Pahaliya mal olmus yeryuzu cehennemi
[ Serbest kursu ] Makale yazari: Aktarma Tarih, gün ve saat : 17. Ocak 2001 04:48:04:
ALAIN KRIVINE
(Fransa Devrimci Komunist Birlik Grubu Avrupa Milletvekili)
Oncelikle, gecen yuzyil boyunca verilen onca mucadeleye karsin kapitalizmin hala ayakta oldugunu, buna karsilik, ''sosyalizm'' bayragi altinda kapitalizme alternatif olusturma cabalarinin tumunun de yenilgiye ugradigini kabul etmek zorundayiz.
Bu yenilginin bas sorumlulari elbette sosyal demokrasi ve Stalinizmdir. Gelismis ulkelerde onlarca yil iktidarda kalan sosyal demokratlar, emekcilerin oylariyla iktidara geldikleri halde sermayenin politikalarini uygulayarak onlara sirt cevirmisler, hayal kirikligina ugratmislardir. Basta Cin ve Rusya olmak uzere daha cok geri ulkelerde on yillarca iktidarda kalan Stalinistler de, zaten kit olan kaynaklari parazit bir burokrasiye peskes cekmis, beceriksizce israf etmis, bu ayiplarini ortmek icin de fasizan ozellikler tasiyan anti-demokratik baski rejimleri kurarak milyonlarca emekciyi katletmislerdir. Sosyalizm adina her turlu rezilligi yapan bu iki akim yuzunden bugun, genis kitlelerin gozunde sosyalist projenin inandiriciligi ve cekiciligi ciddi bir darbe almistir.
Kapitalizm ise XX. yuzyilda uretici gucleri devasa boyutlarda gelistirmeyi basarabilmistir: Sanayide, tarimda, ulasimda, bilisimde, iletisimde, tipta, vs. yasanan devrimlere baktigimizda, bu gelismelerin boyutlarinin, Komunist Manifesto'nun yazarlarinin dahi dusunmekte ve hayal etmekte zorluk cekecekleri bir seviyeye eristigini itiraf etmeliyiz. Ama ne pahasina?.. Tum bu gelismelerin, yuz milyonlarca insanin hayatina ya da sakat kalmalarina mal olan iki dunya savasi ve sayisiz yerel savaslar, katliamlar, gocler, is kazalari, is hastaliklari; insanoglunun yerkuredeki varligini tehdit edecek duzeyde cevre felaketleri; ulkeler, bolgeler, siniflar, irklar, cinsler arasi tahammul edilemez esitsizlikler; yabancilasmanin ve metalasmanin akil almaz boyutlarda yayginlasmasi; dunyanin coguna baskici ve totaliter rejimlerin egemen olmasi, etnik temizlikler, kabile savaslari, hapisler, iskenceler, vb. pahasina yasandigini kim inkar edebilir? Ustelik, ugruna bu kadar buyuk ve aci bedeller odenen bu gelismeler, hala ne acligi, ne kitligi, ne yoksullugu ne de savaslari onleyebilmektedir. Tumune kapitalizmin egemen oldugu gezegenimizde bugun varilan nokta, ''pahaliya mal olmus olan bir yeryuzu cenneti'' bile degil, aksine, bir avuc ayricalikli kitle disinda kalan insanligin buyuk cogunlugu icin ''pahaliya mal olmus olan bir yeryuzu cehennemidir.'' En fakir ulkelerdeki bir milyarlik bir nufusun gunluk kalori tuketimleri Nazi toplama kamplarindaki kalori tuketimine esit hale gelmistir. En zengin ulkelerde bile 100 milyon kisi fakirlik sinirinin altinda yasamaktadir, yuz milyonlarca insan issizdir, guvencesiz ya da yarim yamalak islerde istihdam edilmektedir. Sermaye, sahiplerinin pasa gonlune gore bir o ulkeden bir bu ulkeye gidebilmekte, ulkeler aninda ''sinif atlayip'' , aninda ''kume dusebilmekte'' , milyonlarca insan bir anda issiz, ac ve sefil kalabilmektedir. Tum Avrupa'da irkcilik ve fasizm yukselmektedir. Mevcut parlamenter demokrasilerin bile icerigi giderek bosaltilmakta ve tum kararlar artik ulus-devletleri de asan bir duzeyde, gozden ve denetimden irak, bir avuc dev uluslararasi tekelin yonetim merkezlerinde alinir hale gelmistir. Insanlik insanlik olali boyle sacma, akil ve insanlik disi bir ekonomik duzen gormemistir. Oysa bugun, uretici guclerin gelisme duzeyi acisindan bakinca, ''herkese ihtiyaci kadar'' veren ve ''herkesten verebilecegi kadar'' alan, kitligi ve ondan dogacak tum savaslari ve sinif calismalarini yok edebilecek, gercek bir komunist toplumun insasinin ekonomik ve teknolojik altyapisi artik olusmustur. Yani Marx 'in sozunu ettigi dunya capinda bir komunizm artik soyut bir utopya olmaktan cikip somut bir hedef haline donusmustur. Yeter ki kardan baska bir sey dusunmeyen akil disi kapitalist mantiktan kurtulalim.
Bugunun dunyasina baktigimizda karsimizda uc tane enternasyonal goruruz. Ilki, G-7 zirvelerinde dunyayi paylasmak icin bulusan uluslararasi tekellerin, finans dunyasinin kopekbaliklarinin, mafyanin, savas agalarinin somuru enternasyonalidir. Digeri, ilk enternasyonale nasil hizmet edeceklerini tartismak icin bulusan eski bakanlarin, mevcut bakanlarin ve mustakbel bakanlarin sosyal demokrat Ikinci Enternasyonal'idir. Sonuncusu ise tum dunyanin emekcilerinin ve ezilenlerinin, Chiapas koylulerinin, Koreli sendikacilarin, Bati Avrupa'da sekillenmeye baslayan cogulcu radikal sol muhalefetin ve Seattle'da kuresellesmecileri geriletenlerin olusturdugu enternasyonaldir.
Iste yarinin sosyalist hareketi, ilk ikisine karsi bu sonuncu enternasyonali orgutleyen, dunun hatalarinin dersini cikarmis, Stalinist ve sosyal demokrat yozlasmadan arinmis, sosyalizmin gercek degerleri olan humanizm, ozgurluk ve dayanismayi one cikaran, cogulcu ve demokratik, feminist ve cevreci, irkcilik ve savas karsiti bir hareket olmali, barbarlik tehdidine karsi gercek bir sosyalizmi kurma hedefini onune koyan ve inandirici bir bicimde dile getiren enternasyonalist bir hareket olmalidir.