Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!

 

HEMŞİRELİK

 

   

 

Hemşirelik her ülkede toplumsal sistemin temel bir öğesi olmakla beraber, hemşireliğin geleneksel annelik modeli ile özdeşleşen kimliği onun bir sağlık disiplini ve meslek olmadaki konumunu zorlaştırmıştır. İnsanı sağlık ve hastalıkta doğumundan ölümüne kadar geçen sürede anlamaya temellenmiş hemşirelik, meslek statüsüne erişme çabası içindedir.

 

İnsanın yaşam sürecinin her evresinde farklı biçimde gereksindiği bakımı iyileştirme, destekleme, yaratma ve bilgilendirme gibi değişik yardım türleriyle sağlayan hemşirelikte insan, toplum, yaşam, sağlık ve hastalık gibi temel kavramların ilişkisi mesleki ve sosyal açıdan deontoloji bilimi ile kurulabilir.

 

Hemşireliğin tarihi gelişiminde önce geleneksel rolü olan “hasta bakımı” daha sonraları ise çağdaş rolleri olan uygulayıcılığı, eğiticiliği, araştırmacılığı ve yöneticiliği oluşmuştur. Tek tanrılı dinlerin her üçünde de Tanrı’nın emirlerine uygun ve hayır işleri hedeflenerek hastalara bakım verilmiştir. Hasta bakımında ilk örgütlü hizmet manastırlardaki bazı yardım iş ve bakım hizmeti veren dekon adı ile bilinen erkeklerle ve dekones adı verilen kadınlarla gerçekleşmiştir. Ortaçağda İslamiyet’te tıp, hastane ve vakıf hizmetleri gelişirken Hıristiyanlık’ta rahibelerin hasta bakımı ile otaçağın başlarında oldukça etkili olmuş ama daha sonraları katı ve baskıcı kilise kuralları ile gerilemeye neden olmuş, ancak Rönesans ile birlikte yenilik ve gelişmeler tıpta yeni buluşları hızlandırmıştır.

 

Bu döneme ait en güçlü kurum örgütlenmeye başlayan kilise ve ona bağlı manastırlar olup, bunlardan en önemlileri Lyon ve Paris’te bulunan “HOTEL DE DIEUadı ile bilinen hastanelerdir. Feodal Sistem ve kilisenin neden olduğu en önemli sosyal olay, Haçlı Seferleri’dir. Avrupa’dan Kudüs’e dek savaşta yaralanan, hastalanan asker ve insanlara bakım için büyük şehirlerin surları içinde hastaneler kurulmuş, buralarda bakım görevi askeri rahiplere verilmiştir. Böylece hemşireliğe ilk kez askeri düzen ve çok sayıda erkek girmiştir. Bunlardan en önemlileri Aziz John Şövalyeleri ve Aziz Lazarus Şövalyeleri’dir.

                                                             Hotel de Dieu, Fransız pulu

 

12. yüzyılda yalnızca Tanrı inancı ve hayır işleri ile hasta bakımını birlikte yürütmenin tam bir bakım için yeterli olmayacağı anlaşılınca, birincil amacı hasta bakımı olan örgütler kurulmuştur.

 

18. yüzyılda J.Howard ve Elizabeth Fry’ın mahkumlarla ilgili çalışmaları hemşirelik reformuna ışık tutmuştur. Dekones adayları üç yıllık hasta bakımı, farmakoloji eğitiminden geçirilir, bölümler arasında dekonesler nöbetleşe görev değiştirir ve üniforma giysiler giyerlerdi. İşleyiş biçimi hakkında bilgi edinmek için F.Nightingale’in de Kaiserwerth’te bulunduğu ve bu çalışmalardan etkilendiği bilinmektedir.

 

Uluslararası Hemşirelik Bildirgesi İlk gün zarfı Güney Afrika Cumhuriyeti

 

FLORENCE NIGHTINGALE 1820 - 1910

               

Modern hemşireliğin kurucusu olarak anılan F.Nightingale çağına damgasını vuran, hasta bakımına olduğu kadar sosyal reformist olarak çeşitli toplumsal sorunlara eğilmiş bir liderdir. Varoluşunu çağının ötesine, bugünlere kadar taşıyabilmiş ender insanlardan biridir; çünkü düşünce biçimi, inançları, hemşirelikle ilgili ortaya koyduğu ilke ve yasalar günümüzde de tazeliğini korumaktadır.

Onun büyük başarılarından biri, belki de en önemlisi, hemşire olabilmek için dikkatlice seçilmiş bir grup insanın formal eğitimden geçmesi gerektiği düşünce kavramını ortaya atmış olmasıdır. Bunu yaparak bu uğraşa meslek olma yolunu açmıştır.

 

Adını İtalya’nın Floransa şehrinde dünyaya geldiği için koydular. Kırım Savaşı nedeniyle 21 Ekim 1854’te eğitilmiş 38 hemşire ile İstanbul’un Üsküdar semtine hareket etti. Üsküdar’daki yaralıların ve hastaların bulunduğu Selimiye Kışlası’nda karşılaştığı koşullar ve bunlarla mücadelesi oldukça ilginç bir serüvenin başlamasına neden olmuştur. Aynı zamanda yatakbaşı hemşireliğinde de başarılıydı. Hastalarını daima düşünen fedakar bir insandı. Bilhassa geceleri elinde lambası ile her bir hastayı dolaşır onlara iyileşme umudu ve yaşama sevinci aşılardı.

 

Pek çok ödül almış ve hayranlarının adına kurulan fonda toplanan para yardımları ile1860 yılında Londra’da St.Thomas Hastanesi’nde bir hemşire okulu kurmuştur.

 

F.Nightingale; Türkiye, dantel erörü

 

        

 

Hemşirelikte etkin diğer önemli bir unsur kadınların özgürlük hareketleri sonucu eşitlik ilke ve haklarının önem kazanmış olmasıdır.  Hemşirelik çağdaş yönelişlere neden olmuştur. Bunları bakımda, bilimsel temel, değişen ve gelişen bir bakım odağı, artan bağımsız kararlar ve yeni rollere geçiş, nitelikli ve güvenli bakımı getiren standartların uygulaması olmuştur.

 

            

 

1907 yılında Londra’da düzenlenen Kızılhaç konferansına katılan Türk delegasyonu F.Nightingale’e verilen önemi ve hemşireliğe gösterilen değeri görmüş ve çok etkilenmişler. Daha sonra Washington’da yapılan bir konferansta hemşireliğin bir meslek statüsünde olduğunu gözlemişlerdir. Bunun sonucunda Prof.Dr.B.Ö.Akalın hemşireliğin ülkemiz için bir gereksinim olduğunu belirterek Kızılay Cemiyeti’ne böyle bir girişimi önermiştir. Bu öneriyi değerlendiren Kızılay 1912’de İstanbul’da 6 ay süreli gönüllü hasta bakıcı kursları açmıştır. 1913 – 1914 yıllarında İstanbul Üniversitesi de Kızılay benzeri gönüllü kursları düzenlemiştir. Açılan bu kurslara bilgili, kültürlü ailelerden hanımlar katılmışlar, Çanakkale Savaşı’nda ilk hasta bakımı hizmetini gerçekleştirmişlerdir.

 

Cumhuriyetin ilanından sonra 1925 yılında İstanbul’da “Kızılay Özel Hemşirelik Lisesi” ilk hemşirelik okulu açılmıştır. Bunu 1939 yılında Ankara’da Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı açılan Askeri Hemşirelik Okulu izlemiştir. Ülkemizde Hemşirelik lisans düzeyinde eğitime 1955 yılında İzmir’de açılan Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu ile kavuşmuştur.