|
ABD'de 11 Eylül ertesinde göz altına alınan 47 Türk'ün terörle bir ilişkisi yokmuş; Türkiye'nin Washington büyükelçisi Faruk Loğoğlu'nun verdiği bu bilgi gençlerin aileleri için hayırlı bir haber... Aynı süreçte gözaltına alınan İsrailli gençler de var. Sayılarının 60 olduğu anlaşılan bu gençler de, 11 Eylül terör eylemleriyle ilişkili olabilecekleri düşünüldüğü için neredeyse üç aydır kimseyle görüştürülmüyorlar...
11 Eylül günü fazla neşeli oldukları, çalıştıkları firmanın kamyonu üzerine çıkıp bayram yaptıkları, yakalandıklarında üzerlerinde çıkan kameralarda terör anının görüntülendiği iddiasıyla gözaltına alınan beş İsrailli ile ilgili iki Kulis yazmıştım. Gazeteciliğin fikri takip ilkesi sebebiyle onlarla ilgili gelişmeleri izliyorum.
Bir konuya aklımı taktım mı, ipuçları bazen daldan dala dolaşmama yol açabiliyor. Bu defa da öyle oldu; ABD'li Musevilerin iç haberleşmelerine yer veren bir internet sitesinde, başka hiçbir yerde karşıma çıkmayan bir haberle burun buruna geldim. İnanır mısınız, elde ettiğim bu yeni bilgi yüzünden, son 48 saattir ağzım bir karış açık dolaşıyorum.
Musevi sitesinin adresi 'www.usajewish.com'. Oradan öğrendiğime göre, Meksika'da bir şeyler olmuş, 'anti-semitik' bir internet sitesi bunu duyurmuş... "Anlatılanlara değer veren tek yayın Rusya'da çıkan Pravda oldu" diyor site... Anti-semitik sitelerle işim yok, ama Pravda elbette ilgimi çekti...
Pravda'nın İngilizce nüshasında 13 Ekim tarihinde çıkan haber, "Siyonist teröristler Meksika Parlamentosu'nda tutuklandılar" başlığını taşıyor. Pravda'nın haberine göre, iki İsrailli, üzerlerinde silahlarla Meksika Parlamentosu'na girdikten sonra yakalanmışlar. Parlamento güvenlik şefi Salvador Alarcyn iki İsrailli teröristin tutuklandığını teyit etmiş. Tutuklananlardan Saur Ben Zvi İsrail vatandaşıymış, Salvador Guersson adlı diğeri ise kısa süre önce İsrail'den Meksika'ya göçmüş. Meksika adalet bakanlığı Guersson'un İsrail ordusunda görev yaptığını ve Mossad ajanı olabileceğini bildirmiş. Pravda haberinde, İsrail büyükelçiliğinin gazetecileri içeri almadığı, telefonlara çıkmadığı bilgisi de yer alıyor...
İlginizi çektiğini sanıyorum, ama herhalde sizler de benim gibi, iki soruya cevap aramaya başlamış olmalısınız: Böyle yer ve kişi adı verilen sağlam bir haberi Musevi internet sitesi neden küçümsüyor? Birinin Mossad irtibatı belirlenmiş bu iki İsrailli, yanlarında silahlar ve patlayıcı maddelerle Meksika Parlamentosu'nda ne arıyorlardı?
Aslında, bu iki sorunun cevabı Pravda haberinin son paragrafında bulunuyor. Beraberce okuyalım: "Bu, çok ciddi uluslararası sonuçlar doğuracak önemli bir olay. Pek çok kişi, meydana geldiği günden beri, Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon'a saldırıların ardında kimlerin bulunduğunu sorgulayıp duruyor. Meksika halkı ve parlamentosu, ABD'nin arkasına takılıp İslam'a savaş ilan etme konusunda isteksiz davranıyor. Meksika Parlamentosu'nu hedef alan bir terörist eylemin Meksika'yı İslam'a karşı çizgiye sürüklemek üzere planlanması mümkündür."
Bu açık üsluba, eminim, sizler de şaşırmışsınızdır. Ancak, Meksika'ya uzanarak olayı izlemeye aldığımda, Pravda'nın dile getirdiği kuşkuların esas orada dile getirildiğini gördüm. "İslam'a karşı savaşta saf tutmak istemeyen Meksika'yı hizaya getirmek için planlanan bir eylemdi" hükmünü ilk veren de olayı ortaya çıkartan La Voz de Aztlan gazetesi...
Meksika gazetesi, parlamento basın sözcüsüne dayanarak, olayın, 10 Ekim günü, şeker işçileri sendikası üyelerinin güvenlik noktasından geçtiği sırada meydana geldiğini bildiriyor. İki İsrailli 50 kadar sendikacıyla birlikte üzerleri aranmadan içeri alınmışlar ve başkanın odasına kadar girmişler. Kendilerine foto muhabiri süsü vermişler, ama davranışları sendikacılarda kuşku uyandırmış. Silah ve patlayıcı taşıdıklarını ilk tespit edenler de yine sendikacılar olmuş. Üzerlerinden şu silahlar çıkmış: 2 adet 9 mm 'Glock' otomatik, 9 el bombası, dinamit çubuğu, patlatıcı mekanizma ve tel... İsrail ordusunda albay rütbesi taşıyan Guersson 34, Ben Zvi 27 yaşındaymış. Önceleri, bu iki kişinin bir özel güvenlik firmasında çalıştıkları ve silah taşıma ruhsatları olduğu ileri sürülmüş, ama araştırma bu iddiayı boşa çıkartmış...
Peki bu iki ahbap çavuşun macerası nasıl gelişmiş? La Voz de Aztlan, önemli Meksikalıların müdahalesiyle iki sanığın serbest bırakıldığını yazıyor. Hatta, Parlamento basın sözcüsü "Bırakıldılar" haberini duyunca çok şaşırmış... Meksika gazetesi, "Bu ikili Meksika Parlamentosu'nu bombalayacak, böylece terör eylemlerinin bizim topraklarımıza da geldiği iddiasına zemin hazırlayacaklardı; çünkü işler yolunda gitmez ve Ortadoğu petrolü akmaz olursa Meksika'nın sağlayacağı alternatif petrol gerekecek" demekte... Adamlar belki de 'kiralık silah'; olayın belki 'komplocu' olmayan bir açıklaması da vardır, ne bileyim...
İşin ilginç tarafı, Meksika'daki bu önemli olayın, dünya medyası tarafından bütünüyle görmezden gelinmesi. Meksika medyası bile ilk günden sonra arkasını bırakmış bu haberin, iyi mi?
Neyse, New York'ta gözaltına alınan 47 Türk'ün terörle ilişkisiz olduklarını nihayet öğrendik ya, bu da bir ilerleme... Görüyorsunuz, hiçbir şey gizli kalmıyor.