Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!

ExtraS FroM Me!





Benden Bir$eyler

HIKAYE 1

Buz gibi soguk bir Aralik gunu...I$te yepyeni bir ki$ daha... Ruzgar yine ozgurce sert. Kar bir turlu durmak bilmiyor. Gokyuzunun rengi morumsu kirmizi, bulutlar sanki yerlere uzanacak. Icime i$leyen bir soguk var. Boylesine bir gunde, yine bo$ bo$ geziyorum. Ustumde isitmayan uzun bir deri ceket, ellerimde kesik parmakli eldivenler, ba$imda bir kap$on Azrail misali, yine simsiyahim tepeden tirnaga, ve gune kari$iyorum. Du$unuyorum yol boyunca. Duygularim, du$uncelerim... Dagilmi$lar, paramparca olmu$lar. Hep bir karma$a, hep bir sava$ icindeler. Du$uncelerim mantiga yenik, duygularim hep galip geliyor. Iliklerime i$lemi$ sogukta, sac diplerime kadar urperirken, icinde ya$adigim caresizlikten, her$eye kar$i duydugum umitsizlikten bir kaci$ yolu ariyorum. Sanki goz ya$larim yanaklarimda buza kesecek. Ellerimi hissetmiyorum, cene kemiklerim zangirdiyor, di$lerimin birbirine carparak cikardigi sesi dinliyorum icimde bir urpertiyle. Iki yana saldigim saclarimla isitmaya cali$iyorum suratimi ama nafile, ne saclarim ne de kap$on yetmiyor kulaklarimin sizisini dindirmeye. Havayi cigerlerime cekiyorum. Sonra cigerlerime dolan bu havadan da nefret ediyorum, cigerlerime cektigim her nefes sigaradan da. Cunku artik ayni havayi solumuyoruz. Dogrusu ben soluyorum ama sen benim gordugum gune$i, gokyuzunu goremez, dinledigimi duyamaz, dokundugumu hissedemez, tattigimi tadamaz bir haldesin. Yine almi$ ba$imi yuruyorum sebepsizce, ayaklarim beni nereye goturuyorlar bilmiyorum bile. Sanki soguga meydan okuyunca kaderime de meydan okuyormu$casina yuruyorum. Bir ciki$, siyrili$ yolu ariyorum. Agzima bir $arki takilmi$, taa ne zaman sonra anliyorum. Sonra bir anda susuyorum... Adeta butun sesler kesiliyor. Bir olum sessizligi kapliyor her yeri bir anda. Ve birden uyaniyorum sanki. Evet... sen artik yoksun, silindin gittin bu dunyadan. Bense, hala ayaktayim. Dimdik olmasa bile hala varim. Ellerim ceplerimde bir yandan titrerken, kar degmemi$ tek bir yanim kalmami$ken, sanki karlar uzerime du$tukce, ben goklere yukselecekmi$im gibi geliyor. Hayat! Hicbir anlami kalmiyor benim icin, hergun bir oncekinden daha fazla soluyor. Kendim! Hicbir anlamim yok sanki, hergun bir oncekinden daha fazla kayboluyorum kendimin icinde. Ba$ka kimler varmi$ etrafimda? Hicbir$ey umurumda degil artik. Hayat! Hicbir anlami kalmiyor benim icin, hergun bir oncekinden daha fazla kaybediyorum ya$ama istegimi. Ben! Hicbir anlamim yok sanki, hergun bir oncekinden daha fazla kendimden verebilecegim ba$ka bir$ey kalmadigina inaniyorum. Benlik daha fazla bir$ey yok, sadece ozgur kalmak istiyorum biraz. Beni ozgur birakmalarini, kendimi ozgur birakabilmeyi istiyorum. Bunun icin ne yapmam gerekli? Kendimi ozgur birakmam icin sona ermem lazim. O sona ula$mak....Hicbir $ey olmasi gerektigi gibi degil. Olmasi gereken $eyler kaybolmu$lar, kayip olan $eyler icimde, icimdeki ise bir cehennem. Bunlar gercek olamaz. Buna daha fazla dayanamam. Bir bo$luk bu kar$i konmaz, bir bo$luk ki durdurulamaz, bir bo$luk, doldurulmaz.... Oysa, bir bo$luk icimi dolduruyor benim. Bir karanlik bu $afak vaktini golgelere boguyor. Bir karanlik ki gune$i kapliyor, tum dunyama doluyor, bu karanlik icimi dolduruyor. Butun bunlari kontrolu altina almi$ olan ba$ka bir guc olmali. Havada kan kokusu var, olum vakti geldi. Bunu seziyorum. Bu his beynimi kurcaliyor. Bu his aklimi kavuruyor. Adeta alevleri hissedebiliyorum buz gibi sogugun ortasinda. Sanki bir i$aret bekliyorum bu sonun ba$langici icin. Ter icinde, ama titriyorum, kollarimi acmi$ olumu bekliyorum, ama korkudan parmaklarim buzu$mu$. N’apiyorum ben? Zaman o kadar yava$ ilerliyor ki, sanki dakikalar olmu$ saat. Bunlar dogru olamaz! Lanet olsun, bunlar gercek degil! Nasil gercek olabilir ki? Bunu atlatmaliyim. Korkunc bir ruya bu butun olanlar, biliyorum. I$te bu ruyadan kurtulmaliyim. Gozlerime bir perde inmi$ sanki, ben olmek istemiyorum! Kendimi eve atiyorum...

Duruyorum... Dinliyorum... Yagmur yagiyor cisil cisil. Nasilda kar yerini yagmura teslim etmi$ $a$iriyorum. Cama vuruyor damlalar agir agir. Yerlerdeki karlar yitip gidiyor yagmurun egemenliginde.Bense yalnizim ve pencereden di$ariyi, ko$u$turan insanlari izliyorum. Sonra gozum gokyuzune, o engin sonsuzluga kayiyor. Bulutlara bakiyorum, kapkara bulutlara. Yagmur damlalarina bakiyorum. Kucucuk, ama olabildigince hizli. Gozumu bir yagmur damlasina ili$tiriyorum. O yere ula$amadan bir digerine kayiyor gozum. Onu da kaybedince, bir digerine. Derken bir $im$ek cakiyor. Once inceden i$igi gorunuyor gokyuzunde, sonraysa $iddetli bir gurultu. O anda cilginca korkuyorum, icim icime sigmiyor. Ciglik cigliga bagirmak istiyorum. Doya doya, hickira hickira aglamak, gozya$larim suzulurken adini haykirmak pencereden di$ari, goge kar$i... Sesim yankilanirken, sevgimi haykirmak istiyorum. I$te bunu, artik sana sooleyemeyeceklerimi, gokyuzune haykirmak istiyorum. Gokyuzune haykirsam duyar misin? Yoksa kalin yagmur bulutlari sesimin sana ula$masini engeller mi? Senin o gittigin lanet kasim gununde kar yagiyordu, ben tabutunun ustunu dolduran beyazliga bakiyordum. Ayni seni son kez uzerinde yatarken gordugum beyaz car$af gibi. O soguk vurdumduymaz beyazliktan nefret ettim sonralari. Sanki onun butun bu olup bitende bir sucu varmi$casina. Ama o kar degildi tabutunun ustune yagan, o kar degildi biraz sonra altina girecegin topragi beyazligina bulayacak olan, degildi i$te, kar degildi. Sensizlikti o, soguk, keskin, yava$ yava$ yagan kar degildi, o icimi dolduran sensizlik duygusuydu. Bir daha asla varolamayacagin duygusuydu bu. Bir daha telefonu kaldirdigimda sesinin olmayacagiydi, albumdeki resimler sarardiginda bie yenilerini ekleyemeyecek olmakti, opememekti seni, koklayamamakti seni kalbime cekerek, konserlerde seni izlerken i$te bu benim sevgilim diye gururlanamamakti, maclarda her attigin baskette iki i$aret parmaginla bu sanaydi i$areti yapmandan mahrum kalmakti, saclarinin gunden gune belini a$masini olcememekti, mezuniyetime gelememendi, baloda o kararla$tirdigimiz kiyafetleri giyememekti, birlikte buyuymu$ken, birlikte ya$lanamamakti, espirisine kararla$tirdigimiz dugunumuzde Opeth – To Bid you Farewell’in ba$ini calamamakti davetlilere, yemek muzigi olarak King Diamond’dan Peace of Mind calamayacak olmakti. Gorunmeyen gune$te batiyor artik, gece oluyor. Ne yapiyorsun acaba orda? Yildizlar arkada$lik ediyorlar mi sana? Ve ben burada yine her$ey ayni, ama sen yoksun. Yine okul, dersler, sonra ev, hatiralarinla dolu odam ve yine yeniden goz ya$lari....

Derken bir u$ume aliyor vucudumu, sanki ucurup goturuyor icimde kalan son bir parca umudu. Bombo$ odamda, lo$ i$ik altinda, icimi isitacak bir$eyler ariyorum. Yataga yoneliyorum hizla. Yatak sanki doldurulmu$ buzla. Uzun bir sureden beri cektigim uykusuzluktan dolayi du$man gibi gordugum yatagim, adeta gulumsuyor bana eski bir dost gibi. Cekiyorum kafama kadar yorgani, buzuluyorum, ufacik kaliyorum yatagin icinde. Bedenimde bir urperti, yorgun kemiklerimdeki rahatlamayla kari$iyor. Kendi nefesimle isinmaya cali$iyorum, cunku senin nefesin yok, daha da u$uyorum. Kendi sicakligimla isinmaya cali$iyorum, cunku sen yoksun. Belkide hic var olmadin ki diyorum icten ice birden. Oysa yastigima dokunuyorum, uzerine parfumunu sikmi$im onceden, senden kalan son $ey i$te o $i$enin dibinde kalmi$ parfum, sariliyorum apansiz yastiga sanki bir anda sana kavu$mu$um gibi. Cunku u$uyorum birtanem. Cunku yoksun yanimda. Cunku yildizlar kadar uzaksin bana. Cunku ellerim kadar soguktur bedenin $imdi. Yatagimdanda soguktur yattigin yer. Derken icmek istiyorum bir anda. Delice sarho$ olmak istiyorum. Bedenime yabancila$ip, her$eyi unutmak istiyorum. Oyle bir duygu ki bu, icimden aglamak geliyor. Sanki bir$eyler akiveriyor icimden di$a vuramadigim gozya$larimin yerine. Ba$im cok agriyor, $akaklarima kadar vurmu$ agri, icim cok dolu, ben yinede aglayamiyorum. Bir sicaklik ariyorum. Seni istiyorum yanimda, sicakligini ariyorum tenimde.

Du$unuyorum... Du$unuyorum... Du$unuyorum da, hic ne yapacagini bilmeden oylece bir yere cokup kaldigin oldu mu? Bir anda kendini kaptirmi$ sabit bir noktaya bakarken buldun mu? Son gunlerde ba$ima cok geliyor bunlar. Ansizin kendimi yakaliyorum. Yakaliyorum; irkiliyorum. Irkiliyorum; korkuyorum. Bir anda bir ruyadan uyaniyorum sanki... Bu defa daha da bir bo$luk oluyor icimde. Sanki bir yabanciymi$casina, sanki birden yokolmu$casina, tuhaf tuhaf etrafina baktigin oluyor mu? Yaninda sevgilini aradigin, onun sesini duyup, sicakligini hissetmeyi istedigin, ona sarilip oylece kalmak istedigin oldu mu hic, tum imkansizligini bile bile? O anda cevrende kimsecikleri bulamadigin oldu mu? Aglamak istedigin oldu mu i$te tam bu anda? Hickira hickira... Doya doya... Benim sik sik oluyor. Sik sik seni ozluyorum cunku. O zaman ne yapacagimi bilemiyorum i$te. Oylece bir yere oturup, kaptiriyorum kendimi tek bir noktaya... Sanki bir ruyadaymi$ gibi seninle oluyorum sen yokken. Senin oluyorum sensizken tum dalginligimda. Kendimi yakalayincaya kadar, taa ki silkinip lanet edinceye kadar her$eye, icimdeki sadece senin doldurabilecegin bo$luk her nasilsa agir gelmeye ba$layincaya, olumun soguklugunu hatirlayincaya kadar... Olumun soguklugu, ve hayat.

Hayat... Hayattan hicbir beklentim yok benim. Ne insanlari seviyorum artik, ne de hayati. Hayattan hicbir beklentim yok benim. Ben etten bir kuklayim sanki, iplerimse hayatin ta kendisinin ellerinde. Hayattan hicbir beklentim yok benim. Gunduzler adeta bir olu evi, geceler ise mezarin taa dibi. Hayattan hicbir beklentim yok benim. Hayat beni kovaliyor, ben olume kaciyorum... Kaciyorum... Her$eyin sonuna dogru kaciyorum...

Her$eyin sonuna o kadar az kaldi ki... Duyuyorum ayak seslerini. Sinsice gulu$unu duyuyorum. O... O geliyor, biliyorum, cok az kaldi. Her yikili$ta ses daha da bir yakla$iyor, hissediyorum. Her bir gozya$inda daha da bir yankilaniyor, duyuyorum. Biliyorum, artik cok yakin bana, her$eyin sonuna o kadar az kaldi ki...

Ve hala cok ama cok u$uyorum. Ellerim buz gibi, sanki kanim cekiliyor. Sanki gozya$larim asili kalmi$lar gozlerimde; aglamak istemiyorum. Aglamak istemiyorum... Cunku biliyorum faydasi olmayacak. Caresizce gozlerimi kapiyorum, ve senin yanimda olmani diliyorum. Senin yanimda olmani diliyorum, ama bunun ne denli imkansiz oldugunu goruyorum. Du$undukce seni, beni ve yokolu$unu, cok ama cok u$uyorum.Du$unmekten ba$ka bir $ansim var mi sanki? Gunden gune kayboluyorum bu hayatin icinde. Anlamsizca, yapmamam gerektigini bile bile hayalinle ya$iyorum. Hayalin... Hayaller.. Anlamsizca du$uncelerimin birinde buluyorum yine kendimi... Hani sanki bir dagin ortasinda, tirmani$ halindeyim... Oyle hayal ediyorum kendimi. Biryere kadar gelmi$im, oraya kadar tirmanmayi ba$armi$im. Ayni $u ana kadar ya$amimin devam etmesi gibi. Ama oyle bir noktaya gelmi$im ki, o anda ayagimi attigim yeri yosun kaplami$, diger ayagimi attigim saglam gibi gorunen kaya parcasi kopuvermi$. Bir dal parcasina asili kalmi$im sanki, son gucumle. Ne a$agi inebiliyorum, --ve gecmi$e geri donebiliyorum o an -- ne de devam edebiliyorum tirmanmaya -- ve hayatin devam etmesine izin verebiliyorum -- sadece o dal parcasina asili kalmi$im i$te. Gozlerim buyumu$, bir a$agi bir yukari bakiyorum. O dali birakirsam, gecmi$ime geri donemeyecegim ki. Ya ilerlersem ne olacak? Ne degi$ecek? Ne yapmaliyim? O dali, bi anda aciyan avuclarimin kayarak birakmasini mi beklemeliyim? Yoksa zaten gun gelip de beni ve matemle agirla$an kalbimi ta$iyamayip kirilir mi? Kollarim yoruldukca, kurtulmaya cali$mak icin hic bir caba sarfetme istegi de kalmaz icimde. Bir agirlik coker ustume... Kabus gibi bir agirlik...

Sana bakiyorum gecenin koyulugunda gozlerimi kirpi$tirarak. Oylece oturuyorsun. Kapkara bir gece gibi siluetin. Konu$maya cali$iyorum seninle. Kapkara bir beton yiginisin sanki kar$imda. Haykirmaya cali$iyorum dinletebilmek icin. Ama sesim yankilanarak bir tokat gibi yuzume carpiyor, yankilaniyor kulagimda. Kar$inda ne kadar didinip dursamda anliyorum, nafile tum cabalarim. Eve donuyorum. Gece oturuyorum, yine seni ciziyorum ustume ustume gelen duvarlara hayalinle. Oturuyorum sana yaziyorum butun kalbimden gecenleri. Bir $arkida buluyorum hikayemizi, oturup agliyorum. Gece ilerledikce ben seni ya$iyorum hic bikip usanmadan. Gecenin sabahinda yeniden yanina geliyorum, yine ta$tan bir heykelsin kar$imda, bu defa olumun beyazligindasin gecenin koyulugunda degil. Hic konu$muyorsun ama hic susmuyor aklimdaki gozlerin, hic aglamiyorsun ama icine akiyor belli ki goz ya$larin. Gece yazdiklarimin hepsini sana okuyorum ama icimden. Defalarca konu$uyorum senle ama sen duymuyorsun. Gozlerim gozlerinde ama bakmiyorsun. Ellerim ellerinde ama hissetmiyorsun. Oylece oturuyorsun kar$imda. Kapkara bir gece gibiyken siluetin dun karanligin da etkisiyle, olum gibi beyazdi bu defa gun i$iginda. Bir anda sarilmak istiyorum sana tum gucumle. Sarilirsam etten kemikten biri olacaksin saniyorum. Icim co$ku ile doluyor. Gozlerim ise kapali. Biliyorum. Sana sarilacagim ve buyu bozulacak. Icimden bir $ey uc diyor. Kalbimde sanki tum guc. Icimdeki ses iki diyor. Sana sarildigimda buyu bozulacak mi ki? Icimdeki ses bir diyor. Ok gibi firliyorum yerimden sana dogru. Aciyorum kollarimi, sariliyorum. Buz gibi soguksun. Seni kollarimla isitacagim. Alnina bir opucuk kondurmak icin hala siki sikiya kapali olan gozlerimi agir agir araliyorum. Gorduklerimle sanki bende buyulenmi$ kala kaliyorum. Sanki bende kapkara bir gecenin ardindan olumun beyazligina bulaniyorum. Ve bende sanki gece kapkara bir beton yiginiyken, gunun i$igiyla olum gibi beyazla$iyorum. Cunku kollarim arasinda sen degil, soguk bir mezar ta$i var.

Unutamiyorum ki ya$ananlari, unutamiyorum ki anilari. Ne kadar icersem iceyim, ne kadar beynimi uyu$turmak istesem de, ya$anan anilarin bana verdigi acilari unutamiyorum. Uzaksin i$te bana bilinmez bir yere gittin. Adini soylemeye dilimin varmadigi bir yere. I$te boyle o gunden beri uyku tutmuyor beni. Yatagimin ortasinda buzulup, uyku tutmayan gecelerin karanliginin ortasinda bir yere oylece dikiyorum gozlerimi. Aklimdan binbir turlu sen geciyorsun. Birden bire seni benden alan o habis hastalik, ve beni yalniz biraki$in... Daha gunun ilk i$iklarinda, soguk yatagimdan kalkip gicirdayan parkelerin seslerini umursamadan pencereye dogru ilerledigimde, belki bir umit i$igi gorurum, belki penceremden gordugum manzara beni senden, senin hayalinden bir anlik bile olsa uzakla$tirir derken, yillardan beri hep ayni cehresinde uyandigim sokak, ayni binalar, taksi duragindaki hala uyumami$ ayni insanciklar, yava$ yava$ gune ba$lamaya hazirlanan ayni mahalle, benzer yuzler... Bana yine her$ey seni hatirlatiyor, seni cagri$tiriyor. I$te o zaman isyan ediyorum. Kendime, hayatima, kaderime, $ansima, talihime, sana, ya$adigima, ya$ayacagima, her$eye, herkese lanet okuyorum. Sanki alay ediyor benimle gune$in i$iklari, sokagin hic degi$meyen rengi, az sonra hizli ya da yava$, istekli ya da isteksiz ayak sesleri ile dolacak olan kaldirimlar, tesadufen ya da her zamanki gibi insanlari ba$ka kaderlere ta$iyacak olan asfalt yol, biraz sonra taksilerini parlatmaya ba$layarak “burasi duark buraya parkedemezsiniz” naralarini sokaga sicratacak olan taksi duragi, ben beni bildim bileli firindan yeni cikmi$ ekmekleri getiren kamyonetten hemen once gelerek gune kari$acak olan bakkal, her sabah sabahin 6’sini duyurmak istercesine dakik gecen yanik sesli simitci cocuk... Her$ey ayni. Herkes ayni. Sen yoksun. Urkutmuyor yoklugun kadar hic bir$ey, yildirmiyor, aglatmiyor.

Bir agirlik cokmu$ ustume. Uyumak istiyorum... Sadece uyumak. Gozlerimi kapatmak ve haince gormemezlikten gelmek istiyorum dunyayi. Ve cok uzun bir sureden beri ilk defa uyuyorum. Cunku biliyorum uyaninca nelerle kar$ila$acagimi, haince gormemezlikten gelecegini dunyanin, biliyorum. Ve uyuyorum umarsizca, gozlerimi yumuyorum umutsuzca, du$umde haince goruyorum dunyanin gelecegini, korkuyorum. Goz kapaklarim agirla$iyor. Bir caresiz cocuk var kar$imda, oda nesi, bana donu$uyor birdenbire. Kendimi izler gibiyim bir anda, gercek dunyadan cok uzagim. Ariyorum. Kendimi, kaybettigim beni, benligimi ariyorum. Sakince ariyorum... Ariyorum... Sakinligim bir sure sonra kaybolmaya ba$liyor, ve panik icinde ko$maya ba$liyorum. Ko$uyor ve bagiriyorum. Bagiriyorum ve ko$uyorum. Derken kendi ismimi haykirdigimi anladigim anda uyaniyorum. Ruyaymi$. Bu kadar. I$te kim bilir kac dakikacik burakabildim kendimi uykunun gev$ek kollarina. Oysa her defasinda ayni $ey oluyor; nefes nefese uyaniyorum. Aklimda yine sen, ben ve yiti$in. Ke$ke seninle ilgili her$ey de bir kabus olsaydi sadece. Ke$ke sen ve ben kotu birer ruya olsaydik. Uykularimdan nefes nefese uyaniyorum, oysa nasil bir tezattir ki ruyalarimdan korkmuyorum. Cunku kendimi aradigim ruyamdan uyandigimda, bir dahaki sefere dolaplarin, cekmecelerin, kutularin, odalarin icinde, yatagin altinda, kiyida ko$ede degil de, kendimi aynada aramam gerektigini biliyorum. Tek korktugum ise, hayallerimdeki sensin, uyandigimda, “ohh sadece kotu bir ruyaymi$” diyemeyecegim sen.

Sen... Seni tutmaya cali$irken ben, bir$eyler caliyordu seni benden. Ya$am saatin, sanki di$arda bardaktan bo$anircasina yagan yagmur gibi, sona dogru akiyordu. Hala kalbinin ati$larini duyabilirken bile, ayriligin kokusu geliyordu burnuma. Evet... Dedigim gibi. Tutmaya cali$irken, bir$ey caliyordu seni benden. Ya$ayacaksin diye yeminler ederken bile sana, olumun aci kokusu geliyordu burnuma. Hic mi hic farkinda degildik, ama bir$eyler verdigimizi sanarken caliyorduk birbirimizin hayatlarindan. Bilerek yapiyorduk bunu. Isteyerek. Gonullu. Yagmurlu bir gundu ayni bugunku gibi. Nisan yagmurlari islatiyordu yer yuzunu, ilikti. Seni kaybedecegimi anlami$tim. Belkide seni tamamen kaybettigim gundu. Sonun ba$langiciydi nede olsa. Ve sonra?... Sonrasi beklenen sondu zaten... Yine yagmurlu bir gundu, ayrildin aramizdan, yagmurlu ve soguktu. $imdi sadece seni du$unuyorum... du$unuyorum cunku bu seninle ilgili yapabildigim tek $ey... Seni du$undugum zaman, senden bana kalan tek hatiranin, yarida kalmi$, kirik dokuk, yitik bir sevda oldugunu anliyorum. Yarida kalmi$... Ya da yarida kalmaya zorlanmi$ demek daha yerinde olur sanirim. Ve elimde bu sevdanin anilari kalmi$lar sadece. Gecmi$ten kalan anilarim, ya$ama baki$ acimi surekli degi$tiriyor. Ama ne yonde?

Gitmeden once bana hep umutlu olmami soylerdin. Icimdeki cocuksu ama guclu sevginin yaramaz co$kusunu hicbir zaman kaybetmememi soylerdin. Guclunun gucsuzu ezmekle kalmayip yok edebildigi, bir yanda toz pembe hayallerin, kahkahalarin oldugu, diger yandaysa karabasanlarin, gozya$larinin oldugu, acimasiz, yaralayici, dahasi yok edici bir dunyadan, umutlu olmami mi bekliyorsun? Sevgi dolu olmami mi? Yoksa co$ku dolu mu? Oysa umuda, sevgiye, co$kuya ac bir kalple ne yapabilirim ki? Benden yeniden mutlu olabilmemi mi bekliyorsun? Hep benden gulumsememi isterdin. Hatirliyorsun degil mi? Guldugunde gozlerin de guluyor diyordun. Artik gulen gozler hep bugulu, sik sik uzaklara daliyor. Artik gulumsemelerim bir maske olmu$ yerle$mi$ suratima, hissiz ve bilincsiz. Ve $imdi tek ba$inayim, ve beni surekli aglatan yanli$liklara kar$i, yalniz sava$mam gerekiyor. Gecmi$i nasil silecegimi bilemiyorum. Cunku her olan biten gecmi$e kaziniyor. Kalbimdeki hatiralari silecek kadar unutkan olamiyorum. Gelecege dair o kadar belirsizlikler var ki. Elimde degil korkmaktan ba$ka bir$ey yapamiyorum. Insanlar cok urkutucu gorunuyorlar bana. Herhalde kimse benden gelecege kar$i cesur olmami bekleyemez artik, ve insanlari sevmemi isteyemez benden. Insan denen o et yigini. Heryerdeler. Heryerdeyiz. Neden hicbir$ey yapmiyorlar? Neden hic bir$ey yapilmiyor. Cali$an yok didinen yok. Cali$an ve didinenin arkasindan ko$up kostekleyen cok. Insanlar son derece tepkisiz. Aci cekiyorum, anlayan yok. Olenle olunmez diyorlar. Agliyorum, yeter diyorlar. Nasil anlayamiyorlar? Insanlar bu kadar mi ta$la$mi$? Hic bir konuda anlayi$ yok. Destek yok. Ve sende artik yoksun. Belki bende yokum. Bunlar yok bu ya$amda! Ayni artik seninde olmadigin gibi.

Odada etrafima bakiyorum. Yine sen varsin birtek hayallerimde. Senin yuzun var her gozumu kapadigimda, senin gozlerin var her nereye baksam. Hep ayni $eyler var aklimda. Ba$ucundayken sana dediklerim geliyor aklima surekli. Neden beni dinlemedin? Neden? Hala dun gibi aklimda soylediklerim sana;
"Gayret, birazcik daha gayret! Eminim sen kazanabilirsin. Unuttun mu? Onca $eylerle ba$ettin. Onca zorlugu a$tin, onca aciya direndin. $imdi ise o bilinmez yere gidemezsin! Hele hele bunu ben bile du$unmezken, kapina tum acimasizligiyla gelen Olum’u, biraz gayret edersen kovabilirsin! Kendini birakma, ve kapina gelen olumle sava$. Kilitle kapiyi, son gucunle diren. Hakki yok her kimse’nin eger varsa bile seni bilinmeze goturmeye..." ama beni dinlemedin...

I$te o gunlerden beri gozlerimde hep bir umutsuzluk var. Sozlerimde hep bir umarsizlik, yuregimde bir mutsuzluk var. Bitsin artik bu aci. Gelmesin uzerime artik o hatiralar. Gecmi$te kalsin anilar, seninle. Bu duygular adeta cildirtiyor, haykiri$ oluyor sozcukler, oysa bogazima takilip kaliveriyorlar. Bir cok defa bu duygular ile farkinda olmadan dudagimi isirdigimi aci ile farkediyorum. Ama dudagimin acisi bi iki dakikaya gecse de yuregimdeki aci devam ediyor. Aldigim her nefese, yedigim her yemege, gordugum her renge yayiliyor. Yarinlara yeti$emiyorum sanki. Geceler sanki hep anilarin hizmetinde, ruyalarim coktan anilarin egemenligi altinda yerini almi$. Hem artik uyandigimda, sana da anlatamiyorum ki ruyalarimi. Bilemiyorsun sen yokken seni gordugumu ruyalarimda. Gece karanlik, uzun ama o bile urkutmuyor artik beni. Gunduzun rengi neye yarar, ben bir ba$ina dort duvar arasindayken? Ben suskun, garip, ezik... Ben belkide olum ile burun buruna... Sanki zincirlere vurmu$ a$kim beni, ust uste sigara ve icki olmu$ ogunlerim. Ne uyumak geliyor icimden ne de uyanmak. Bir unutabilsem seni... Oysa unutmak bile gelmiyor icimden. Seni anlatmak istiyorum cumle aleme. Ama bizimkisi anlatilacak cinsten degildi ki, ya$amayan anlamaz... Seni bagirabilsem ke$ke, ama bagirmak bile gelmiyor icimden, yitirmi$im tum gucumu. Artik hayalini kurmak bile gelmese ke$ke icimden, hayallerim gecelerden bile siyah... I$te unutamadim seni.

Yagmur durmayacak galiba. Yagmurun o kendine has kokusunu duyabilmek icin balkona cikiyorum. Her yagmurda yaptigim gibi, yuzumu goge kaldirip, damlalari hissediyorum. Biran icim daha da $iddetli urperiyor. Evet, u$uyorum ama urperti bamba$ka bir sebepten dolayi adeta ense kokume kadar tuylerimi dimdik etmi$ durumda. Sadece seninleyken yagan yagmurlari du$unuyorum. Yagmurun altinda islani$larimiz, dans edi$imiz, birbirimizi isiti$larimiz, birbirine kari$an $en kahkahalarimiz... Ne kadarda uzaklarda kalmi$. Oysa sen, $imdi o yagmurun geldigi gokyuzunde goz kirpan parlak bir yildiz gibi, goz kirpiyorsun bana sonsuzluktan. Artik yagan her damla yagmurda, bamba$ka hisler duyuyorum ve kavu$acagimiz gunu bekliyorum. Ve her yagmur yagdiginda, kaci$an insanlarin arasinda ara vermeksizin yoluma devam ederek, yine yapayalniz seni du$unuyorum. Sirilsiklam islanmak hic umurumda bile degil. Sanki damlalar uzerime indikce seni kucaklayacakmi$im gibi geliyor. Her saydam damlada seni gorecekmi$im gibi... Yagmura kaldirip yuzlerimizi, ziplayarak $arki soyleyi$lerimizi du$unuyorum bu sefer. Sesini duyar gibi oluyorum yagmurun cisildeyen serin sesinin ardinda. Birbiri ardina hatiralari canlandiriyor beynimde. Hani o masum kokun vardi ya beni cildirtan, sanki ruzgar onu bana getiriyor. Sonra kendi kendime du$unuyorum, sevgimizin bitmedigini, seni sevdigimi soyluyorum. Evet... Bu cok dogru. Sevgimiz bitmedi, sevgim tukenmedi ama sen gittin. Artik yagmurlar hatira olup yagiyor Ankara gunlerime. Buharlanan cama yazdigimiz “Seni Seviyorum” cumlesi, Side gune$inin altinda kiyiya yazdigimiz “Love u 4ever” cumlesi nasil yok olur silinir giderse, hatiralarin da silikle$mesi lazim zamanla. Oysa Kugulu Park’taki agaca cocuksu bir ne$e ile kazidigin B ♥ G & G ♥ B yazisi gibi kalbimde kazili butun bunlar.

Derken birden kendime gelir gibi oluyorum. Odamdayim. Hala... Hala aglamak istiyorum... Aglamak ve rahatlamak. Ama hayir, olmuyor, aglayamiyorum yine. Gozya$larimi icime akitiyorum sanki, ve onlar sertle$tiriyorlar kalbimi. Cumleler gozlerimmi$ gibi, yurekten gelen bu kelimeler gozya$larim sanki... Aglarmi$casina yaziyorum bu yaziyi, aglarmi$casina... Burun kanatlarim titriyor, bogazim sanki sertle$mi$, yutkunamiyorum. Ke$ke aglamak her$eyi halledebilse. Ama biliyorum, icimi bile hafifletmiyor birazcik da olsa. Duydugum pi$manliklar gordugum igrenclikler, agzimi acip bagiramamam, cigliklarimi kimsenin duymamasi kalbimi parcaliyor... Ve ben, en sonunda gozumden bir damla ya$ suzulmesine izin veriyorum. Tutamiyorum bir anda kendimi. Oysa hicbir $eyi halletmiyor aglamak, ne gideni getiriyor, ne olmayani olduruyor, ne olmu$u siliyor.

Yazmak istiyorum. Gozya$larimmi$ gibi akitiyorum kelimeleri ard arda... Oysa icimde hissettiklerimi kelimelere dokmeyi bile beceremiyorum. Butun yollarin sonu ayni, sonunda karanligi goruyorum. Ne kadar ileriye gitmek icin cali$samda, hep bir karanlik goruyorum ileride. Hep yoku$a suruluyor her$ey. Ciktigim yoku$lar nerede biter? Bense hep sorun cikariyorum durup dururken. Yarattigim her sorun hep bana geri donuyor. Bu ben miyim? Ben miyim bu hissettiklerini kelimelere bile dokmeyi beceremeyen? Ben miyim susan? Ben miyim konu$an? Susulacak ne var ortada? Ya konu$ulacak? Kazanan tarafta miyim yoksa kaybeden miyim? Kazanilacak ne var ortada? Ya kaybedilecek? Yaratan mi ben, yikan mi? Birtek sorun yaratan ben miyim? Ya da yikilacak ne kaldi ba$ka ortada? Sonunda yalnizlari oynayan mi benim? Veren mi benim yoksa alan mi? Neler alip goturdum senden? Ya sen neler goturdun benden? Sen gittin, ve ben buradayim... Butun yollarin sonu ayni artik. Gittigim yollar hep ba$a doner. Saptigim sokaklar hep bana doner. Icimde hissettiklerimi kelimelere dokmeyi ba$aramiyoum. Ve en kotusu, hicbir$eye bir nokta koyamiyorum. Ya da hicbir $eye bir start veremiyorum. Ve en zoru, hicbir $eye karar veremiyorum, ya da her$eyi bir kalemde silemiyorum. Geri gelmeyecek acisiyla tatlisiyla o gunler. Ve en acisi, son pi$manlik fayda etmeyecek. Son bir defa asla olmayacak. Ve en dayanilmazi, ya$adigimiz hemen her$ey sonsuza dek kalacak, anilar, resimler, mektuplar bile yetmeyecek hicbir $eye.

Hayallerin icinde boguk bir ses duydum. Oda nesi. Saat caliyordu. Kafami pencereye dogru kaldirdigimda, sikica kapanmi$ perdelerin arasinda gune$in dogmu$ oldugunu farkettim. Gozlerim kama$mi$ aciyordu. Kalbim de aciyordu tipki gozlerim gibi. Yeni bir gune daha ba$lama vaktiydi. Okula gitmeliydim. Her$ey gozumde buyumekteydi. Kalkmak. Giyinmek. Gitmek. Ama mecburdum. Iyiden iyiye bir goz odada tikilir olmu$tum, kendini bilmez ba$ina buyruk yuruyu$lerim di$inda... Oysa uyku cokmu$ gozlerime artik zamansiz. Oysa canim hicbir$ey yapmak istemiyor. Sadece uyumak, bir gunduzu daha geceyle birle$tirmek, hatta bir geceyi daha sabaha ta$imak istiyorum. Derken bir geceye daha katlanmak, bunun icin uyumak, bir gunduze daha mecbur olmak, bunun icinse umursamamak istiyorum. Gucumu toplamaya cali$iyorum ve okulun yolunu tutuyorum.

Okuldayim. Balkonda oturuyorum. Elimde sigaram. A$agida gezinen insanlari izliyorum trabzanlara ili$mi$. Her zamanki gibi soyutlami$im kendimi etrafta, uzerimde uzun deri ceketim, kap$onu ortmu$um yuzum golgeler ardinda, Walkman dinliyorum. Bir $arki caliyor. Ansizin daha once sozlerini farketmedigimi anliyorum. Yesterday is gone forever. No turning back the clock. In the end, all is sinful. No need to bear the pain. The end, is coming soon. You can't hold out forever. Gozumun onunde ansizin bir siluet gorunuyor ve hemen kayboluyor, $a$iriyorum. O anda sadece iki cumle beynimin icinde yankilaniyor. Yesterday is gone forever. No turning back the clock. Evet... Cok dogru. Ansizin beynimde yanip sonen golge goruntu de bunu dogruluyor zaten. Cevrede bircok tanidik var. $uursuzca merhaba diyorum onlara. Oysa icten ice yalnizim. Yalniz kalmak icin gecip issiz bir ko$esine oturmu$um balkonun, cevredekilere inat bir ba$ima. Okulu du$unuyorum, gelecegi du$unuyorum, sadece koskocaman, kapkara bir soru i$areti goruyorum.

Sanki her$ey benim di$imda olup bitiyor. Ve ben hicbir $eye ne ol, ne de olma diyemiyorum. Ucurumun kenarinda kayiveren kum, ta$ ve kaya parcalari gibi kayiyor, gidiyor zaman. Bir daha geri dondurulemeyecek bir $ekilde. Bense o ucurumun hemen yani ba$indayim. Bir adim daha atarsam, a$agi dokulen parcalara katilacagim bende. Ya da geri adim atacagim. Yinede bilemiyorum. Sadece ya$iyorum. Ucurumdan a$agiya bakiyorum. Bir kaya parcasini ayagimla itekliyorum. A$aga du$mesini izliyorum. Gittikce kuculuyor kaya parcasi du$erken. Kuculuyor, silikle$iyor, gorunmez oluyor. Aklima bir yiti$ hikayesi geliyor. Artik gercekligini yitirmi$ gibi. Sanki daha once duydugum ve unutamadigim bir hikaye ya da film gibi. Belkide etkisinde kaldigim bir kitap kahramani gibi. Hayalin kuculuyor, silikle$iyor, gorunmez oluyor. Ucsuz bucaksiz bir utanc denizinde buluyorum kendimi. Dalgalarla mucadele ediyorum. Utaniyorum cunku silikle$en hayalinin yerini yeni bir imge, yeni bir olgu, yeni bir surat almi$. Sanki sana ihanet ediyormu$um gibi geliyor. Derslerin bitimine karar iki nokta arasinda gel gitler ya$iyorum. Yerine koydugum yeni bir surat var. Yine uzak bana, ama benim dunyamda, sonsuzlukta degil. Ama yinede oradan beni izledigini du$unuyorum. Bu his utanc haneme i$leniyor ama umursamiyorum.

Ne du$unecegimi bilememek kudurtuyor beni. Goz ya$larina bogulabiliyorum i$te, az onceki gibi. Bazen nedenlerini bilmiyorum, bu bilinmedik nedenler beni deliye ceviriyor. Nedensizlikler kalbimi titretiyor. Nedensizlikler icinde nedenler aradikca, senin silikle$tigini farkediyorum gunler aylara, aylar yillara kari$mi$ken boylece. Bugun ise, bir degi$iklik oldu bende. Kalbim bir farkli titredi icimde. Gozumden yine damlalar suzuldu. Kimi tuzlu bir tad birakti dudaklarimda. Kimi yanaklarimda kurudu. Kimiyse, aslinda fark etmesek bile hayata e$it olan zamanlar gibi uzerimde kayboldu. Fakat yuzumde bir gulumseme, yanaklarimda mutluluk gozya$lari ve kapali gozlerimde bir sinema perdesinden yansirmi$casina bir sen, yepyeni biri vardi, adeta beni gecmi$imin icine gommu$ karamsarliklardan cekip almaya cali$an... Seni Seviyorum cumlesi i$ikli bir ilan panosu gibi yanip sonmekteydi icimde. Fakat bir anda cok degerle$ti bu iki kelime. Cok yavan kaldilar aklim icimdeki hislere, degi$imlere tercuman oldukca. Sessizce akti gulen goz ya$larim... Arkada$lar geliyor yanima. Haydi bir iki bir$ey icecegiz diyorlar. Guzel bir fikir gibi geliyor. Oysaki obur yandan bu fikri degerlendirerek seni gorebilme ihtimalimi ortadan kaldirmi$ oluyorum. Boylesi daha iyi diyorum icten ice. Arkada$larla beraberim. Hep beraber oturuyoruz biryerde. Herkes ickisini yudumlarken konu$uyor, $akala$iyor. Bende bir sure katiliyorum ne$elerine. Bir sure bile olsa kaybediyorum kendimi onlarin kalabaliginda. Fakat sonra siniyorum bir kenara, ickiye veriyorum kendimi. Bir anda yapayalniz ve mutsuz hissediyorum kendimi kalabaligin tam ortasinda. Oysa birtek sen yoktun yanimda. Ohh... Hayir bu ikilem de nereden cikti. Bu bir daha asla olmayacaga kar$i duydugum sadakat ne? Peki benden haberdar bile olmayana duydugum hisler? Bunlar cok agir. Ta$iyamiyorum. Ard arda icki $i$elerini bo$altiyorum.

Hey! Sen beni duymasan da, ben duydugunu farzedip, sana seni unutmayacagimi soyluyorum i$te. Birbirini seven iki insanin ayri kalmasi ne delice bir haksizlik... Senin buraya geri gelme olasiligin olmadigina gore, madem bu dunyadan bir kere, hem de zorla cikarilan geri alinmiyor, o zaman ben gelirim oraya, oyle degil mi bitani$kom? Seni sevmek... Sen yildizlar kadar uzaktayken bana, sana ula$abilmek $imdi... Bunun verdigi mutlulukla bulutlarin uzerinde olmak, u$uyup dururken yapayalnizligin umutsuz soguguyla, senin hayalinin sicakligiyla isinmaya cabalarken, seninle yanabilmek $imdi... Sensiz oldugum gunlerce karanliktan korkarken, seninle el ele cikabilmek aydinliklara... I$te bunu icin “Elveda Hayat” demem ve oraya gelmem gerek... Lanet olsun... Icmemem gerekenden de fazla ictim bugun. Butun bunlar dogru degil. Beni kontrol eden bir ba$kasi var. Havadaki olum... Olum kokuyor heryer! Neden hareket edemiyorum? Sanki elektrikli sandalyeye kayi$lanmi$im. Bu benim ba$ima geliyor olamaz. Kim yapti butun bunlari? Diyorlar ki bir varlik varmi$, zamani geldiginde hayatimi benden alacakmi$. Hayir! Hic bir b*k yapamaz o. Bir kez daha ba$arili olmasina izin veremem onun. Gozlerimin onundeki ani i$ik da ne? Olum zamanim geldi, bu his beynimde kavruluyor. Alevleri beynimde hissedebiliyorum. Olumun $alterine fiskeyi vurmak icin adeta i$aret bekliyorum. Bu sonun ba$langici i$te. Ensemdeki tuylerin dimdik oldugunu hissediyorum. Bir ter damlasi sirtimdan belime dogru soguk soguk kayiyor. Bunu hissederken bir$ey ke$fediyorum. Tek dostum var o da $uur. Parmaklarim korkuyla buzulmu$. Kafamda surekli bir sorgulama; ne yapiyorum ben $u anda? $alterdeki el!!!... Yo hayir! Evet! Dur! Hayir devam et. Sesler beynimde yankilaniyor. Derken bedenimde bir aci hissediyorum. Bir anda yere du$uveriyorum. Sanki yer beni icine cekiyor, emiyor butun bedenimi. Zaman cok yava$ ilerliyor. Dakikalar sanki saat gibi. Gozume agir agir inen bir perde goruyorum. Bunu atlatmaliyim. O, benden hayatimi alamaz, ben vermedikce. Eger butun bu olanlar gercekse, buna izin vermemeliyim. Birisi bana yardim etsin. Ben olmek istemiyorum. Hayir olamaz! Olamaz. Olama...zzz.... Ola...

Bir anda oldugum yerde zipliyorum. Hani bir his vardir ya, bir anda yuksek bir yerden a$agilara du$tugunuz duygusuna kapilip, vucudunuzun hoplamasiyla kendinize gelirsiniz ya hani, i$te aynen oyle bir his bu beni bir anda kendime getiren. Ickinin etkisiyle oturdugum yerde, meger sizip anlik bir du$ gormu$um. Ayaga kalktigimda ise arkada$larim $a$kin $a$kin bana bakmaktalar. Bense ruyanin etkisiyle ve ickinin verdigi rahatsizlik duygusuyla buyumu$ $a$kin gozlerle onlara baktigimin farkinda bile degilim. Bana hareketlerim ve baki$larim normalmi$ gibi geliyor. Kontrol yinede bende, ama bedenim benden bagimsiz hareket etmek istiyor gibi. Arkada$lardan bana bir taksi cagirmalarini isteyerek oradan uzakla$iyorum. Eve vardigimda kendimi yataga firlatiyorum.

       Last edited on:20.03.2005

HIKAYE 2

Sabah oldugunda ba$imin agridigini farkediyorum. Enteresan bir agri bu. Sanki ba$imin ve yuzumun sol tarafini kaplami$. Gozlerimin ardi, $akak kemiklerim, ba$imin sol tarafindaki her bir damar... Gerinerek kalkiyorum, balkona cikarak cigerlerimi bir balon gibi gererek derin bir nefes aliyorum ve mutfaga gidiyorum. Kendime bir bardak koyu kahve hazirlayarak bir de aspirin yutuyorum. Ayaklarimi altima alip, yanmayan $ominenin bir kenarinda sessizce duran telefonun yanina gidip oturuyorum. Icimde bir his var; Ara onu ne olacak... Belki i$i vardir seni ba$indan savar. Ya yoksa? Telefonun ahizesini kaldirdigimda sinyal sesini duyuyorum. Bu davetkar ses, adeta Hadi diyor bana. Ama parmaklarim bir turlu telefonu cevirmeye cesaret edemiyorlar. Telefon kesik kesik sinyal vermeye ba$liyor. Adeta tempo tutuyor Hadi hadi arasana, ne duruyorsun hadi amaa.. Derken adeta telefon cildiriyor. Ciglik cigliga bagiriyor adeta sinyal sesi, ama bu ses beni kendime getiriyor. Silkinip numarayi cevirmeye karar veriyorum. Evet...Evet caliyor...Cok gecmeden senin sesini duyuyorum. O anda hic ses cikarmadan telefonu kapatmak geliyor icimden, ancak yutkunarak kendimi tanitiyorum. Oda nesi... Gercekten de aradigima dedigin kadar sevinmi$ olabilir misin? Herhalde kibarlik yapmaya cali$iyor diye du$ununmekten kendimi alamasamda, bu cumlenin gerceklik payini farkettigimde icim co$kuyla doluyor. Ancak bu co$ku uzun surmuyor. Bir cumle bu co$kuyu alip goturuyor icimden. Bu ak$am ailenin yanina gitmek icin Ankara’dan ayrilacagini soyluyorsun bana. Birde istersen seni yolcu edebilir mi$im.. Hah.. Lanet olsun. Bir ayrilik sahnesi daha mi? Ah.. Ama onu gormek istiyorum. Gercekten onu benim yolcu edecek olmamin acaba onun icin gercekten de bir anlami var miydi? Kimbilir... Gitmeden once onu son bir kez gorebilecektim nede olsa. Buda bir$eydir diye du$unerek kendimi avutuyorum bir $ekilde ve telefonu kapatiyorum. Kahvemi yudumlarken oylece kalakaliyorum oturdugum $ominenin ba$inda. $ominenin mermeri ne kadar da soguk, ne kadar da sevimsiz gorunuyor. Oysa ate$ yandiginda ne kadar sicak, ne kadarda ho$ gorunur, icimi isitirdi. Seninle otururduk bu $ominenin ba$inda, sen uzaklara yukselmeden once. Oysa $imdi mutsuzluktan u$uyen kalbim kadar soguk bu $omine de. O kadar bo$ i$te, icindeki ate$ olmaksizin. Cok sahte gorunuyor bu $omine $imdi ate$i olmaksizin... Ayni bu $omineyi gercek yapanin bir ate$ olabilecegi gibi, i$ta aynen benim de kalbimi canlandiracak bir ate$ olabilirdi belkide. Oysaki gittin sen, o da gidiyormu$ $imdi, donu$u olacak olsa bile...

Hani ara sira beni birakip gittigin olurdu ya mecburi. Istanbul’a giderdin duzenli saglik kontrollerini yerine getirmek icin. Hani geri donecegini bile bile, illaki seni yolcu ederdim ya, sanki son yolculuguna ugurlarmi$casina seni. Her defasinda zit yonlere dogru uzakla$maya ba$lardik. Yine her defasinda donup arkama bakamazdim. Durup ardindan el sallayamazdim. Hicbir$ey olmami$ gibi, sanki icim acimami$ gibi, kalbimin burkulmasini kendimden bile saklarmi$casina, arkami donup oylece yururdum. Cunku geri donmeyecegin fikri doldururduo anda tum beynimi. Kafamin icinde, sanki seni son kez goruyormu$um duygusu carpi$irdi. Her defasinda sanki yokluguna kendimi ali$tirma oyunlari oynar, sozde kendimi senin birdaha asla olamama ihtimaline kar$i hazirlardim. Yinede her dondugunde, icime bir rahatlama, bir hafiflemenin yani sira, ben zaten biliyordum duygusu dolardi. O an icin ya yanilsaydim duygu ve du$uncelerini $iddetle uzakla$tirirdim aklimdan. Derken...Derken birgun gittin. Gercektende birakip gittin beni. Bu da her defaki gibi mecburi bir gidi$ti belkide. Ama sonu olmayan bir gidi$. Bir anda bir goruntu dogdu kafamda. Elinde tek bir biletle bir ucaga bindin, ve biletin ustunde, kabartmali harflerle, sadece gidi$ yaziyordu. Ve o ocak sadece bir defaligina yukseliyordu gokyuzune, kim bilebilirdi ki onun bir daha asla inmeyecegini geri. Bir daha asla ya yanilsaydim du$uncesini kafamdan uzakla$tirmaya cali$mam gerekmeyecekti.

$ominenin kenarindan kalkarak pencerenin onune gidiyorum. Seni du$unuyorum. Sen.. Telefonda dediklerin aklima geliyor. Aradigima sevindigini soyleyi$in, ve.. gidecek olman... Bir sureligine... Kisa bir sure... Vakit git gide senin gidecegin zamana yakla$iyor. Hazirlanip yanina gidiyorum. Ne kadarda ne$elisin. Terminale giden yol, seni benden uzakla$tirmak icin olsa gerek, oldukca acik. Neden sanki acele edilesi bir durum oldugunda hep trafik olur, her trafik i$iginda takilinir da, boylesine insanin zamanin en yava$ akip gitmesini istedigi durumlarda, araclar yolda akip gider diye du$unuyorum. Arac yolda akip gittikce seni benden uzakla$tiracak otobuse dogru yakla$iyorduk, daha seninle tamda yakinla$amami$ken. Icimden sana gitme demek geliyor. Cunku seninki, aslinda mecburiyetsiz bir mecburiyet. Sana gitme diyebilecek kadar yakin olmak istiyorum, ama sen yakin, ama dostca bir muhabbetle sarmi$sin beni. Terminale giden yolda ilerledikce, icimi bir korku kapliyor. Hani insanin icini bir$ey mi unuttum, yoksa kotu bir$ey mi olacak gibisinden aslinda tamamen gercek di$i, anlamsiz ve gereksiz duygular kaplar ya, i$te aynen oyle karma$ik, rahatsiz edici duygular kipirdaniyor icimde. Ama bu duygulara tam da bir anlam veremiyorum. Sen ne$elisin i$te. Gidince neler yapacagini anlatiyorsun bana. Bense sahte bir gulumseme germi$im dudak kivrimlarimin arasina. Terminale vardigimizda bir kac sigara icecek kadar vaktimiz oldugunu farkederek otobusun yakinindaki bir banka cokuyoruz. Peki ya sen ne yapacaksin? diyorsun bana. Ne yapacaksin... Ne?... Ne mi yapacagim? Icimden seni du$unup senin haberin bile olmadan senin donecegin gunu bekleyecegim demek gecse bile aklimdan, bilmiyorum, bir planim yok. Diyebiliyorum sadece. Istanbul’a yolun du$erse ba$imin ustunde yerin var gezer tozariz, olmadi ben dondugumde takiliriz bol bol.diyorsun. Gelemeyecegimi biliyorum her$eyden cok istesemde, ve ne zaman gelecegini soramiyorum bile, belki bilmesem daha iyi, daha kolay olur beklemek diye du$unuyorum. Onu, i$imi gucumu birakarak yolcu etmeye gelmemin buyuk bir incelik oldugunu soylediginde, gecmi$ ile $imdi arasinda hesapla$arak gecirdigim gunleri ve onu tanidiktan sonrasini du$unurken, senden ba$ka i$im gucum yok $u son gunlerde diye geciriyorum icimden, ancak sadece gulumseyebiliyorum. Haydi otobus yolcusu kalmasin diyor otobus muavini. Zavalli adam i$ini yapmaya cali$iyor orada, yeni bir sefer oncesinde. Oysa ben adama sanki du$manimmi$ gibi bakiveriyorum, elimde olmadan. Bana neden sariliyorsun? Neden? Her$eyi daha da zorla$tirmak zorunda misin boyle? Gidiyorsun i$te. Bavullarin bagaja yerle$ti. Otobusun koridorunda ilerleyerek cam kenarindaki koltuguna yerle$iyorsun. $imdi bana bakiyorsun. I$te hareket etti otobus. Agir agir. Varinca beni ara diyorum sana el hareketlerimi de kataray agiz mimiklerime. Hayir gozlerim dolmadi, ne munasebet! Hayir bana el sallaman bana dokunmuyor, yaniliyorsunuz, icimdeki bo$luga yenileri eklenmiyor sen giderken. Neden bana opucuk yolladin? Neden ki? I$te otobus hizlandi. Vuracak kendini yollara. Dakikalar aktikca seni benden uzaklara ta$iyacak. Belki sen muzik dinleyip, bir kitaba dalacaksin, ya da sade bir uyku esir alacak goz kapaklarini, dalip gideceksin bir uykunun kucaginda, ve aklina bile gelmeyecegim birdaha, belki donene dek. Oysa yine ba$liyor benim oyunum. $imdi yine kendime seni du$unmedigimi soyleyip, kandiriyorum beni. Yine, cok da umrumda degilmi$sin gibi davraniyorum ozlemlerin en ust doruguna dogru giden patikada. Ve hic ozlemiyormu$casina hayati devam ettirebilmeyi umuyorum hayaller kurarken. Hayallerimde seni ba$ ko$eye koydugumu bile inkar etmem gerekiyor belki kendi kendime. Belkide gozumun onune perde perde senin inmenin, hayallerimin bir oyunu oldgunu bilerek, sagir, dilsiz ya da kor taklidi yapacagim sen gelinceye kadar. Butun bu du$unceler arasinda kendimi eve atiyorum. Kent sensizle$tikce bende sanki kendime yabancila$iyorum. Butun bu du$unceler beynimi me$kul ederken uzun bir sure, ama yava$ yava$ yuruyorum evin yakinlarinda. Hava soguk, uzerimdeki siyah uzun deri ceket isitmiyor. Kollarimla kendimi sariyorum, ve yuruyorum. Yururken du$unmeyi cok seviyorum, ancak hava cok soguk, ve kendimi eve atiyorum. Muzik aciyorum. Yatagin ko$esine oturarak sirtimi duvara dayiyorum, dizlerimi gogsume cekerek buzuluyorum. Bob Dylan, "One More Cup Of Coffee" derken kalkip kendime bir fincan kahve alip yine yataga buzuluyorum. One more cup of coffee before I go, One more cup of coffee for O go... Gitmek fiili. Bu fiili sevmiyorum. Ve sanirim hayatimin hic bir doneminde de sevemeyecegim. Zaten degi$en bir$ey de yok. Yine gozlerimi ya$lar burudu, ve yine aglamaktan kaciyorum. Telefonum caliyor. Nasil olabilir bu? Arayan sensin. Otobus Bolu’da mola vermi$. Her$ey yolunda, hic bir sorun yok diyorsun. Beni araman beni umursuyor oldugun duygusunu beraberinde getirerek nufuz ediyor beyin damarlarima. Haykirmak istiyorum, oysaki konu$amiyorum bile yine. Konu$amiyorum. Konu$ursam goz ya$larim beni bogacak biliyorum. Oysa ben, sesimin bile titredigini farketmeni istemiyorum. Ke$ke sana uzun bir sureden beri soylemek istediklerimi gozlerime bakarak anlayabilsen diye du$unurken seni ozleyecegim diyorsun. Bende seni diyebiliyorum sadece, hic olmazsa bunu soyleyebildigime sevinerek.

Seni sevmek bana aci veriyor. Seni sevsem bir turlu, sevmesemse ya$ayamam herhalde. Belkide sen benim ya$ama baglanmam icin son bir $anssin. Cektigim bu acilar yetmez mi artik? Cok sevip kaybetmedim mi bir kere? Uzun sure tum sevgilerden kacmadim mi ben bir ba$ima, kendimi bile sevmeyerek? $imdi neden cok sevip senin olamiyorum? Bu gunlerin sensizken cabuk gecmesini umuyorum. Uykusuz geceler beni bekliyor, biliyorum. Beni ozleyecegini soyledin. Siz erkekler kizlarin kafalarini kari$tirmak konusunda cok ba$arilisiniz, ve bizlerde bo$ hayallerle aldanmak konusunda belkide. Her nerede olursan ol, ben nerede olursam olayim. Aramizda kilometrelerce uzaklik olsa bile, ne farkeder. Kalbim seninle benim. Istersen ozluyor, du$unuyor ol beni, istemezsen bu hic dert degil ki. Sanirim aldandim ben tamamen sana, senin haberin bile yokken. Kalbim aciyor, sizliyor, siki$iyor. Tipki onceki gibi... Yeniden hissedebildigimesevinmeliyim belkide tum bu hisleri. Belkide sevinmeliyim artik bende kalmadigini sandigim, tum bu duygulari kaybetmedigime. A$k sarho$ eder, seni senden alir demi$lerdi, demi$lerdi de, ben bunun birkez daha olabilecegine hic ihtimal vermezdim. Oysa seni gordugum andan itibaren, bamba$ka biri oldum. Epeydir de ayni yerlerdeymi$iz meger, ve ortak insanlarla. $imdi kar$ila$mamiz bir tesaduftur belkide. Belkide kader gercektende inanilasi bir$eydir. Sende ne buldum bilemiyorum. Ne yazik ki elimde degil, kalbimdeki bu hissi atamiyorum. Ke$ke sende ayni duygulari hissetsen, deliler gibi sevsen beni. Yirmidort saat beni, aci ve ozlem dolu du$uncelere mahkum etmek yerine, seni seninle sevmeme izin versen ke$ke. Artik onun surati gelmiyor gozumun onune, sen varsin birtek hayallerimde. 98’den beri pe$imi birakmayan, adeta bir hayalet gibi heryeri, tum benligimi dolduran duygular artik yok. Yerine senin yuzun var hayallerimde, nereye baksan sen varsin artik. Sanki butun benligime sen hukmetmi$, beni yeni bir ben yapmi$sin tum gecmi$ acilarimi surgun ederek. Beni belkide gokyuzunden izleyen, varligini yokluga teslim etmi$ ki$iye ihanet ettigimi du$unmuyorum artik onca yildan sonra, senin ismini yazarken herbir noktaya. Kar$ilik almaksizin, kar$ilik alamayacagimi bildigim halde, senin gozlerine bakarak seni dinlemekten, o ye$il gozlerine siginmaktan ba$ka bir$ey gelmedi elimden. Burak ye$ili gozlerinin beni farketmesini dilemekten ba$ka pekde bir carem yoktu aslinda. Seni sensiz ya$iyor, sensiz seviyorum. Ayni onun beni onsuz birakip gittigi gunden sonra devam etmek zorunda olan hayatimin her aninda onu onsuz ya$attigim gibi. Oysa $imdi daha farkli her$ey. Seni gordugumden, seninle tani$tigimdan beri adeta icinde ya$adigim hayal dunyasindan siyrildim, ciktim. Oysa kendimi yeniden icinde buldugum gercek dunyada, gulmeyi seninle hatirladim aglamakken tek dostum. Ke$ke sarilabilsem sana, heran gozlerimi dikebilsem icimi isitan ye$il gozlerinin harelerinde kaybedebilsem kendimi. Oysa $imdi dahada uzaksin bana, yanimdayken bile uzak hissederken ben kendimi sana. Ikimiz de ayri yerlerde eglenecegiz, ayri yerlerde gulup, ayri yerlerde sikilacagiz. Yinede sadece ben, seni du$unecegim, seninse beni du$unebilme olasiligina sarilacagim, birde gozumun onundeki hayaline. ... DEVAMI PEK COMING SOON!

      Last edited on: 20.03.2005

HIKAYE 3

Uykum kacti yine i$te. Ne guzel degil mi? Uyku perisi, sana ihtiyacim var. Uyandigim zaman hep ayni yuz beliriyor karanligin ortasinda, ayni du$unceler sariyor beynimi. Uyku perisi, gelip beni uykunun yumu$ak kollarina birakir misin? Guzel ruyalar gormemi saglar misin? Ayni $eyler yine beynimde donup duruyor. Benim ba$ka bi i$im yok mu? Ba$ka hic bir derdim tasam yok mu da hep ayni $ey beynimi gagalayip duruyor? Uyumak istiyorum. Huzurla. Ansizin nedensiz uyanmalarla uykum boluk porcuk olmadan... Birtek sana sarilarak uyudugumda huzurla uyuyabiliyorum. Beni kollarina aldiginda, burnumu boynuna dayadigimda, kokunu kalbimle soludugumda o huzuru yakalayabiliyorum. Nefes sesini dinleyerek guven buluyorum butun guvensizlikler arasinda... Nefes sesine nefesimi uydurmaya cali$iyorum bazen. Uykun benim cennetim, cunku yuzun o zaman daha bir melek. Cunku sen uyurken, sadece sen ile ben oluyoruz belkide senin haberin bile olmadan.. Yuzunu korkmadan inceleyebiliyorum.. Gozlerinin ardinda ne oldugunu du$unmeden, ne sana a$ik kadinlar, ne sevdiklerin, ne birlikte olduklarin, ne kacamaklarin, ne gecmi$in, ne yarinin olmadan... Orada a$kima dar gelen sevgi sozcuklerini soylememeye cali$maya ihtiyacim yok, yuzune bakarak istedigimi fisildayabilirim sana, asla bunlari senden duyamayacagimi anlamaya da gerek yok, buna ac gozlerle de yuzune bakabilirim hic cekinmeden. Sana sevgimi anlatmaya, ispat etmeye ihtiyacim yok orda artik, cunku bunu zaten tum sessizlige haykirabiliyorum o an, o sessizligi hic bozmadan. Beni gercekligin o soguk, o acimasizligiyla saran ve alip senden otelere savuran hayatin di$indaki tek kaci$ tunelim uykun.

Nefes sesini dinlemeye ba$larim. Gittikce agirla$ir nefesin. Ilk once sana sarilan bedenimden ayrilirsin uykunun derinliklerinde giden patikada, sonra sirtini donersin bana. Yatagin bir ucuna buzulurum bense yalniz ve u$uyen bir pisicik gibi.. Usulca sarilmak isterim sana arkandan yapamam. Bunu neden yapamadigimi bile bilemem, ama sanki bir guc, cogu sozu dilimden sokup aldigi gibi, bu hareketi de bedenimden koparir alir sanki. Yatagin bir ucuna siginmi$ bir $ekilde bedeninden kovulmak, hayatindan kovulmak gibi benim icin ama sen bunu bilemezsin. Sigindigim, huzur duydugum tek cennetten kovulmak gibi bir$ey. Beni uykunda terk etmen, yaniba$imdaki sensizlik, gercek hayatta terk edebilecek olmandan bile agir gelir bazen.

Aslinda ben seni sen farketmesende kilometrelerce, $ehirlerce uzagindan sevdim oysa bi o kadar da yakinindan sevmekteydim. Seni umutsuzca, beklentisizce, hayallerce sevdigimi hissettim uzagindan, yaninda bile olsam. Hayatimi oyle oldugu gibi biraktim. Hayatina geldim, ama kalbine giremeden mi sevdim inan bazen bilemedim, kavrayamadim, cozemedim. Neyiz biz o hic du$undun mu? Neyiz birbirimiz icin sevgili? Geldim. Bana destek olacak, sirtimi verecegim bir a$kin yoktu arkamda. $efkat verecek, icimi kendi sevgisiyle dolduracak, sevgisiyle sevgimi peki$tirecek biri de... Oyle cesaretsizim ki kar$inda bazen ve oyle acik sozlusun ki bana kar$i, ancak iddiasiz bir siginmaci olabildigimi hissediyorum hayatinda. Hayatina iltica etmek isteyen bir salak a$k surgunuymu$ gibi hissediyorum kendimi sadece...

Durustluk kimi zaman yalanlardan cok daha acimasizmi$, sevgili... Gercegin buzdan ulkesinde yapayalniz kalan yurek, hayatta kalabilmek icin yalanlari bile ozleyebilirmi$ kimi zaman... Bana aksini ispat etmek icin elinden geleni yapsanda buz adam, buzlar ulkesinde biraz olsun isinabilmek icin, aslinda beni sevdigin yalanina inandirdim ben de kendimi...Kar$iliksiz, guvensiz, sessizce ya$anan bir a$k... Kalbinde degil miyim gercekten? Neyiz biz soylesene? Arkada$ mi? Dost mu? Sevgili mi?..

Ve bir gun gelecek, unutulacagim. Ve bu sorular birer bicak gibi saplanacak yuregime ve yuregimde yanitlarini bulacak. Unutulu$ hepsinin acimasiz cevabi olacak. Sonrasi dipsiz bir karanlik... Sonrasi caresiz bir cildiri$... Ba$ka bir kolda mutlu olmaya cali$incaya dek. Ve yeni bir oyunun kapanan perdesinin ardindan, yepyeni bir oyunun hazirliklari ba$layacak.

Hayata kari$mamak icin tek kalkanim, tek siginagim belki a$kin. Tek silahimi yitirip hayata teslim olacagim. Alacak beni savuracak ba$ka bedenlere, parcasi olamadigim o kirik dokuk oykulere...

Kirginlik kimlik degi$tirdi ve vazgeci$ oldu benim icin zaten. Hep boyleydi. Yine boyle olacak. Unutmanin en agiri unutamadan unutmak degil mi sence de? Seni sonsuza kadar kaybetmek kimlik degi$tirip unutmak olacak benim icin. Sonsuza dek kaybettiklerimin hayaletleri arasinda, once sik sik, sonra seyrekce ugrayacaksin bellegime. Seni unuttugum yalaniyla hayati kandirmaya cali$inca hayat hic olmadigi kadar acimasiz tokatlar indirecek yuzume, taa ki seyrek ugrayi$larinin arasinda hayaletin iyiden iyiye belirsizle$inceye dek.... Sonrasi dipsiz karanlik... Sonrasi hatirlamaya bile dayanamayacagim du$ yikimlari... Sonrasi kesif, karanlik ve rutubetli bir kuyu... Koskoca bir bo$luk... Sonrasi "yalnizlik" kelimesine sigmayacak kadar derin bir yalnizlik...

Uyku perisi diye bir$ey var mi? Hey! Var isen haydi gel. Bak yine ayni $eyleri du$unup durdum butun gece. Yine ayni $ey oldu i$te... Uyandigim zaman ki ayni yuz belirdi karanligin ortasinda yine, ayni du$unceler sardi beynimi i$te. Uyku perisi, gelip beni uykunun yumu$ak kollarina birakir misin? Guzel ruyalar gormemi saglar misin artik? Haydi...

      Last edited on: 20.03.2005

HIKAYE 4

Bugun cok karamsar bir gunumdeyim yine. Iki gunden beri kafami kurcalayip duran bir konunun aslinda yillarin birikimi oldugunu, bir de ustune ustluk ozellikle benim gibi bir cok genc insan tarafindan da buyuk bir sikinti olarak kabul edildigini fark ettigimde, kendimi bununla ilgili bir$eyler karalarken buldum. Her birimizin, hatirlayamadigi ve ba$kalarina itimat ettigi hayatlarinin orta yerinde buyutmeye cali$tigi istekler vardir. Gucluklerin arasinda, ne tarafa gidecegini bilmeyen minicik bir cocugun goktugu sag gozya$lari oluverir kimi zaman sevgilerimiz ve icimizde buyuttugumuz urkeklik, cok $eyler kaybettirir bizlere. Herbirimizin kendisine has gecmi$leri oldu. Yitirdigimiz, kar$iligini fazlasiyla odedigimiz, acisini, huznunu, mutlulugunu hep hissettigimiz gecmi$lerimiz... Bircok kaybedi$in acisini cektik, pi$manliklarimiza aglamaktan gozumuzu kirpmadigimiz geceler oldu kim zaman. Bazen daha o gecenin sabahinda hayatimda hic pi$man olacak $ey yapmadim dedik, unutmak istedik. Zamani geri dondurebilip bir$eyleri degi$tirmek, duzeltmek istedigimiz anlar mutlaka olmu$tur. Ya da her$eyi unutup gecmi$e gommek istedigimiz zamanlar. Bazende icinde bulundugumuz o anin hic bitmemedini dilemi$izdir icin icn. Nedense hep, diger zamanlara nazaran o guzel anlar cok daha cabuk bitmi$tir. Ya da aslinda bize oyle gelmi$tir. Belki bir cogumuz, kimseye guvenmeden, tutunmadan, sokulmadan bir ya$am surmeye cali$tik, ya da bunu er ya da gec ogrendik bu dunyada. Kimi zaman kendimizi bulamadik cunku, ba$kalarinin olmamizi istedikleri $ekillere burunmeye ugra$iyorduk. Kimi zaman ise kendimizi kaybettik kendimiz gibi olmak isterken. Belki hic bir zaman bu dunyanin bormal insanlarindan birisi olmak istemedik. Oysa ki takdir edenler olacaktir ki, insanlar bizim gibileri bu $ekilde kabul etmeye asla yana$madilar. Bizi anlamak istemediler. Kendimizi kaybettigimizi sandigimiz anlarda bile, aslinda bir siradanlik maskesi takmakla birlikte, kendimizden hic bir$ey kaybetmemi$ oldugumuza inaniyorum. Sanki diger insanlarla aramizda bir kutupla$ma var. Her yerde tek tip insan gormek istiyorlar. Peki ya kendimi ide iclerinde hissettigim, biz diye adlandirdigim insanlar ne istiyor? Biz sadece monotonluga kar$i, ozgurluge du$kunuz. Her$eyin yogun emeklerle elde edilmek zorunda oldugu bir dunyada, siyaha mavi, maviye siyah diyebilen, bunu sorgulayabilenleriz. Biz bugunu ya$ayanlariz. Gecmi$; gecmi$, gelecek; gelecekse, bugun icin yaptiklarimiz gecmi$e kalirken, zaten gelecege yon vermiyor mu? Aslinda hic de ya$anilasi bir dunyada dogduguma inanmiyorum ben, ya da biz dogana kadar cilki cikti dunyanin. Birbirimize dar ettik cogu zaman... Bu dunya icin cogu zaman cali$ip didinmenin zor geldigi oldu mu size de? Yaptigimiz muhabbetler sonucunda benimle ayni fikirde olan bir cok arkada$im var gibi gorunuyor. Sizin de kendinize has kurdugunuz bir dunyaniz var mi? Benim var. Orada ya$adim a$klarin en delicesini, sevginin en safini, dostlugun en temizini, nefretin en acimasizini, korkunun en nefes kesenini... Mutlulugun en mutlusunu, acilarin en acisini kendi dunyamda ya$adim. Yalanlarimizi yine kendi dunyamizda, kendi dunyamiz icin soyledik oyle degil mi?... I$te boyle savunmasiz cumleler kalmi$ elimde, dilimde. Onlara simsiki sariliyorum i$te boyle. Sakin ya$amdan bikip kacindigim gelmesin akillara... Kendimi diger insanlardan farkli hissediyorum ben. Ya da insanlar benden farkli... Kendim gibi insanlarin da var oldugunu biliyorum neyseki. Unutmamak lazim ki mutlaka ya$amak icin bir neden vardir, yeter ki siz kendiniz olun, ve kimsenin boyundurugu altinda kalmayin. Siz siz olun, siz olun...

       Last edited on: 05. 03.2005

Doing Death
Doing death!
I’d do in the same, with a smile to you!
Don’t waste your breath,
Death is down, in the depths of my heart.
Now I won’t waste my time on living!
You think death is cold and cruel,
But you are wrong, it is now my friend,
     as I was feeling cold ever since I was born.
Unfold your arms and never cry after me,
You don’t need to feel sorrow.
Death is much better for me,
     no remorse, no repent, no hesitation.
Give me your last love that I’ll take to my grave
And be still and stiff,
because only the strong can survive.
Never ask anything, never interrogate.
It is my brain that failed in front of life, and nothing new.
Ahh! I’ve lost my way in this bloody world.
Only death can wash it away,
     this drives me insane.
You know, I wait my whole lifetime for you,
I remember to promise.
Now I am sure you understand…
I am a liar, I was a liar,
It is a wild blood in my veins,
I feel too weak in front of life.
The time is approaching,
     it is nearly the time to go.
I am going to die alone,
     as I was all alone in this life.
My hands are tingling, as I am bloodless.
There is a vertigo, and a
     headache as I’m crawling.
There is a darkness, that
     swallows me as I’m shaking.
Something is dragging me down,
All struggles are useless, as I’m screaming;
DIAMORPHINE.
Damn everything all down,
Damn it all down to hell, where I’ll go.
I’m on the line, between world and hell.
I was too weak to survive here,
Just open the doors of hell,
     so I will walk inside…
Well on my way where I have graze,
     where it swallows me,
With hell in my eyes, and with death in my veins,
     the end is very close.
As it takes me into its darkness,
I felt no need to survive.