Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!

Sevgili Manastir Kapisi

Seffaf kapilardi son pismanlik ertesinde
Ne zaman cana yakin bir yerde konaklasak
Bizden uzaklasan gölgelerimizdi
Bakilir sevilir asla bagislanmazdi
Oyuna kural arayanlar
Çinileri sökülmüs, vakur, yetim saraylar
Mavisini arardi senin gögeren gögsünde
Ve bir bas ayri düserdi senin gögsünden
Köprünün öteki ucuydu, tanrinin öteki varisi
Senin gögsünse hep ruh tarafinda
Yani iki miknatis artiya arti
Kucaklastikça aski uzaga atardi

Öyleydi
Bende tökezleyip düserken manastir sakinleri
Tövbe kelimesinden masumiyet dogururdu perilerin
Benden ayiklardilar kurakligi
Köklerime sarniç indirip senin adini su koyardilar
Kisin mahzun, kalbimi örselerdi eski ahitlerim
O zaman kosar gelirdi
Nehre katilan yeni su yollarinca sen
Pirlanta mesih, elinde yeni ahit
Kosar gelirdi
Bir kirlangiç bir kandil bir kesis
Dudagimda erirdi
Bacaklarda baslardi karnaval tapinaga inat
Gövdeyi alevleyen geometri
Genisleyen damarlar arsiz ve müstehzi
Bozardi nazar orucumu, renk perhizimi

Böyleydi
Selami gelmezdi hiç sarabin
Ekmegim kururdu, sarapsiz baslayamazdi ayin
Bir havarimiz eksik olsundu
Ama bir meryemimiz dövülmüs gibi
Çanlarimiz kirilmis gibi
Sarap olmadan, göge sarkilar tasiyan bir tekne
Olmadan sen olmadan
Baslamazdi ki ayin
Böyleyken gece hayvanlarina bagislardim koynumu
Gece tezgâh açinca yildiz pazarina
Dinimi seytana bahsis diye birakirdim
Seni manastirda bir ben aglardim

Ayhan Kurt