EVRENİN YARADILIŞI VE TANRILARIN DOĞUŞU |
|||
İsa'nın doğuşundan bin yıl önce; Homeros'un devrinde
bile Yunan Tapınağı "mabedi" vardı. İlyada ve Odisse de yunanlıların inandıkları
Tanrılar ve Tanrıçalar; efsaneleri ve özellikleri ile biliniyor, tanınıyordu.Fakat
bu efsaneleri anlatan şair Homeros Tanrıların geçmişlerini ve nereden çıktıklarını
hiç anlatmamıştır. O sadece Zeus'un Kronos'un oğlu olduğunu, Okeanos ile
karısı Thetis'in bütün Tanrıların ve varlıkların sahibi olduğundan bahseder.
Sonraları Yunanlılar inandıkları Tanrıların tarihlerini, onların nasıl ve nereden çıktıklarını aramaya başladılar. Eski Yunanlıların öğrenmek istedikleri ilk şey "Dünyanın yaradılışı"
meselesidir. Onlar yerin, göğün, denizin, ışığın, suyun, havanın nasıl
yaratıldığını bilmek istiyorlardı. Yeterli bilgileri olmadığından bütün
bu şeyleri ve diğer tabiat olaylarını canlı birer varlık gibi hayal ederek,
incelemeye koyuldular. Yeri, göğü, suları birer tanrı saydılar. Onlara
kendi kafalarında birer insan şekli verdiler. Eski Yunanlılar, yeryüzünün
yepyeni olduğu, daha kesin biçimini almadığı döneme Khaos adını takmışlardı.
Khaos kelimesi büyük bir karmaşayı anlatmak için kullanılır, ve eski Yunanlılarda
yeryüzünün ilk halini bir karmaşa, karışıklık olarak görüyorlardı. Efsanevi
Tanrılar, işte bu el değmemiş karmaşık toprağa bir düzen getiriyorlardı.
Gaia ölümsüzlerin yeri olan ve yıldızlarla bezeli olan göğü yani Uranos'u yarattı. Ona, yani göğe kendisini de içine alsın kaplasın diye kendi büyüklüğünü verdi.. Ondan sonra Gaia yüksek dağları, ahenkli dalgaları bulunan Pontos'u, denizi meydana getirdi. |
Mitoloji Sayfasina Dön |