Ne Olacak
[ Forum ] Makale yazari: Aktarma Mahir Kaynaktan Tarih, gün ve saat : 12. Nisan 2001 04:01:06:
" Türkiye, herkesin zannettiğinin aksine, ekonomik bir kriz yaşamıyor. Ekonomik kriz, siyasi sorunlarımızın üstünü örten bir şal işlevi yapıyor. Bölgemizde radikal denge değişiklikleri yaşanıyor. Rus-Alman yakınlaşması, bu cephenin Çin ve Hindistan’a doğru "
NE OLACAK ?
Türkiye, herkesin zannettiğinin aksine, ekonomik bir kriz yaşamıyor. Ekonomik kriz, siyasi sorunlarımızın üstünü örten bir şal işlevi yapıyor. Bölgemizde radikal denge değişiklikleri yaşanıyor. Rus-Alman yakınlaşması, bu cephenin Çin ve Hindistan'a doğru açılması, ABD için ciddi stratejik tehditler oluşturma eğiliminde ve Türkiye bu olayların merkezinde oturuyor. Ülkemizi yönetenler bunlara tamamen kayıtsız ve kurdukları düzen içinde kendi iktidarlarını sürdürme dışında bir kaygısı yok.
Derviş, zannedildiği gibi, Türkiye'nin ekonomik sorunlarını çözmeğe uğraşmıyor. Çünkü uygulanacak politikalar önceden belli ve yeni bir programa ihtiyaç duyulmuyor. Onun görevi ülkemizde yeni bir siyasal yapının oluşması için gerekli ortamı hazırlamak. Bu, ekonomik krizin daha da derinleşmesini gerektirebilir. O zaman Derviş, çözmek yerine bozmayı tercih edecektir.
İlk iş, tarım kesimine verilen desteğin kesilmesi. Çünkü bu destek nüfusun yüzde otuzları civarındaki köylünün oylarını yönlendiriyor ve bu oy siyasi iktidarı belirlemede büyük rol oynuyor. Artık Demirel türü politika yapmanın imkanı kalmıyor.
İkinci iş devlet bankalarının ve kamu iktisadi teşebbüslerinin tasfiyesi. Bu sadece ekonomik sonuçları nedeniyle yapılmıyor. Bu yolla sağlanan siyasal güç tasfiye ediliyor.
Mevcut siyasal yapı tasfiye ediliyor. ABD rasyonel ilişkiler kurabileceği bir oluşumu gerçekleştirmek istiyor. Türkiye dünyayı anlamıyor ve herkesin konuştuğu dili kullanmıyor.
Bu konumda bulunmak ve dünyaya karşı sorumsuz olmak, ilkel bir yönetim biçimini ve siyasal sistemi sürdürmek mümkün görünmüyor. Dışardan yönlendirilen ve yönetilen siyasal bir reform sürecini yaşıyoruz.
ABD, rasyonel bir siyasal yapıyla güvenilir uzlaşmalar kurabileceğini düşünüyor. Şu anda ilişkilerin çürük temellere dayandığını, Türkiye'deki yönetimin bir tüccar davranışı sergilediğini, stratejik endişe taşımadığına inanıyor.
Ekonomik sorun zaten yapay olarak yaratıldığı için çözümü çok kolay. Üstelik maliyeti de düşük. Ekonomiyi unutun siyasete bakın. Tarihi bir dönüşüme zorlanıyoruz.Sonucun iyi veya kötü olması önemli değil. Çünkü kötüsünü de iyisini de başkaları yapıyor. Bize de geleceğin nasıl olacağını öğrenmek için fala baktırmak kalıyor.
