu iseniz,özellilkle de hukukçu iseniz,bana ve iddianememe karsi girisilen harekete nasil seyirci kalabiliyorsunuz kendinize sorun lütfen...Ilim ademi kimligi ile bu suskunlugunuzu bagdastirabiliyor musunuz?Bir avukatsaniz veya baro temsilcisi iseniz sizi baglayan ne var ki,siz de suskunlar kervanina katiliyorsunuz?
>>Türkiyenin Avrupa Birligine girmek için can atmasi onlarin kara kasina hayranliktan degil,insan haklarina verdikleri degerden ve suç isleyenlerin sifatina bakilmaksizin her vatandas gibi yargilanabildiklerini bilmelerindendir.
>>Simdi Türkiyenin önünde,benim açtigim dava sebebiyle suçlularin yargilanmasi ümidi vardir.12 Eylül milat olsun ve o tarihten bugüne kadar suç islemis olanlar kim olursa olsu n yargi önüne çikip hesap versin.Elbette suçlu degilse bu nlari mahkum edelim demiyorum.Ema en azindan hiç kimse,YAPTIGININ YANINA KAR KALMIYACAGINI GÖRSÜN.
>>Diger taraftan, sadece görevimi yaptigim halde benim yargilanmemin haksizligini da dile getirin.Benim ceza alip almemem önemli degil,ema bana yapilanin haksizligini dile getirirseniz alacagim ceza bir anlem ifade eder.Aslinda bu duyarsizliga bakip çok defa kendi kendime kizdigim zemanlar da oldu.Ema birilerinin gerekirse kendini feda etmesi ve hukukun üstünlügünü göstermesi gerekiyordu.O kisi ben olsem v e magdur edilsem ne çikar diye düsünerek bu mücadeleye giristim.Yoksa herkes kadar ben de bu memlekette kimin daha güçlü oldugunu biliyorum.Ema güçlü her zeman hakli olacaksa bizlere ne gerek var?Aydin insan haklidan yana midir,yoksa güçlüden yana mi,bunu bir düsünün.EGER GÜÇLÜYE BOYUN EGERSENIZ HIÇ BIR ZEMAN HAKLI OLEMAZSINIZ VE SIZ HER TÜRLÜ ASAGILANMAYA DA MÜSTEHAKSINIZ DEMEKTIR.bEN KENDIMI BU DERECE ASAGILATEMEM.Sizin de ayni sekilde düsündügünüzü saniyorum.O halde gelin bu davanin takipçisi olun ve unutmayin ki Watergate skandali,bunu önemseyen iki gazetecinin,aylarca bu konuyu gündemde tutmasi ile gerçeklesti.Yani siz de bu konuyu bir iki defa yazmakla vazifenizi yaptiginiz hissine kapilmayin.NETICEYE GITMEYEN HIÇ BIR IS,BASARILMIS SAYILMAZ.
>>GELIN,HEP BIRLIKTE,NETICE ALMAK IÇIN UGRASALIM.MÜCADELEYI DE NETICE ALMADAN BIRAKMAYALIM.
>>Saygilarimla.
>>Sacit Kayasu Adana Cumhuriyet Savcisi