Dergimizin 1997 yılında çıkan üçüncü sayısında ilimizin sorunlarını ve ihtiyaçlarını sıralarken, rafineri, yatırımda güç birliği, köylerin sosyo-teknik altyapıları, eğitim ve iklimi sıralamış, ulaşımın üzerinde detaylı olarak durmuştuk. Ortalarını yaşadığımız 1998 senesine gelindiğinde, ilimiz ve hemşehrilerimiz açısından hiç de yabana atılmayacak oldukça güzel gelişmeler olduğuna şahit oluyoruz. En başta çağımızın vazgeçilmez ihtiyacı olan hızlı taşımacılık ve hızlı intikalin simgesi sayılan havayolu nimetinden artık yararlanabilir duruma geldik. Uçaklar haftada iki gün ilimiz havalimanına sülünler gibi inip kalkmaktadır.

ŞİMDİ YATIRIM ZAMANI

Büyük çoğunluğu itibariyle Adıyaman dışında yaşayan ve belirli bir seviyeye gelmiş iş adamlarımız gözü gibi, özü gibi, sevdikleri memleketlerine de yatırım yapmayı sürekli düşünmekteydiler. Ancak yeterince zamanları yoktu. Çünkü en az iki gününü alacak karayolu taşımacılığına cesaret edemiyorlardı. Çok istemelerine rağmen zamanlarının yetersizliğinden dolayı gerek eş-dost ziyareti gerekse de memleketine yatırım düşüncelerini gerçekleştiremiyorlardı. Hatta yabancı yatırımcıların iştahını kabartmasına rağmen kara yolunun göze alınamamasından dolayı günümüze kadar dev tesislerin kurulup insanımızın istifadesine sunulması mümkün olamamıştı.

Artık müteşebbisimizin bahanesi kalmamıştır. Birkaç saat ayırarak hem eş akraba ve dostlarını ziyaret edip sıla-ı rahim yapabilecek hem de kurduğu tesislerini kısa zaman içerisinde denetleyebilecektir. Bunun yanısıra yerli yabancı dost veya ortaklarını Adıyaman'ımıza getirip kültürel ve coğrafik zenginliklerimizi yakından tanıtabilecektir.

EĞİTİM - SAĞLIK

Ulaşım zorluklarına tanınmamışlık da eklenince akıl almaz zorluklar baş gösteriyordu. Okullarımıza öğretmen veya öğretim üyesi sıkıntısı had safhada idi. Sonuçta ise çocuklarımız çok zeki olmalarına rağmen eğitimdeki kalite istenen seviyeye bir türlü ulaşamıyordu. Bundan böyle eğitimci sıkıntısı çekilmeyecek, okullarımız eğitimlerini en güzel şekilde yerine getirirken, kurulacak olan üniversitemiz bilimsel faaliyetlerinde daha rahat hareket edebilecekdir. Buna paralel olarak sağlık ekibi ve kurumlarında üstün ve kaliteli eleman sıkıntısı azalacak veya bitecektir.

ULAŞIM VE TURİZM

Turizm, değil yörelerin, ülkelerin bile en önemli gelir kalemlerinden birisini oluşturmaktadır. Kısa bir zaman dilimi içerisinde çok yer görme arzusunda olan insanlar, varmak istedikleri hedefleri hemen yakalamak, oraya kısa zamanda varmak eğilimindedirler. Milli park haline getirilmiş olan dünyamızın 8. harikası Nemrut tepesine gitmek, Pirin Mağaralarını, Karakuş Tepelerini, Cendere Köprülerini, Adıyaman, Nefsi, Gerger ve Kahta kalelerini gezip görmek, temiz havasını teneffüs etmek, Kotur, Çörmük ve Çelikhan içmelerinin şifalı sularında sağlığına kavuşmak için yirmi otuz saat karayolu yolculuğunu göze almak gerekiyordu. Bune cesaret edemeyen yerli yabancı bir çok turist, havaalanına sahip diğer turistik bölgelere kayıyordu.

Aynı şekilde manevi dünyamızın dinamiklerinden bazılarının yaşadığı Menzil başta olmak üzere, ötelere ait esintilerin soluklandığı Üzeyir Peygamber, Ebuzer-i Gıfarı ve Zeynel Abidin türbeleri de gönül ehli, Hak Dostu, hayranlarını ve gönüldaşlarını daha fazla ağırlamış olacaklardır. Artacak bu sirkülasyonla ilgili olarak gelişecek Turizm yatırımları insanımıza ek gelir kaynakları ortaya çıkaracaktır. Havalimanımızın açılmasıyla turizmde şimdiye kadar görülmemiş bir patlama yaşanacak ve insanımızın gülümsemeyi unutmuş nurlu yüzü gülmeye başlayacaktır.

KÜLTÜR

Geniş kapsamlı ve yüksek katılımlı toplantı, konferans, sempozyum gibi etkinliklerin toplumun canlı kalmasının vazgeçilmez unsurlarıdır. Ancak bu faaliyetleri düzenleyenler oldukça zor durumda bırakılıyordu. Yolu göze alamadıklarından olumlu cevap vermekte çekinen ehil veya konusunda uzman kişiler, yöremizden bu etkinliklere katılmakta tereddüt gösteriyorlardı. Bundan böyle gerek tertip heyeti, gerekse katılımcı ve konuşmacılar rahat bir nefes alacaklardır. Sonuçta ilimiz ve ilçeleri her gün ayrı bir veya birkaç etkinliğin düzenlendiği bir ilin kültür merkezi konumuna yükselecektir.

Bu sene altıncısı yapılan "Uluslararası Kahta Komagene Festivali" İlimizin tanıtımı açısından çok güzel ve önemli bir olaydır.

Bunun paralelinde, dinsel mozaik olan ilimiz insanı saygı duyduğu liderlerinin bir araya gelip fikirlerini rahatça tartışabilecekleri DİNLERARASI DİYALOG FESTİVALİ'nin de yapılması değil, sadece hemşehrilerimiz arasında, dünya insanları üzerinde uzun süre hafızalardan silinmeyecek olumlu yönde unutulması imkansız bir iz bırakacaktır.

Evet, bir zamanların kültür mozaiği olan bu bölge, asırlarca diğer medeniyetlere örnek olmuştu. Günümüzde de ilimiz ve insanımızın aynı misyonun bayraktarlığını yaparak kardeşliğin, eşitliğin, bir arada barış ve huzur içinde yaşanabilirliğin örneğini oluşturacaklarından kimsenin kuşkusu olmasın. Demokrasinin temsilcisi bir sivil toplum kuruluşu olan vakfınız bu misyonu çoktan üstlenmiş bile. Sağlık, sıhhat ve esenlik içerisinde daha nice mutlu ve huzurlu günler temennisiyle.