Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!
 
Cennet'den Geliyorum

Geç olmuş yatıyordum
Fakat uyku tutmadı ve kalkıp,
Yakıverdim şamdanı.
Gecenin zülüfleri, seccademin püskülleri
Yativerdim pusuya
Vakit gelmiş tavına, tecelliyat avına.
Kur'an dinliyorum Davut (a.s.)'dan
Canım da nasıl istiyordu zaten.
Zerrelerimin ihtiyaci, kulaklarimı deliyor
İşte sesler geliyor
Hani bir de ağlamasam!..
Ne kaldı o bayrama dedim de durdum
Kur'an sesi gel diyordu peşimden
Ben de gittim.
Seyyah olup o alemi gezerim
Ve.. peşpeşe neler sezerim.
Uykum gitti yücelerin katına
Ne güzelmiş hayal avına.
Sanki canım kuş idi
Seyahatin başlangıcı biraz yokuş idi
Öyle bir yol; yeşillikler, rayihalar peşpeşe
Mızrak boyu yakıncaydı, selam verdim güneşe.
Çayır çimen kilim sermiş, geçiyorken piyade
Ilık rüzgar, bülbül sesi;Kur'an daha ziyade.
Duygularım şahlanıyor, kalben inlemek gibi
Olmaya devlet cihanda, Kur'an dinlemek gibi.
Şimdi ise nideyim?
Düşündüm ki cennetlere gideyim.
Gittim de gittim.
Yaklaşınca nihayet
Kulağimda şu ayet
"Hüve mevlakum"
"Esselamü aleyküm"bekçilerle karşılaştık
"Ebedi kalıcılar olarak girin cennete" dediler.
Tevhid çekip ilerledim, bakınıp şaşkın şaşkın
Dünyanın tadı yokmuş, ne leyla'nin ne aşkın
Anlatması mümkün değil, tarifinden acizim
Her tarafı ışıl ışıl
Cam göbeği ve yeşil.
Şeffaf şeffaf
Aman yarabbi, ne tuhaf?
Aklimdan. Belkis gecti
Gezdigi saraylar hicti.
Binler kere, yüzbinlerin misli misli katmer
Her biri ayri renkte yildiz var.
Bu ne güzel bir koku,
Hersey var, yoktur yoku.
Geziniyor yetmis kokulu güller
Sinelerde zehir olmus, görünmeyen gönüller.
Kullar mesrur,
Her taraf nur.
Her köse sehr-I ayn
Hurilerin terennümü köpüklerden mülayim
Iste gelen bir dilber,
Ustünde tüller
Yaklasti durdu
Hatirimi sordu.
Elinde kadeh var, sunuyor.
Cennette ayak izim, hem içirdi hem içti
Ne kadar gencti.
Ceylan gözlü derler ya, evet öyle
Hem iri iri, hem kuzguni, hem meftuni
Yürüdükçe inci mercan döküyor, iligi gözüküyor
Endam ediyor, boyun büküyor, yürek söküyor.
Sanki düsmüs gökkusagi kirpigine takilmis
Yanaginda gamzeleri, sule sule yakilmis.
Hele ki tebessümü
Unutturur ölümü.
Gönül ya bu, sevdalandi,
Aklim dolandi.
Arzum sevgim kosustu
Müsterekte bulustu.
Arzu evse sevgi ona tavandir
Sevgi yoksa arzu zaten yavandir
Dedim ona: Düste dahi senin gibisi yok idi
Dedi bana: Dünyada iken ibadetim cok idi
Dedim ona: Sizde vuslat varmidir?
Dedi bana: Bos durmasi kar midir
Dedim ona: Tutalim mi elele
Dedi bana: Cenneti bir gez hele.
Dedi ve gitti,
ordan seyirtti.
Yürüyorum ileri
Görecektim neleri.
Ayagim ciplak
Kadife toprak
Iste tuba dallari
Iste irem baglari.
Iste güller bülbüller
Lal kesiyor diller.
Agaclar meyve yüklü;taru taze her yemis
Katiyyen beklememis.
Tanisiklik veriyordu dünyadan fakat cok farkli,
Tatli mi tatli
Mehos mu mehos
Anlatamam bos.
Günes vardi, gölge vardi, birbirinden hos
Agaçlarin sesi,kuslarin sesi
Ve yolun cazibesi, yürütüyordu beni.
Ayak izleri coktu
Ne güzel, toz da yoktu.
Selsebilden su ictim
Sonra bir yere gectim.
Üc bes arsin aralikli nehirler
Kenarinda sedirler.
Sarap akar, su akar, süt akar
Biri bal, istedigin kadar al.
Ne biktirir, ne yakar, hep akar
Etrafinda mü'minler
Hudhudleri dinler
Uzaninca eller
Çekirdeksiz meyveler iner
Bir meltem üfül üfül
Rengarenk gül
Süslü püslü koltuklar var, etrafi altin
Bir güzelki yasayisi, cennetteki halkin.
Kimi sarki okuyor, kimi gergef dokuyor
Kimi celenk takiyor, kimi kina yakiyor.
Biri dalmis bakiyor, o da ben.
Soguk da yok, sicak da
Ucar gibi ayakta yürüyordum
Ve köskler görüyordum cevrede
Hemde ne kadar muazzam
Azam mi azam.
Dedim simdi nideyim
Tefe'ülden birisine gideyim
Bahcesinde yavasca ilerledim
Hasmetinden terledim
Yaklasinca merak ettim
Acep kimedir nasip?
Kapisinda yaziyordu "Ya Cüleybib"
Altin kapi acilinca geriye
Destur geldi, giriniz içeriye.
Merdivenler yumusak tüylü hali
Kimbilir ne pahali
Duvarlarin yüzeyleri pür isik
Gözlerim kamasik, ayaklarim dolasik
Yesil isik, kirmizi isik Lamiane birbirine karisik
Pencereleri gümüs, camlari sirça
Bir ayet yazili, her nereye bakinca
Yükselmis dösekler varçevresi
Incilerle müzeyyendi perdesi.
Süslü süslü koltuklar
Ihtisamli tahti var
Hem gittim Cüleybib'in yanina
Huriler girecekti ta.canina.
Gözlerini yalniz o'na hapsetmis
Sayilari iki, fazlasi yetmis
Bir elinde kitap Hurilere hitap.
Hikmet söz ediyordu
ALLAH diyordu.
O yüzünün ziyasini, günes görse kiskanir
Kamer görse, kendini üvey evlad sanir.
Bir elinde yetmis kokulu güldü.
Bana güldü.
Dedim o'na: "Ya Cüleybib cennet ne kadar güzel"
Dedi bana: "Ihlas var ya, cennetten daha güzel"
Dedim o'na: "Ya Cüleybib bu kösk ne kadar güzel"
Dedi bana: "Sohbet var ya, köskten daha güzel"
Dedim o'na: "Ya Cüleybib sen ne kadar güzel"
Dedi bana: "Hamza var ya benden daha güzel"
Dedim o'na: "Hamza hangi köskte yasiyor?"
Dedi bana: "Burada degil, Afkan'da savasiyor"
- Ne zaman gelir?
- Allah (c.c.) bilir
- Canim isterdi ki görsün
- Meydanda görüsürsün.
Dedim o'na: "Ammar nerede, çok isterdim göreyim"
Dedi ki söyleyeyim:
- Annesiyle babasiyla nasil karsilastilar
Geldigi gün sarildilar, hala ayrilmadilar
Ne yüzünü gören oldu, ne duyuldu sesi
Cennetlerden tatliymis ebeveynin sinesi.
- Oyle ise söylermisin Ibn-I Erkam nerede?
- Sohbet varmis "gidiyorum" demisti sakirdlere
- Nerede bulunur?
- Her sohbette bulunur, çayin sekeri olur.
- Ne zaman gelir?
- Allah bilir.
- Ya Ebu Zer?
- Haa, o mu? O hala yalniz gezer
- Görmem nasil olacak?
- Meydanda bulunacak.
- Peki "Ustad" nerede, hani o piri fani?
- Gördügünde sasiracaksin yine öyledir hali.
- Yaa.niye?
- Rabbim o'nu öyle seviyor diye.
Dedim "Görmek istiyorum nerde Ebu Hureyre?"
- O da gitti bir yerlere.
- Oralarda isi ne?
- Kedilerden biri kayip, gitti onun pesine.
- Acep simdi ne yanda?
- Görürsün meydanda.
- Meydan dedigin nedir?
- Su yoldan ötedir.
Bir meydan ki yemyesil
Nasil anlatasi dil?
Ortasinda Ruhullah'tan bir agac
Cevresinde yapraklari nur sirac; hafif de yamac
Bir agac ki nagmelerin ahengi
En güzel sarki ne ki?
Bam teline geliyor, sine deliyor.
Etrafini dolanmaya ne zaman ki baslanir
Devenin yavrusu olsa, bitiremez yaslanir.
Etrafinda sahabeler
Musiki dinler
Mest olur baslar
Gezinir kuslar, sende yavaslar.
Huriler dolanirelinde bade
Aklindan geçene, geçmiyor vade.
Sen simdi yürürsün
Gidince görürsün.
- Kimler vardi?
Lutfen söylermisin ya Cüleybib
- Herkes orda, hatta Rabbim demistir O'na "Habib"
- Ne diyorsun?
- Daha mi duruyorsun
- Selamun aleykum
- Aleykum selam.Görüsürüz orada.
Husu ile seyrederek her yeri
Bir parlak ki kenarlari
Ciceklerle mzeyyen
Geçene selam diyen.
Ayagim çiplak
Kadife toprak.
Inciden çakil taslari
Ne tümsek var, ne yokuslari.
Agaçlardan birisiydi, egildi
Elime bir nari geldi.
Yedim, ilerledim.
Hafif günesti
Bir meltem esti.
Sarigim düstü
Kuslar gülüstü.
Kokuyordu buram buram zencefil
Ne muazzam bir sebil
Yürüdükçe gelincikler, laleler
Bana yüzünü döner, aynasiyla nilüfer.
Sag cenahtan bir güvercin "gu" dedi
Yaklasinca "su" dedi
Verdim içti "Hu" dedi
"Isteseydim su gelirdi, istedigim bu" dedi
O sirada bir zat gördüm nurani
Sanki tanidim hani
Yolun saginda, agacin yaninda
Fakat üzgün
Ve süzgün.
Agaca yaslanmis
Kirpikleri islanmis.
Dedim "nedir kaygin", fakat o durgun
Anladim ki o nurani gonulden vurgun.
Ben sustum, o sustu
Sonra kendi konustu
Dedi: "Neyana?"
- Gidiyorum meydana
- Ilk defa mi?
- Evet
- Ne mutlu sana
- Sen de gel
Yine sustu, sonra konustu
- Bu kaçinci buraya dek gelisim
Fakat gidemeyisim
Sayisini unuttum
Heyecanimi hep yuttum
Cesaretim olmadi, geldigim yolu tuttum.
Içimden çok seyler duyarim
Cok heyecanlanirim
Fakat içimdeki bu heyecanlari
Dile getirmeye muktedir degilim
Ben o nameden müteheyyicim
Yoktur ihtimali terennümün
Aglarim anlatamam
Söylerim dinletemem
Dili bagli kalbimin
Bundan çok bizarim
Sehidim yok, gömlegine hediyelik sarayim
Hizmetim yok, hangi yüzle huzura varayim
Ben bir bahti karayim
Sine hahem serha serha ezfirak
Tabe guyem serh-i ferdi istirak
Parça parca olmus sine isterim
Isterim ki esas derdimi anlasin
Esas derdi dertli olan anlar
Serha serha sine isterim, isterim ki anlasin
Ah Rabbim, ah Rabbim!
Küfür bir tekme vurdu
Senin, üzerinde adin dalgalanan o bayragi
Taa, üç asir once yikti.
Ah Rabbim!
Uç asirdan beri kösede bucakta
Her yol kivriminda sana küfürler savruldu.
Seni temsil eden maarif çoktan
Hak ile yeksan oldu, yerle bir edildi.
Ah Rabbim!
Biz sana zahiren sahip çikiyor olduk
Ama sövüldügün yerde ürpermedik
Hakaret edildigin yerde kükremedik
Verdigimiz seyleri, cimrilik gibi sadece
Zekat olçüsünde verdik; sahlanamadik
Küheylanlar gibi sahlanamadik
Rabbim. dedi agladi
Sözü böyle bagladi
Çömeldi yere yine agladi
Çok bekledim bitmedi
Eliyle "sen git" dedi
Söz dinlemem gerekti.
Basladim yürümeye, muradimi görmeye.
Kadife toprak
Ayagim çiplak
Bu yol ne kadar uzak
Bir kamçi kadar yeri dünyaya bedel
Sümbül açmis iki cenah
Hu çekiyor goncalar
Ritm tutmus sallaniyor
Bes yaprakli yoncalar
Uhuvveti var, günesle meltemin
Huzur veriyor, sürur veriyor.
Misk-i anber kokuyor her yan
Acaba çok mu uzakti meydan?
Ilerlerken ileri, neler gezdim neleri!
Bütün sahabeleri görecektim,
Huzeyfe'yi, Bilal'i
Asim bin Hilal'i, Hanzala'yi, Talha'yi
Ebu Derda'yi, Sad bin Ebi Vakkas'i
Ibn'i Abbas'i, Muaz bin Cebel'i
Abdurrahman bin Avf'i görecektim
Ve Kaab'i, Musab'i
Selman'i Farisi'yi ve cümlesini (r.a.)
Terennümle anmak bile yetmiyor adlarini
Cok merak ediyorum Cafer'in kanatlarini.
Bir tahayyul geçiyorki gözlerimin önünden
Göz kapali seyretmesi gönülden.
Ayni birlik, ayni dirlik
Mubarek "besi birlik"
Ebu Bekir, Omer, Osman, Alim
Aman Allahim, aman
Aralarindaki de kim?
O'na demis Rabbim "Habibim"
Ne güzelmis nasibim ki O'nu görecegim
Ve söyle diyecegim:
"Elfi elfi salatin ve elfi elfi
Selamün aleyke ya Rasulallah
Anam babam sana feda olsun
Sen!..
Gördügüm su cennetten
Basa konan devletten
Yigin yigin servetten
Kesrat ile hürmetten
Izzetten ve lezzetten
Ve en güzel suretten
Daha da güzelsin
Ya Rasulallah!
Canim sana feda olsun.
Sen!..
Sine puryan sefkatten
Insan üstü kuvvetten
Mujdeli son nefesten
Borcumu demekten
Arsi tutan melekten, yanindaki semekten
Yemekten icmekten
Daha guüzelsin Ya Rasulallah!
Ciger parelerim sana feda olsun
Sen!..
Kardesimiz Yusuf'tan
Kucak dolusu yakuttan
Magripten masripten
Içi dolu besikten
Agladigim geceden
Daha daha niceden
Daha da güzelsin Ya Rasulallah!
Gelecek zürriyetim sana feda olsun"
Diyecegim. Evet öyle diyecegim
Ne kaldi ki, iste surada görecegim
O sirada önüm gözüm biraz aklasti
Anladim ki yaklastim.
Biraz sona gelecekti o meydan
Ne müthis bir heyecan.
Zemin henüz gözükmemisti
Uzerinde sema tasviri gayr-i kabil
Fakat bu cahil yine bir kac söz ediversin.
Atmosfer tamamen nur, büyük mü buyuk
Onlarda solunum nur mu olsa gerek?!
Akil ermeyecek!
Ne talihli bir kulum
Var miyim, yok muyum?
Düsünüyorum Melekler semada sema ediyor
Halka halka dönüyor
Ne güzel halkalar!
Yan yana, dizi dizi ve saf saf.
Sevgileri tavaf.piril piril parliyor
Sema yildizi gibi.
Demek ki simdi onlar görüyorlardi HABIBI
Uzerlerinde bir taç var
Meleklerin üstünde ve semanin üstünde
Nur üstüne nur, direksiz bir sur sanki
Geçtigim yerleri unuttum.
Fakat unutmadigim bir sey var
Nedir bu içimdeki nukte?
Sevincim büyüklükte.
Neden bastan beri hep bu yari sevinç?
Aklimdan çikmadi ki hiç
Niçin üzülüyorum?
Sorumun cevabini biliyordum.
Her sözünü hatirladim heyhat!
Ne demisti o nurani zat
"Parça parça sine isterim
Isterim ki esas derdimi anlasin.
Ah Rabbim, ayaklanamadik
Kuheylanlar gibi sahlanamadik
Hizmetim yok ki
Hangi yüzle huzura varayim?!
" Demisti.Evet öyle demisti
Peki ya ben! Ben ne yapmistim ki
Ve simdi ne yapiyorum?
Birden durdum, vuruldum sanki
Ne kadar akilsizmisim
Parmaklarim agzimda
Çoktandir böyle aglamamistim
Ne yapayim simdi?
Karsimda cennetin en güzel yeri
Nasil döneyim geri?
Nasil döneyim?!..
Birakip Peygamberi, Sahabeleri
Ama yol bu, erkan bu.
Eli bos gidilmez ki Yakistiramam kendime
O kadar da yüzsüz degilim hani!..
Ah. beni gidi beni!.
Ah. beni gidi beni!..
Ne yapsinlar seni
Boyunduruk yerde
Düsmanlar içerde
Kimse düsmesin böyle derde.

(Amin)