İÇİNDEKİLER
1.4.Bilgisayarın Renkleri Göstermesi
2. GRAFİKLERİ EN İYİ ŞEKİLDE KULLANMAK
2.2. ÖZELLEŞMİŞ GIF PALETLERİ SİSTEM PALETİ RENKLERİ
5. RGB'nin Onaltılıya Dönüştürülmesi
6.1 Güvenli Olmayan Renklerin Kullanılması
Giydiğimiz giysilerin rengi, uğurlu renginiz vs. birçok
konuda renklerin günlük hayatımızda büyük önemi taşır. Örneğin, bugün
giydiğiniz gömlek veya bluz ne renk? Ben beyaz giyiyorum. Havanın sıcak olduğu
bir gündeyim ve beyaz daha serin
hissetmemi sağlıyor. Bu konuda dikkatle düşünecek olursanız, şu anda giydiğiniz giysiyi pratik veya psikolojik bir
ihtiyaç sonucunda seçtiğinizi görebilirsiniz. Tamam, belki de
dolabınızdaki son temiz gömleği aldınız: Ancak şüphesiz, bu gömlek size kendinizi rahat hissettiren renklerden birine
sahip.
Sokağa çıkıp etrafımıza baktığımızda milyonlarca renk
görüyoruz. Bir taraftan bakarsak çok güzel, bunun yanında renkler değişik
anlamlarda içerir. Örneğin mavi ferahlığı, yeşil rahatlığı vs. Renk ve
dünyamızın çeşitli yönlerini etkileme tarzı son derece güçlüdür. Bir de renk
konusunu html açısından inceleyecek olursak; HTML'in
üzerinde tasarımlarımızı kurduğumuz temel olmasına karşın,
renk tasarımın direğidir: Sitenin
ziyaretçisini nasıl etkilediği, gönderdiği duygusal mesaj ve estetik bir Web sayfası
yaratmak üzere nasıl karıştığı.
Rengi
anlamak için, teorisini incelemeniz önemlidir. Buradaki temel düşünce, gözlerinizi ve renklerin nasıl çalıştığı hakkındaki
kavrayışınızı geliştirerek, onu etkili şekillerde kullanmanızı sağlamak.
Yakınınızda
bir pencere varsa, dışarı bakın. Doğal dünyada, geniş bir renk yelpazesine
sahibiz. Bir yaprağın parlak yeşilinden, bir günbatımının şaşırtıcı turuncusuna
kadar her şey var. Bu aşın uçların arasında,
doğa güç algılanan farklar da sunuyor: Gökyüzünün açık mavisi, bir taşın
gri rengi, kedimin tüylerinde sarımsı kahverengi lekeler.
Bilgisayar
ortamı doğaya göre daha kısıtlı bir ortamdır ve Web ortamına yakından baktığımızda, bu kısıtlamaların daha belirgin bir
hal aldığını görürüz. Kalıcı bir etki yaratan
Web tasarımları yaratmak için, mevcut renkleri ve nasıl çalıştıklarını
anlamanız size büyük güç sağlar.
Doğal dünyadaki renkler pigmentlerden oluşur. Pigment,
ışığa tepki veren bir maddedir. Işık olmadan rengin olmayacağını
duymuş olabilirsiniz. Bu doğrudur ve pigment olmadan
renklerde çeşitlilik olmaz.
Çıkarmalı renk (subtractive color), doğal
dünyadaki renklerin teorik dayanak noktasıdır.
Çıkarmalı denmesinin nedeni, önce ışığı soğurması, sonra sonuçları
gözlerimize aktararak veya yansıtarak renk olarak algıladığımız şeyi
sağlamasıdır.
Çıkarmalı
renk teorisi, hem endüstrinin hem de sanatçıların doğanın tasarımlarını anlamasına ve bunları taklit etmeye çalışmasına
yardımcı olur. Bu teori bir kılavuz olarak kullanılarak, pigmentler
boyalarda ve mürekkeplerde kimyasal olarak yeniden yaratılır.
Renk çarkını hatırlıyor musunuz? Renk çarkı, çıkarmalı
renklerin dairesel bir temsilidir, farklı renkler
bu çarkın içindeki pasta dilimlerini teşkil eder. Renk çarkı temel renkler
olarak bilinen renklerle başlar:
Kırmızı, yeşil ve san. Bu renkler birbiriyle karıştırılarak, tüm renk yelpazesi
elde edilebilir. Ancak sayısal veriler daha farklıdır. Bilgisayarlar ve
bilgisayar donanımı, bir ekranda renk
gösterme yetenekleri açısından kısıtlıdır. Doğayla yanşamazsınız!
Ancak bunu yapmaya çalışıyoruz. Bunu, farklı bir renk
metodunu kullanarak yapıyoruz. Bir bilgisayarın ışığı soğurması
mümkün olmadığından, ışık üretmesi gerekir. Bu yüzden, bilgisayarlarımızda gördüğümüz renk eklemeli sentez (additive synthesis) şeklinde isimlendirilen bir teori tarafindan
desteklenmektedir.
Eklemeli sentezde renk, renklerin toplanmasıyla
yaratılır. Bilgisayarlar bunun için üç renk kullanır: Kırmızı,
yeşil ve mavi. Bu ekranınızda patlayarak değişimleri yaratmak üzere renk ve
ışığı bir araya getiren üç boya tabancası gibidir.
Kırmızı (Red), yeşil (Green) ve mavi (Blue) renkler, RGB
şeklinde isimlendirilir. Sayısal renkle nasıl
çalışacağımıza bakarken, karar alırken dayanacağımız teknik temel bu olacak. Ancak, ilham kaynağımız çıkarmak dünyadır.
Bu farkı aklınızdan çıkarmamanız önemlidir.
Peki, doğal dünya kırmızı, yeşil ve sandan tüm renkleri
elde edebilirken, bilgisayarlar bunu
neden yapamıyor? Bu, ışığın soğurulması ve yayılması becerileri ile ışığın
soğurulduğunda ya da yayıldığında nasıl etkileşime
girdiğiyle ilgilidir. Boyalan kullanarak kırmızı ve yeşili karıştırdığınızda,
kahverengiyi elde edersiniz. Ancak bu renkleri bir bilgisayar
karıştırdığında ortaya ne çıkar? Ortaya çıkan renk sandır.
Bilgisayarlar, size renk bilgilerini sağlamak için üç
temel donanım bileşeninden yararlanır: Bilgisayarın işlemcisi, ekran kartı ve
bilgisayar monitörü. Bilgisayarınızda gördüğünüz rengin kalitesi, bu
bileşenlerin kalitesine ve yeteneklerine bağlıdır. Bu bileşenlerden birinin
özellikleri uyumsuz veya yetersizse, sonuçlar doğru ve hassas olmaz.
Dahası, bilgisayar platformları (işletim sistemleri)
renk konusunda farklı yeteneklere sahiptir. Bu, kullandığınız bilgisayarlara
ve işletim sistemlerine göre değişir: Macintosh, kaliteli
renkleriyle tanınır; Windows 3.1 son derece kısıdıdır, Windows 95 ve sonrası son
derece iyi renk denetimine sahiptir ve bir standart UNIX makinesi
kullanıyorsanız, düşük renk yetenekleri yüzünden dezavantaj yaşarsınız.
Bunun neden ve nasıllarını
öğrenmeniz, mevcut renk kısıtlamaları ve standartlarla çalışmayı öğrenmeniz
açısından önemlidir. Makinenizi ve ziyaretçilerinizin görüntü yeteneklerini
bilmeniz, bunu yapmanıza yardımcı olabilir.
Bu gerçeğe, tarayıcılar gibi grafiksel kullanıcı
arabirimlerinin (GUI) renk yönetimi üzerindeki etkisini de
kattığınızda, renk teknolojisi konusunda önemli bir meseleye geleceksiniz: Web
tasarımında, renkleri önemli ölçüde kısıtlayan şey, tarayıcıdır.
Renk
söz konusu olduğunda bu Web tasarımcısı için zararlıdır, ancak bunun aşılamaz
olmadığını belirteyim. Bu bölümde, size renklerinizi etkili bir şekilde
yönetmenizde yardımcı olacak bazı teknikleri göstereceğim.
Grafik altyapısına sahipseniz veya Photoshop
ya da başka bir profesyonel grafik programıyla
çalıştıysanız, diğer renk yönetimi metotlarını da biliyor olabilirsiniz
(bunlara renk uzayı da
denk). Bunların en çok bilinenlerinden biri CMYICdiî
(Cyan, Magenta, Yellow, black — Siyan, Macenta, San, Siyah). Diğer yönetim sistemleri arasında
grinin tonlarıyla siyah ve beyaz renkleri içeren gri tonlama (grayscale); ve tasarımcı tarafından tanımlanmış belirli renklerden oluşan kısıtlı bir
palet olan indekslenmiş renk (indesed
color) sayılabilir. Web tasarımında, indekslenmiş renk
son derece önemlidir, çünkü resim dosyalarını
daha küçük olması ve bu sayede daha rahat indirilmesi için bir metot sağlar.
GIF dosya biçim, internet
ağı üzerinde grafiksel verilerin taşınabilmesi amacı ile üretilmiştir. Dosya
boyutlarını küçük tutabilmek için GIF tasarımcıları, GIF dosyalarının renk
sayısını 256 renk ile sınırlı olan imajlara “8-bitlik imajlar” ya da “dizinli renk” imajlar da denir. “8-bit” ile, GIF
resimlerin her pixeli için ayrılan hafıza
anlatılmaktadır. Her sayısal bit, ya “1” ya da “0” değerlerini alabilir. Böylece her pixele 8 bit hafıza ayrılması durumunda, “0” ve “1” lerin 256 değişik kombinasyonu olur. Dizinli renk ile de, her imajın rengini aldığı 256 renklik
dizin paleti anlatılmaktadır.
256 renk, birçok resmi
görüntüleme de yeterli gibi görünse de, GIF grafikleri birçok fotoğrafta
bulunan neredeyse sonsuz rengi görüntülemekte yetersiz kalmaktadır. Tam renklik
24-bitbir resim dosyası 256 renklik bir GIF dosyasına
çevrildiğinde resimdeki bazı ayrıntılar kaybolmaktadır. “Dithering”
denen bir işlemle, Photoshop gibi resim editörleri,
farklı renkteki pixelleri, nokta biçiminde yan yana
ekleyerek normal izleme mesafesinde resimde geçiş
renklerinin bulunduğu izlemini vermek mümkündür.
Normalde tam renkli bir imaj GIF
dosyası formatına çevrildiğinde, grafik programı, imaja en çok uyan 256 rengi
geçer. Böylece en uygun GIF dosyası oluşturulacaktır. Ancak bu durumda bazı
dezavantajlar ortaya çıkabilmektedir. Özellikle iki ya
da daha fazla özelleşmiş renkli GIFler ekranda
gösterebilmek istendiğinde sadece 256 rengi aynı anda kullanabilen bilgisayar
ekranlarında problemler çıkmaktadır. Kullanıcıların monütörlerinde
bir görüntüde 256 renk görülüyorsa GIF formatındaki resimler bozulmuş olarak
görülecektir.
Internet Explorer ve
Netscape Navigator gibi bir çok Web tarayıcısı birden
fazla resmin görüntülenmesindeki sorunu Macintosh ve Windows işletim
sistemlerindeki sistem paleti renklerini kullanarak çözmüşlerdir. 256 renkli
ekranda çalışırken tarayıcı, Web sayfasındaki grafik renginin sınırlarını
standart sistem paletine uydurmaya çalışır.
Ancak Macintosh ve
Windows için sistem paletleri aynı değildir. 8-bitlik görüntü ile çalışan Web
renk paletine en uygun biçimde göstermek yerine sadece resmin orijinal rengine
en yakın renge denk olanları sistem paletinden seçerek kullanırlar. Bu sebeple
genelde orijinal renkler kaybolur ve resimler üzerinde pürüzler ortaya çıkar.
Debabilizer
1.6 gibi gelişmiş bir resim editör programı kullanılarak görüntüler Macintosh
veya Windows sistem paletlerine uygun hale getirilebilir. Bu durumda çözünürlük
azalabilir ancak bütün görüntülerin 256 renk görüntüleri yeterli kalitede
olacaktır. RGB sistem paletleri aynı özellikleri taşıdıkları için bu görüntü
birçok bilgisayar sisteminde güzel bir görüntü verecektir.
Genelde GIF
grafiklerinin standart renk arama tabloları kullanılarak ya
da JPEG formatında hazırlamak daha uygundur. Bu şekilde görüntüler genelde
8-bitlik derinliğinin 8-bitten fazla olması durumunda ise görüntüler orjinal renkleriyle görülecektir. Tıbbi görüntülerde,
mühendislikte, sanat ve tarihle ilgili önemli görüntülerde kalite önelidir. Bu
durumlarda özelleşmiş renk arama tabloları kullanarak hazırlanmış GIF dosyaları
ya da JPEG biçemi kullanılmalıdır ve bazı kullanıcıların
resimleri bulanık görmesi ihtimali göze alınmalıdır. Kullanıcıları uyarmak
için, görüntülerin 16 bitlik ya da 24 bitlik gerçek
renk görüntüsü olan ekranlara göre hazırlandığı, resimlerin yanına eklenebilir.
Örneğin, birçok tıbbi tanılarda (röntgen, tomografi, vb) siyah beyaz resimler
kullanılır. Resimler 256 gri renk özelleşmiş palet ile GIF dosyasına
çevrildiklerinde 16 bitlik ya da 24 bitlik renk
görüntüsü gri rengi dağıtmadan görüntülenmektedir.
Orijinal grafik
dosyalarının ve fotoğrafların sıkıştırmadan önce tam renkleri ile bir
kopyasının saklamak her zaman yararlıdır. Fotoğraflar ve benzeri resimler için
JPEG dosyaları kullanmak daha uygundur. JPEG formatı, dosyaların etkin bir
şekilde sıkıştırılmasına ve çok daha hızlı olarak yüklenerek ekranda
görüntülenmesine imkan sağlar. Ancak JPEG görüntüler tam renkli görüntüler
olduklarından, standart 256 renkli SVGA ya da eski
Macintosh monitörlerde izlendiklerinde, bazı bozulmalar görülecektir. Netscape
tarayıcısı JPEG görüntüleri 8-bit monitörlerde görüntüler ancak sadece 16-bit ya da 24-bit görüntülerde JPEG görüntüler sorunsuz olarak
izlenir.
Daha önce de belirttiğim gibi, ışık olmadan renk de
olmaz. Tabii ki, bu yaşamın tümü için de söylenebilir. Bitkiler
ve hayvanlar (insanlar da dahil olmak üzere) varlığını devam ettirmek için ışığa ihtiyaç duyarlar.
Işığın şart olmasına karşın, renk öyle değildir.
Renkleri algılayamayan veya renk körlüğü olarak
bilinen yaygın bir durumda renkleri yanlış algılayan birçok insan vardır.
Ancak, normal renk algısına sahip kişiler için, renk duygusal ve sanatsal
hayatımızın önemli bir yönüdür. Aslında, pek
çoğumuz neden elbise dolabımızdaki giysilerin çoğunun i;.t_ renkte olduğunu bilmeyiz; ancak
belirli renkleri tercih etmeye devam ederiz.
Sanatçılar
ve tasarımcılar, renk öğelerini bir iletişim metodu olarak anlamak ve kullanmak için eğitim almıştır. Ancak Web
tasarımcıları, genellikle tasarım geçmişine sahip değildir ve renklerin
tam olarak ne yapabileceğini anlamaz; yani, gücünü nasıl kullanacağını ve
renkleri maksimum iletişim potansiyeline sahip siteler yaratmak için nasıl
kullanacağını bilmez.
Bu
kısımda, sağlam bir tasarım temeline sahip olmayan kişilerin tasarımı etkileyen
çeşitli renk öğelerine bakmasını
sağlayacağız; bunların arasında renk tipleri, özellikleri, ilişkileri ve
özel efektler var. Sanatsal altyapısı olanlar açısından, bu öğeleri gözden geçirmek, onları Web perspektifiyle ele almak
yararlı olacak.
Renk, renklerin karışım biçimiyle tanımlanır. Bu
karışım, çıkarmalı doğal dünyayı, eklemeli sayısal dünyayla
karşılaştırdığımızda farklıdır, ancak sonuçlar rengi algılamamız açısından
aynıdır. Renk kategorileri şu şekilde
tanımlanır
•
Temel (primary): Tüm renkler, bu üç rengin karıştırılmasının
sonucudur Kırmızı,
san ve mavi. Bu renklere temel renkler
denmesinin nedeni, teknik açıdan var olan
ilk renkler olmalarıdır. Onlar olmasaydı, diğer
renkler de mümkün olmazdı.
•
İkincil (secondaries): İkinci adım, temel renk çiftlerinin
karışımlarını karıştırmaktadır.Kırmızı ve sarıyı karıştırdığımda, turuncuyu
elde ederim. Mavi ve sarı yeşili yaratır ve kırmızı ile mavi
karıştırılarak mor elde edilir. Turuncu, yeşil ve mor, renk çemberinde bulunan ikincil renklerdir.
•
Ara
renkler (intermediates): İki temel
renk birlikte karıştırıldığında, ortaya çıkan sonuca
ara renk adı verilir. Bu renkler, birincil ve
ikincil renkler arasındaki değişen renklerdir.
Bu kategorilerin yanı sıra, beyaz veya siyahı ekleyerek
yeni kategoriler elde edebilirsiniz. Belirli bir renge beyaz
eklediğinizde, bir renk tonu (tim) elde edersiniz. Bir renge siyahın
eklenmesi o rengi koyulaştırır. Buna da gölge (shade)
adı verilir.
|
Not: Mavi ve mor gibi renk çemberi üzerinde yan
yana duran renkler, farklı bir ilişkiye sahiptir ve benzer (similar) olarak kabul edilir. Turuncu ve mavi gibi karşı
karşıya duran renkler, tamamlayıcı
(complementary)
renklerdir. Çember üzerinde diğerine ulaşmak için üç renk atlanan kırmızı ve yeşil, kontrast (contrasting)
renklerdir. |
Geçtiğimiz yıllar moda dünyasında son derece hareketli geçti. Pek
çok doku, sol ve renk için pek çok isim
vardı: Bordeaux. Banana. Spice.
Bu renkler spektrumda nerede yer alır? Her ikisi de maviyse,
kobalt ve tavus kuşu mavisi arasındaki fark nedir?
Bu doğa farklılığı, rengin üstlükleri tanımlanarak
ortaya çıkar. Renk özellikleri, rengin tipi
ve miktarının yanı sıra, o renkte hangi miktarda ışığın kullanıldığı ile de
belirlenir
•
Renk Özü: Bu terim bir rengi başka bir renkten ayırmak
için kullanılır. Örneğin, kırmızı yeşilden, mor da kahverengiden
farklıdır. Bir rengin birincil, ikincil, ara
veya üçüncü derecede olması, renk özü
açısından önemli değildir; geçerli rengin
farklı olması önemlidir.
·
Değer (Valuc): Çikolata kahvesi sarımsı kahverenginden daha
koyudur ve gök mavisi deniz mavisinden
daha açıkür. Bir rengin değeri, o renkteki ışık veya
karanlık
miktarı ile tanımlanır.
•
Doygunluk (Saturation): Yoğunluk (intensity)
olarak da isimlendirilen doygunluğu,
bir rengin parlaklığı olarak düşünebilirsiniz. Tavus kuşu mavisi son derece
parlaktır,
deniz mavisi ise daha donuktur. Benzer
şekilde, 1960'lara ait ıhlamur yeşili, bir or
man yeşilinden çok daha yoğundur.
•
Sıcaklık (Warmth): Sandan kırmızıya giden aralıktaki renk özleri
sıcak olarak kabul
edilir. Bunlar bir sıcaklık duygusu
yaratır.
•
Soğukluk (Coolness): Soğuk renkler, yeşilden maviye uzanan
renklerdir. Buz mavi
sinin veya koyu yeşil bir ormanın yarattığı duyguyu düşünün.
Bu tanımlara baktığınızda, belirli bir renk özünün , bir
değer ve doygunluk içerebileceğini göreceksiniz. Potansiyel
olarak bu özelliklerin içinde yer alan tüm
değişimleri düşündüğünüzde, rengin gözün gördüğünden çok daha fazla bir şey olduğunu anlamaya başlayacaksınız.
Tabii ki, bu listede siyah ve beyazın bulunmadığını fark
etmiş olabilirsiniz. Siyah, ışığın yokluğu
olarak tanımlanabilir, beyazın da ışık olduğu
söylenebilir. Siyah ve beyaz hakkında
düşünmenin daha teknik bir yolu, renk özü ve doygunluk değerlerine bakmaktır. Bunlar
ne mi? Siyah ve beyaz bu değerlere sahip değildir.
Renkler duygusaldır ve birbirleriyle duygusal ilişkileri
vardır. Uyumlu bir ilişkide uyum hakimdir. Uyumsuz bir ilişkide ise, çatışmalar
ortaya çıkar. Tasarımda, ilişkiler çok ö-nemlidir,
çünkü koşullara bağlı olarak uyumlu renklerin yanı sıra, uyumsuz renkler de son
derece etkili olabilir.
Huzurlu
bir ortamı aktarmaya çalışırken, uyumlu renkleri kullanırım. Buna dair bir örnek,
yumuşak, hafif pastel renkler içeren bir palet yaratmak olabilir. Sonuç son
derece sakin ve kadınsı olur.
Ancak,
insanları uyandırmak ve biraz canlandırmak isterseniz, uyumsuz ilişkileri deneyebilirsiniz. Parlak san, kırmızı ve siyah
uyumsuzdur, ancak bunların görsel etkisi çok derindir. Hedef kidenize ve iletişim meselelerine bağlı olarak, uyumsuz bir
ilişki uyumlu bir ilişkiye göre daha iyi
bir seçenek olabilir.
Işık ve renklerle etkileşim tarzı özel renk efektlerini
yaratır. Bir tasarımcı olarak, bu efektleri
kullanarak tasarımlarınızı iyileştirebilirsiniz.
Renk
efektleri şunlardır:
•
Parıltı (Luster): Bu, saten veya ipek gibi kumaşların parlaklık
kalitesini belirtmekte
kullanılan terimdir. Işığın kumaşın arka
plan rengindeki siyah alanlarla kontrast oluşturan bazı kısımlar tarafından soğurulmasının
sonucudur.
•
Yanardönerlik
(Iridescence):
Deniz kabuklarının içi, inciler ve opaller yanar dönerdir. Işık alanlarının siyahla kontrast yaratması
yerine, arka plan rengi genellikle bir gri
tonudur.
•
Parlaklık (Luminosiry): Önceki iki efekte
benzemesine karşın, buradaki fark kontrast miktarındadır. Açık alanlar ve arka
plan alanları arasında zarif bir kontrast varken,
parlaklık yaratılır.
•
Şeffaflık fTransparency): Renkli bir cam parçasını düşünün. Işık içinden geçerek,
temiz veya şeffaf bir efekt yaratır.
Bu
efektlerin tümünü, doğada olanları taklit ederek yaratabilirsiniz.
Bu efektlerin neye benzediğini göstermek için, Photoshop'u açarak çalışmaya başladım. İsterseniz, benzer işlevlere sahip herhangi bir resim
editörünü kullanarak, özel renk efektlerinin örneklerinin
yaratılmasındaki adımlan benimle birlikte izleyebilirsiniz.
Renk
efektlerini yaratmak için, şu adımlan izleyin:
1.
Photoshop'ta, File>IMew'i seçin.
2.
200x200
piksel boyudannda bir çalışma alanı yaratın. Arka
planın Transparent'a
(şeffaf) ve modun RGB'ye
ayarlanmış olduğundan emin olun. DPI, 72 olmalı.
3.
Araç
çubuğunda, renk kutusuna tıklayın ve gri bir renkle doldurun.
4.
Şimdi Edit>Fîll'i seçin.
5.
Çalışma
alanınızı siyahla doldurun.
6.
Menüden Layer>Add New Layer'ı seçin.
7.
Araç
çubuğundan Airbrush aracını seçin.
8.
Fırça (Brush) paletinden yumuşak bir fırça seçin
9.
Şimdi ikinci katmanınıza bir
şekil çizin. Bazı alanların gri olmasını
ve bazı alanların da ilk katmanın siyahını göstermesini sağlayın.
Sonuç
bir parıltı efektidir. Dosyanızı parilti.psd adıyla (Photoshop formaünda) kaydederek
daha ileride kullanabilir ve inceleyebilirsiniz.

Yanardöner
bir örüntü yaratmak için şu adımlan izleyin:
1.
Photoshop'ta parilti.psd'yi açın.
2.
Arka plan katmanını beyazla
doldurun.
3.
Sonucu yanardoner.psd adıyla
kaydedin ve Şekil 1.3’le karşılaştırın.
Parlaklık daha zarif bir yaklaşım
olduğundan, yanardoner.psd
dosyasındaki formun kenarlarını daha açık bir griyle boyadım ve arka plan
rengini parilti.psd
örneğindeki griyle
değiştirdim. Şekil 1.4'te sonucu görüyorsunuz.

Şeffaf efektler su şekilde yaratılabilir:
1. Photoshop'ta, 200x200
piksel boyutlarında yeni bir çalışma alanı yaratın.
2.
Renk paletinden herhangi bir
rengi seçin (ben maviyi seçtim).
3.
Çalışma alanında Marquee aracını kullanarak küçük bir kare yaratın.
4.
Bu kareyi
kırmızıyla doldurun.
5.
Layers paletinde Opaciry değerini
50%'ye ayarlayın.
6. Renginiz arak şeffaftır

Bu dosyayı seffaf.psd adıyla kaydedebilirsiniz. Ben devam ederek başka şeffaf
renk alanları da ekledim. Sonucu Şekil 1.5’de görebilirsiniz.


Bilenler için Wimfm görünüşü
akıldan silinmez. Parlak ve uyumsuz renkleri kullanan dergi ve HotWined'Web sitesi
(http://www.hotwired.com/) enerji yayıyor.
Annem siyah giymemden nefret eder. Cildimin parıltısız ve
sarımsı göründüğünü söyler. Haklı, ancak ben yine de
siyah giyinmeyi seviyorum. Neden mi? Beni sakinleştiriyor. Vücudumu hissetmemi etkisiz hale getiriyor ve beni
sakinleştiriyor. Tüm gece açık kalan lokantaların ne kadar aydınlık
olduğuna hiç dikkat ettiniz mi? Bunun insanların uyanık kalmasına yardım ettiği
düşünülüyor.
Renklerin anlamıyla ilgili daha bir yığın örnek
bulabilirsiniz. Belirli meslekler, yaşlar ve cinsiyetlerle
ilişkilendirilmiş renkler bile var: Doktor ve hemşireler için beyaz ve yeşil;
daha yaşlı insanlar için daha koyu veya
nötr renkler, kızlar için pembe ve oğlanlar için mavi. Bunların hiçbiri rastgele
değil. Aslında bunlar son derece kesin. Rengin insan psikolojisi üzerinde büyük
bir etkisi vardır. Sayısız araştırma bunun doğru olduğunu göstermektedir. Ancak, ilginç olan şey, bu etkiyi rengin tek başına
yaratmamasıdır. Kültürün de rengi nasıl algıladığımız üzerinde derin bir etkisi
vardır. Eskiden, bazı Ban ülkelerinde siyahlar içinde evlenmek
gibi bir moda vardı: Gelin, nedimeler ve erkekler resmi nikah giysilerinde siyah rengi kullanıyordu. Batılılar
siyahı ölüm ve matemle ilişkilendirdiğin-den, bu pek çok kişiyi
sinirlendirdi.
Ancak bazı kültürlerde, bizim normalde saflık ve
gelinlerle ilişkilendirdiğimiz renk (beyaz), ölümün
rengidir. Örneğin Doğu Hindistan'da beyaz, kefen ve yas giysilerinin rengidir.
Bir Web tasarımcısı olarak global bir ortamda çalışan
sizler için, renklerin ne ifade ettiğini bilmek önemlidir. Bir
bölümde tüm renklerin kültürel açıdan ne ifade ettiğini anlatmam mümkün değil, ancak renklerin bazılarının genel anlamlarını
verebilirim. Farklı bir kültürden gelen bir müşteriyle çalışırken, ona
kültürlerinde renklerin ne anlama geldiği
hakkında sorular sormanızı tavsiye ederim. Bu, rahatsız ve zaman alıcı durumlardan kaçınmanızı sağlayabilir.
İşte Bata dünyasında renklerin anlamı hakkında biraz
bilgi. Ancak bunların genellemeler olduğunu, başka yorumların da bulunduğunu
unutmayın.
|
Renk |
Anlamı |
|
Siyah
|
Ölüm, karanlık, zarafet, gelişmişlik |
|
Beyaz
|
Saflık, temizlik, incelik |
|
Kırmızı |
Tutku, yoğun enerji, öfke
|
|
Yeşil
|
iyileşme, doğa, dünya |
|
Mavi
|
Dinginlik, güç, denge |
|
Sarı
|
Mutluluk, canlılık, gençlik |
|
Mor |
Krallık, zenginlik, debdebe |
Artık,
renk tiplerini, anlamlarını öğrendiğinize ve renk teorisinin temellerini
anladığınıza göre, bu fikirleri Web'e uygulamanın
zamanı geldi.
Bilgisayar
ekranında renk yönetimi metotlarını öğrendiniz. Web-tabanlı renklerin başlangıç noktası olarak vurguladığım, RGB veya
Red-Green-Blue renk yönetimi sistemiydi. Web'de renklerle verimli bir şekilde çalışabilmek için, RGB'yi bir adım daha ileri götürerek HTML'in anlayabileceği bir değer
sistemine dönüştürmeniz gerekir. Bu sistem, onaltılı
(hexadecimal) sistem olarak bilinir.
Onaltılı
sistem (kısaca hex
de denir), 16 tabanlı sayı sistemidir. 16 tabanı bir alfanümerik sistemdir, sayı ve rakam kombinasyonlarından
oluşur. Web tarayıcısı bu değerleri renk
olarak yorumlar. Onaltıh sistemde 0-9 arasındaki
rakamlar ve A-F arasındaki harfler kullanılır. HTML'in
anlayabilmesi için, tüm onaltılı değerlerin toplam
altı karakter içermesi gerekir. Ala haneli serinin ilk çifti renkteki kırmızı
miktarını; ikinci çift yeşil miktarını; üçüncü çift de mavi miktarını
belirtir.
Bilgisayar derslerini
hatırlayın. Bir byte, 8 bit bilgiden oluşur. Bir onalnlı değerdeki her iki karakter,
bir byte'ı ya da 8 bit'i
oluşturur. Bu, her onaltılı değerin 24 bit renk
bilgisi içerdiği anlamına gelir. RGB renk sistemine 24-bit
renk sistemi denmesi tesadüf değildir.
RGB renklerin onatalı
değerini nasıl bulacaksınız? Yöntemlerden ilki bilimsel bir hesap makinesini kullanmak. Bir diğer yol da, Web'de bulabileceğiniz dönüştürücülerden birini
kullanmak.
Bilimsel
bir hesap makinesini kullanarak bir RGB değerini onaltılı
bir değere dönüştürmek için şu adımları
izleyin:

1.
Renginizin
RGB değerini bulun. Photoshop'ta imleci rengin
üzerine getirerek bu işi yapabilirsiniz.
Bilgi kutusunda kırmızı, yeşil ve mavi (RGB) değerlerini
görürsünüz. Burada, orta tonda bir kahverengi seçtim.
2.
Bu
değerleri yazın. Şekil1.6’da seçtiğimiz renk için şunları yazdık:
R: 86
G: 53
B: 13

3. Bilimsel hesap
makinesine ilk değeri (R yani kırmızı değerini) standart, ondalık
(Dec) modda
girin. Ben Windows hesap makinesinin bilimsel modunu
kullandım. (Bkz.
Şekil 1.7)
4.
Onalülı
(Hex) moda geçin. Ekranda iki karakter göreceksiniz.
Bu, seçtiğiniz rengin kırmızı bileşeninin onalülı
eşdeğeri. 86 için, 56 onalülı değerini elde ettim.
5.
Bu değeri
yazın.
6.
Şimdi standart
ondalıklı (Dec) moda geri dönün ve G değerini girin.
7.
Tekrar Hex
moduna geçin ve yeşil bileşenin onalülı
değerini bulun.
8.
Bu
işlemleri B değeri için de tekrarlayın (burada bir tek karakter elde edeceksiniz, bu yüzden yazmadan önce başına bir O ekleyin).
9.
86, 53,13
RGB değerine karşılık gelen onaltılı değer olarak
56350D değerini bulmuş olmalısınız.
Paint Shop Pro
gibi resim programlarının çoğu onaltılı desteğe sahiptir.
Bunu bir düşünün: Herhangi
bir resim çekmeniz gerekmediğinde, sayfalarınız gerçekten hızlı yüklenir. Ancak görsel çekiciliği hız için kurban
mı edeceksiniz? Cevap: Muhtemelen. Ancak
bu, kullanacağınız resimler için zengin bir temel yaratmakta renkleri
kullanama-. yacağınız
anlamına gelmez. Bunun sağladığı şey, görsel cazibe sağlamak için daha az resim kullanacağınız için sayfalarınızın daha hızlı
yüklenmesi şansını yakalamanızdır.
Tarayıcınızın doğal
renklerini nasıl kullanacağınızı anlayarak, herhangi bir grafik yüklenmeden kararh ve çekici renk darbeleri elde edebilirsiniz. Bunun
için güvenli paletin (safe palette) ne olduğunu anlamalısınız. Bu palet, Macintosh
ve Windows platformlarındaki tarayıcılar
tarafından anında erişim için ayrılmış 216 renkten oluşan bir palettir.
Bilginin uzaktaki bir sunucudan çekilmesi yerine, tarayıcı onaltılı
renk kodlarını doğrudan sayfadan alır.
Güvenli palet, farklı
tarayıcılarda veya platformlarda, olası farklı renk kapasiteleri ve çözünürlüklerde değişmeyen 216 renkten oluşan renk
paletidir. Çoğu durumda güvenli paleti
kullanmak önemlidir, çünkü tarayıcılar ve platformlar arasında kararlılığı
sağlar. Güvenli paletin dışındaki renkleri
kullanırsanız, ciddi problemlerle karşılaşabilirsiniz.
Şunu göz önüne getirin: Arka plan için yumuşak,
donuk mavi bir renk ve yazı için de son derece koyu mavi bir renk seçmiş
olalım. Yazının okunaklı olabilmesi için yeterince kontrast var ve görünüşten memnunsunuz:
24-bit renk gösterebilen bir makinede yaptığınız tasarımın görünüşüyle gurur
duyabilirsiniz.
Sonra sayfanızı Internet'e koyarsınız ve bir
ahbabınız sayfanızı ziyaret eder. Sayfanıza geldiğinde, arka planda parlak mavi
bir renk kullandığınızı ve yazınızda da aynı rengi kullandığınızı görür.
Sayfanızın içeriğini okuyamaz ve kafası karışır.
Bu nasıl oldu? Çünkü güvenli renkleri
kullanmadınız. Arkadaşınız sayfanızı daha kısıdı bir donanım ve yazılım
birleşimiyle ziyaret ettiğinden, renk yönetimi sistemi bu renkleri dither etmeyi seçti. Yani,
bilgisayarı sizin renginizi güvenli renkler arasında bulamadığından,
bulabildiği ilk mavi rengi kullandı.
Bundan kaçınmak için güvenli (safe) paletten seçim yapmanız gerekir. 216 rengin kısıtlayıcı
geldiğini biliyorum, bu doğru. Söyleyebileceğim tek teselli sözleri, bunların
sizi yaratıcı olmanız için teşvik ettiği. Güvenli paletin içinde güzel
tasarımlar yaratmanıza yetecek kadar çok renk vardır: Bu Web üzerinde sürekli
yapılıyor, bunu sizin de yapabileceğinizden herhangi bir kuşku duymuyorum.
Not
Renk sistemlerinin çoğu en az 256 rengi
gösterebiliyorsa, neden güvenli palette sadece 216 renk var? Bu, bazı renkleri
işletim sistemi için ayıran Windows 3.1 ile ilgili
karışık bir hikaye. O zaman, problemlerden kaçınmak için tarayıcıların geri
kalan renkleri kullanması gerekiyordu ve bu da kısıtlı bir palete neden oldu.
216 renkli renk paleti kararlıdır ve platformlar arasında ortaya çıkan
problemlerin çoğunu çözer; bu pek çok Web tasarımcısının rahat bir nefes
alabilmesini sağlayacak kadar güzel bir özellik.
Pek çok tasarım programı, Web için güvenli renklere uygun özel paletler yaratülar. Photoshop (Macintosh
ve Windows'ta versiyon 4.0 ve sonrası) programı bu amaçlar yerleşik bir renk
paleti sunmaktadır.
Renkle tasarım yaratırken
kontrast gerekli bir öğedir. Basit tanımıyla, kontrast gözde bir
ayrım yaratmak üzere yeterli düzeyde birbirinden farklı iki renktir. Okunaklı sitelerin
yaratılması için kontrast şarttır.
Şüphesiz pek çoğunuz arka
plan ve gövde metninin okunması güç olan siteleri ziyaret etmişsinizdir. Çoğu
durumda, bu problemin nedeni zayıf kontrasttır. Hafifçe koyu bir mavinin
üzerindeki açık bir mavi, okunakh olabilecek kadar
kontrasta sahip değildir, bunu Şekil 25.9'da görebilirsiniz. Ancak, beyaz
üzerine siyah son derece okunakh olacaktır (Bkz. Şekil 25.10).

Genellikle, gövde metninin arka plana göre
daha koyu olması gerekir: Maksimum okunak-hhğın
sağlanabilmesi için gövde metni yeterli kontrastı yaratacak kadar koyu
olmalıdır.
Not: Erişebilirlik uzmanları görme engelli
kişiler için siyah ve beyaz gibi keskin kontrastların düşük görüş
koşullarında en iyi okunaklılığı sağladığını tespit ettiler. Ziyaretçileriniz arasında çok sayıda yaşlı ya da görme
engelli kişilerin bulunduğunu biliyorsanız, önceden plan yaparak kontrast renklerinizin mümkün olduğu ölçüde
sağlam olmasını sağlamanız akıllıca olacaktır: Gövde metninde beyaz
üzerinde siyah kullanmak en emin yol olacaktır.
Bir diğer yaklaşım, bu
kavramı tersine çevirerek koyu renklerin üzerine açık renkleri yerleştirmektir. Bu, karşıt tip (reverse type) olarak bilinir ve
kontrast yeterince iyiyse, son derece
etkili olabilir. Kötü yanı ne mi? İçeriğinizin arka plan üzerinde okunakh olduğundan emin olmalısınız,
insanlar sunduğunuz bilgilere ulaşabilmelidir.
Profesyonel bir logoda
bulunan renkleri kullanmak istiyorum, ancak RGB ve onaltılı
(Hex) değerlerine
baktığımda, bu renklerin Web için güvenli renkler olmadığını gördüm. Yine de bu
renkleri kullanabilir miyim?
Güvenli olmayan renklerin
kullanılması risklidir ve ben bunu tavsiye etmiyorum. Ancak, güvenli olmayan renklerin kullanılabileceği durumlar da
vardır. İşte bazı temel kurallar
•
Ziyaretçilerinizi
tanıyın. Onlarla tanışın demek istiyorum! Ziyaretçilerinizi tanıyabile
ceğiniz durumlardan birine örnek olarak kurumsal intranet'i gösterebilirim.
•
Ziyaretçileriniz
hakkında daha az eminseniz, ancak yine de güvenli olmayan renklen
kullanmak istiyorsanız, bu renkleri düşük
çözünürlüklerde dithering için test edin.
Renkleri test etmek için, sayfanızı izlerken
monitörünüzü 256 renge düşürün. Renk ilk başta ayarladığınızdan farklı görünüyorsa, güvenli bir renge dönmek iyi
bir fikir olabilir. Sayfalarınızı
ayrıca farklı tarayıcılar, platformlar ve bilgisayar sistemlerinde de yoğun bir
şekilde test etmelisiniz.
Güvenli paletle verimli bir şekilde çalışabilmek
için gereken tüm bilgileri bu bölümde öğrendiniz.
Renklerle ilgili bilgilerinizi kullanarak, sitenizin havası, özel efektler ve
duygusal ifadesi üzerinde düşünmeye başlayabilirsiniz.
Şimdi kişisel enerjimi
dışa vuran sıcak ve dostane bir site yaratmak istediğimi varsayalım. Canlı ve sıcak renkler seçerek işe başlayacağım:
Turuncu, kırmızı ve san. Bundan sonra uygun bk renk
tonlan kombinasyonu bulacağım: Sitemin ahenksiz değil, uyumlu olmasını istiyorum. Renklerin uyumu enerji aktarırken hoş ve kişisel bir
varlığı ifade ederek rahatlık sunar.
Bundan sonra RGB ve onatalı renk değeri bilgilerimi
dikkate alıyorum. Renklerimi güvenli paletten
seçmem gerektiğini bilerek, seçeneklerimi belirli bk renk grubu halinde
daraltıyorum.
Bu noktada sevdiğim şey, kişisel palet adını verdiğim şeyi yaratmak. Bu,
güvenli paletten seçtiğim beş ila yedi
kadar renkten ibaret Bu örnekte, Photoshop'ta bir
kişisel paleti yaratacağım.
1.
File>New'i seçerek yeni bir dosya yaratın.
2.
Yedi renk
belirleyerek dosyayı 50 piksel genişliğinde ve 350 piksel yüksekliğinde
yaratan. Bu, dikey doğrultu boyunca yedi tane 50x50 piksellik alan yaratır.
3.
Güvenli (safe)
bir renk paletinden ilk iki rengi seçin. Photoshop'un
doğal bir gü
venli paletinin olmasına karşın, ben nhue.gif isimli bir dosyayı
açmayı tercih edi
yorum (Bkz. Şekil
1.9). Lynda Weinman
tarafından yaratılmış bu dosya sade
ce renkleri sunmakla kalmaz, ayrıca o
renklerin RGB ve onaltılı eşdeğerlerini de
sağlar, nhue.gif dosyasını http://www./ynda.com/tıexh.fıtm/zd{esinde bulabilirsiniz.
4.
Marguee aracını kullanarak, çalışma alanının üst tarafındaki ilk
50x50 piksellik
alanı seçin. Bu alanı ilk renkle doldurun.
5.
Geri kalan
alanları güvenli paletten seçtiğiniz renklerle doldurarak devam edin.
Genellikle altıncı ve yedinci alanları
sırasıyla siyah ve beyaz için kullanırım.
6.
Sonra Type aracına geçerek RGB ve Hex renk değerlerini yazın Layer>Flatten Image'i seçip dosyayı
düzleştirerek tüm katmanları bir tek kat
man halinde bir araya getirin ve bir GIF dosyası halinde
kaydedin.

Böylece siteniz üzerinde
çalışırken kullanabileceğiniz özel bir palete sahip oldunuz. Siteniz için
resim yaratırken bu dosyayı açık bırakarak renklerin sayısal değerlerine bakabilir
ve aynı.
MOLLY E. HOLLCHLOG, HTML-4 Çeviren: Ali HALAÇ
Sistem Yayıncılık Ekim 2000
ERYILMAZ, Selami
Web Tasarımı Ders Notları
CASTRO, Elizabeth, HTML-4 Çeviren Ferdi USTA
Editör:
Dr. Cahit AKIN
STANEK, William Robert Çeviren: YURT, Banu, ÖTKÜNÇ, Büke
HTML, JAVA, CGI, VRML, SGML, UNLEASHED