Geceleyin Bir Kursun
"Yüzümden bir tilkiyi silenim benim, büyücüm
erkeksi kadinlarin yasini tutmuyorum, artik sevin"
I.Özel
Sokaklarin sabaha tasmaktan utandigi gecede agla
Sakak ve tetik ve beynimin bir yarisina bugday
serpen hilkat
Ürkütmesin seni, mistik bu anarsist: geceye dolu
tabanca
Yarina kalmayacak bu sair sehrin kepenklerini
indiriyor da
Meydandaki saat kulesinden soyunuyor, vakit..yoktur!
Ayin kaçkinim, gökle mucize yaristiran çocuk hey!
Ortadogu delileri bagirmaz
Usulca hikmet birakir üç kita arasina gerdigi tefe
Oysa suskunluk piri kemirsin ve büyütsün diye
geceye dogurdugumuz kadindan
Göz lehçesi silik, susarken yapma sarisinlari andiran
Can çekisen bir içdeniz insa ediyor yontucu
Her hecede aski bölen yontucu
Kille kapiyor kadini, kaskati yigiliyor kadin sir kaleme
Kadin yontucuyu öperken donmus an
Yontucu kadini öperken
Ateste kuduran hayvan
Suya iniyor
Yirticilar parçaliyor onu, kutuplara dek sökülüyor
kaslar
Bir cehennem enkazi yayiliyor dünyaya
Sair azalan bir sey yontucunun karsisinda
Bu yüzden çikamiyorum tanrinin içinden
Bir'i özlüyorum nergis!
Bir anit dikemiyorum kadinin menekse tarlasina
Kasiklarima darp izleri sürüyorum, sakli siddetin
merhemini
Öl ve Ol! bir kibrit çakimiyla gökte çaglar çarpistiran
öksüz kanim benim
Önce sen aktin, ayarttin irmagi
Kelebek ölüleriyle örttün topragi, ayaklanmalara
mabet kildin
Çiban baslarinda yeseren pencerem benim, soylu
nefesim
Çiglik söndü, dalgalarin ilahisi kesildi iste
Dislerini sikmaktan bitkin düsen sahil
Martilarin uykusuna gömüldü
Bir fisiltiyi kustu gövdemiz, siyrildi yatagindan
Halka çevrildi, gördüm yine kalabalik: sonsuza
biriken magma
Bütün takvimler hicrî, bütün yollar mengene
Geceleyin Bir Kosu'da yoruldum sevgilim, her çarpintiya
tabut yetistirenim
Babami sevindirecek bir islik getiremedin iste
cenazeme
Isyan asiretleri kurdu sancima kürtler, çöküp agitlarla
kutsadilar beni
Gündüz sefaletin barikatlarini asamayan
gecekondular
Varlik kitabindan orakçekiç sayfasini okudu
benim için
Sahi ben kimden çaldim bu sesi
Kimin uykusundan kaçti bu rüya, üsüyor kalp duraginda
Buzla sarmaladim, umuda ekledim, yol sende
uzuyor dedim ona
Kalp duraginda dinlen sen
Ilk gelen otobüs kurtarir bizi evcil, süzme yagmurlardan
Bilimlerin istihasina terk etmeyiz, cehaletin çilginligina
doldururuz hayalleri
Her yenilginin ardindan uzun uzun aktigim selaleyi
görsen
Anlarsin tanri neden sevmez yontucuyu
Kalp duragi toplardamara muhtaçtir çünkü, akiskan
sicak kana
Çünkü aynalarca kaniksanmis esya
Hakarettir geçip gidene, dönüp gelene
Ve hallac da degilsin ki derini yüzdüresin
Maskeler yukari maskeler yukari!
Uçsuz aynaya bakamiyorsun sen
Yoksa bu gece aglamiyor musun sen
Aglamiyor musun, 1001. gece anlatacagin masala
üzülmüyor musun
Avuçlarina at sütü doldurup yildizlari
kiskandirmiyorsun
Ama ben söylemedim gün dogarken askin
karantinaya alindigini
Kimseye isaret parmagimi sallamadim, davayi
çagirmadim
Istikbal bekleyen küçük kizlarin en çok veda törenlerine
vuruldugunu
Sinir hücrelerinden isikli bir fanus kurdugunu... ben
söylemedim
Ekin biçmeye gidiyormus gibi ugurladim gençligimi
Varolus bayraminda uçurdugum balonlar lanetledi bu
sehri
Art arda patladilar, hakliymissin hakli çikmayi
utandiran kâhinim
Bu sehirde ezberledigim bütün kutsal kitaplar
Tek bir piramide dönüstü sonunda
Içinde usumun sorulanla kefenlendigi, mes'um
cesedimin dans ettigi
Tek bir timsah derisiyle mumyalandim:
Deliligi bile isten sayiyorlar artik bu sehirde
Kuytudaki lav çiçeklerinden çagdas korkular derleyip
Hediye ediyorlar birbirlerine
Uyusuk misralara havai fisek sergisi açiliyor ve hazla
aralaniyor dudak
Son siir için son darbeyi beklemiyor kimse
Hizla çekiliyor ruhum, yanarak seyrelmezdi böyle ah!
Pesinde itfaiyeciler olmasa
Her rüzgâr gülünün kendini iskeledi fener sandigini
bilse
Hirkasiyla yetinir, bulutlarin sahte terzisini önce o
vururdu
Her kitlik mevsimine tahsilat makbuzu kesmez, deniz
anasindan kardes istemezdi
Kumlara islak topragi animsatan kaktüslerdik sanki biz
Uzaklari isitmiyor sanki kalbe üfledigimiz duman
Çözülmüs bir yumruk gibi dogruldum nefesinde
Oku beni oku beni!
Son sayfama kanli bir tabanca birakmadan
Nasil olsa bir intihar mektubunda herkesi hakli
çikaracak bir sey bulunur
Anneler rahatlar, ogullar askerde vurulmus gibi davranir
Ince yagmurlar nazik dualarla karsilanir
Ama tanridan cehenneme akan kan aralikta
Tetikle öpüsmekten usandim ve helvami garlarda
dagittim
Ölüm öteki sehirde karsilasin tabutumu, ey
halefine yas birakmayan!
Askin vahsetinden sökülüp tikistirildigi evlerin
çatisindan
Çabucak topladim utangaç kanatlarimi
Zenci mahallerinde beyazligima fidye ödedim
Bir ayetin yedinci tefsiri baristirdi rengimi
Yokolus dürbünümden kaçan ölümlülerin gözleriyle
Gel sen de küçük ayiplarini yasla bana
Gel sen de artik saglamasi yapilmayacak hata
Düz mantiga sarmal hücumlarla
Gelsen de..
Hava degisimine gönderilen veremlilere
Anlatamayacaksin: bataklikta açan çiçek neden
batakliga ait olsun
Kurusun aciya lehim olsun dünya
Sen simdi gecenin boguk kimyasini çözüyorsun
Sen simdi küfrün buruk gücünü deniyorsun
Sen simdi nefret terkisinden iniyorsun
Nereye gidiyorsun.................................................
Ayhan Kurt