.
*** CEZBE: Menzile gittiğimiz zaman yahut sofilerde hatme, rabıta,
vird... gibi
ameller sırasında meydana gelen bağırma, normal insanın yapmayacağı
çeşitli hareketler
ve garip sözlerdir.Bunlar sonradan olma şeyler değildir.
Şöyle ki:
Resulullah Efendimizi s.a.v dahi cezbelenmiştir.Ashab-ı Suffe
içerisinde
iken
onlardan birinin okuduğu beyitler üzerine iki tarafa devriklenip
mübarek
omuzlarından
cübbe-i saadetleri düşerek 400 parçaya ayrılmıştır.Hz. Ömer r.a. dahi
cezbelenip üç gün
bu halden çıkamadı.Yirmi beş vakit namaz geçti ve kaza etmedi.Hz. Ali
r.a.
dört vakit
cezbe halinde kaldı.Çıkınca kaza etti.Nice haram işleyen günahkar
kişilere
cezbe halinin
verilmesi onun o çirkin ve günahkar halinden kurtulması
içindir.Zayıfları
teşvik ve gidilen
yolun hakikatını göstermek içindir.
Cezbe şuna benzer.Vücuttaki bazı letaifler (kalb, mide v.s.) teklif
altına girmez.
Kalbe dur desen durmaz, mideye çalışma desen dinlemez.Bu gibi...
Mesnevide Mevlana (k.s) cezbeyi "ruhun ve kalbin Allah'a yükselmesi,
Allah tarafından
çekilişi" olarak niteler.
*** EL ÖPMEK VE AĞAYA KALKMAK: Rabbani alimler iki cihetten
peygamberlerin
varisleridir.
Bir alimin toplumu içindeki durumu, bir nebinin ümmeti içindeki durumu
gibidir.
(Hadis-i Şerif, Keşful Hafa) Bu hadis icabı alimler şunu
söylemişlerdir:
"Rabbani alimlere saygı
ve onlara muamele peygamberlere yapılan muamele gibi olacaktır".Misal
olarak; onların huzurunda
onlardan daha yüksek sesle konuşulmaz.Gerek ulema-i kiram hazretlerine
ve
gerekse muttaki, sofi,
salih ve fazilet sahibi kimselerin ellerini öpmek ve onları gördükçe
ayağa kalkmak suretiyle
selamlamak, hürmet ve saygı göstermek, İslam edeplerindendir.Bunların
sünnetten olduğu hadis
kitaplarında zikredilmiştir.